Ak Parti Milletvekili Gökçen Enç, “kadına Şiddeti Topyekün Çözmeliyiz”
AK Parti Antalya Milletvekili Gökçen Özdoğan Enç ve 26 milletvekili tarafından imzalanan önergeyle Kadına Yönelik Şiddet konusunda Meclis Araştırma Komisyonu kuruldu.
Kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda yürütülen hizmetlerin ve uygulamaların değerlendirilmesi, eksikliklerin tespit edilmesi ve kapsamlı bir şekilde araştırılarak gereken önlemlerin alınması amacıyla meclise önerge veren AK Parti Antalya Milletvekili Gökçen Özdoğan Enç, konuyla ilgili mecliste konuşma yaptı.
“NÜFUSUN YARISI KADIN
Meclis genel kurulunda yaptığı konuşmada kadınların örf ve adetlere göre yuvanın asıl sahibi olduğunu belirten Antalya Milletvekili Enç, “Kadın ailenin, aile de toplumun temel direğidir. Kadın, insanlık âleminin yarısını teşkil eden, sadece bedeniyle değil, ruhuyla, duyarlılığıyla, merhametiyle ve aklıyla dünyayı dönüştürendir. Ülke nüfusumuzun yüzde 50’sinden fazlasını oluşturan kadınlar, aynı zamanda bizim ulusal gücümüzdür. Kadına yönelik şiddet tüm dünyada halen en önemli sorunlardan bir tanesidir. Kadına yönelik şiddet, kamusal ya da özel alan hiç fark etmiyor, bunları ayrıştırabiliriz de- fiziksel şiddet, ekonomik şiddet, psikolojik şiddet ve cinsel şiddet şeklindedir. Bu anlamda, kültür anlamında, coğrafi anlamda, dinî anlamda, inanç anlamında hiçbir şekilde sınır tanımayan bu insanlık suçuyla ilgili biz hükümetlerimiz döneminde gerçekten konuya ciddiyetle sarıldık ve bu sorunun çözülmesi için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.
"TOPLUM HAFIZASINA YERLEŞEN SAKINCALI DEYİMLER"
Enç, meclis kürsüsündeki sözlerini "Saçı uzun, aklı kısa’, ‘Elinin hamuruyla erkek işine karışma’, ‘Kızını dövmeyen dizin döver’, ‘Erkek sözü vermek’, ‘Erkekçe dövüşmek’, ‘Erkekliğe sığmamak’, ‘Erkekliğe yedirememek’, ‘Eksik etek’, ‘Kaşık düşmanı’ gibi bir dolu deyim var. Toplum hafızasına yerleşen bu deyimlerle ilgili ne yapabiliriz onu da düşünmemiz gerekiyor. Şimdi, şiddeti uygulayan erkeğin kendisi. Bütün konuşmacılara da baktığımız zaman onu anlıyoruz. Erkeğin kendisini yetiştiren de bir kadın. Ben, bu noktada, sorumluluğun birazını da bir kadın olarak kadın arkadaşlara da yüklemek istiyorum” şeklinde sürdürdü. Erkek egemen bir dünyadan bahsettiğini ifade eden Enç,
”Yüzde 50’sini biz oluşturuyoruz bu dünyanın’ diyoruz. Peki, o erkek egemen dünyayı oluşturan yüzde 50 nerede? Yani, burada topyekün bir mücadele söz konusu bence. Milletvekili bir arkadaşımız, erkekleri de dönüştürmek gerektiğini ifade etti. Kadın ve erkeği bir bütün olarak algıladığımız zaman aslında sorun çözülmüş oluyor ama ayrı ayrı algılarsak, kadın veya erkek kimliği üzerinden siyaset yapmaya devam edersek ne yazık ki bu sorunu çözemiyoruz. Hiç kimse şu halden memnun değil. Bu kadar kadın cinayetlerinden, işte bu kadar sokakta kadınların dövülmesinden ne Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayanlar memnun ne de bizler memnunuz” ifadelerini kullandı.
“SORUNUN TEMELİNE İNMELİYİZ”
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından açılan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi’nin (ŞÖNİM) kadınlarının sıkıntılarının dinlendiği ve daha sonra lüzumu halinde kadın konukevine yerleştirildiğini belirten Enç, “Antalya’daki ŞÖNİM’de 25 çalışan var. Ama bu merkez bir konaklama yeri değil. 721 kadın başvuru yapmış ve daha sonra da kadın sığınma evine yerleştirilmişler. Belediyelerimiz de kadın sığınma evi açıyorlar. Fakat bu tek başına çözüm değil ancak bir parçası olabilir. Yani sorunun temeline inmemiz gerekiyor. Bu yüzden verilen önergeleri birleştirip, Araştırma Komisyonu Kurulması kararını verdik. Elimizi uzatıyoruz, hükümet olarak, bakanlık olarak, milletvekilleri olarak elimizi uzatıyoruz. Çünkü bu sorun hepimizin sorunu” dedi.
“KADIN VİTRİN DEĞİLDİR”
Muhalefet partili bir milletvekilinin, AK Partili kadın milletvekillerine yönelik “Erkeğin istediği kadın profiliyle siyaset yapıyorsunuz” şeklindeki sözlerine de tepki gösteren Antalya Milletvekili Enç, sözlerini şöyle sürdürdü:
”Bakın, kadın milletvekili arkadaşlarımız var burada. Birtakım eleştirilerde bulunurken dışarıdan bakmamak gerekiyor. On iki yıldır siyaset yaptığım partimde ne kadın kimliğiyle ilgili ne demokrat kimliğimle ilgili ne muhafazakar kimliğiyle ilgili ne kıyafetimle ilgili ne yaşam biçimimle ilgili en ufak bir dayatmayla karşılaşmadım. Dayatmayla karşılaşsam zaten Adalet ve Kalkınma Partisi’nde siyaset yapmam. Bunu söylerken sizlerden rica ediyorum, bizim yerimize empati kurarak da söyleyin. Yani, vitrin olarak görülmekten, vitrinmiş gibi algılanmaktan ben gerçekten bıkmış durumdayım, bunu inşallah bir daha kullanmazsınız.”
”CUMHURBAŞKANI’NIN SÖZLERİNİ ÇARPITMAK KADINA FAYDA SAĞLAMAZ”
Kadın-erkek eşitliği konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fıtrat anlamında söylediği ifadelere katıldığını belirten Enç, “Orada direkt bir çarpıtmaya girişildiğini hepimiz biliyoruz. Biraz insaflı olun. Adil ve hukuksal anlamda, anayasal anlamda eşitlik için bizim dönemimizde o kadar fazla yasa çıkarıldı ki, bunları Cumhuriyet tarihine baktığımız zaman bizim dönemimizde yapılanları çok rahat görebilirsiniz. Bu çarpıtmayı yaparken biraz da şapkayı önünüze koyup düşünmeniz lazım. Kadın erkek eşitliğini istemeyen bir parti, kızlarımızın okullaşma oranlarını yükseltmek için mücadele etmez, şartlı nakit desteklerini vermek için mücadele etmez. Bizim amacımız kadını görünür kılmak ve gerçekten kadının karar alma mekanizmalarında yer almasını sağlamak. Biz bu noktadan bakıyoruz. Yani, Sayın Cumhurbaşkanının bir ifadesini, hemen başka bir taraflara çekip oradan siyaseten muhalefet yapmak kadınlarımız için olumlu bir siyaset değildir.. Şurada gerçekten güzel bir iş yapmaya çalışıyoruz, gündemimizin bu olmaması lazım” şeklinde konuştu.