Akademisyen Ve Araştırma Görevlilerinin Maaşlarında Artış Yapılmasını Öngören Tasarı Tbmm’ye Sevk Edildi

Akademisyen Ve Araştırma Görevlilerinin Maaşlarında Artış Yapılmasını Öngören Tasarı Tbmm’ye Sevk Edildi

Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, akademisyen ve araştırma görevlilerinin maaşlarında artış yapılmasını öngören tasarının TBMM’ye sevk edilmesiyle ilgili yazılı bir açıklama yaptı.
Türk Eğitim-Sen’den yapılan açıklamada akademisyen ve araştırma görevlilerinin maaşlarında artış yapılmasını öngören tasarıyla ilgili, “2194 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununa 2 yeni madde ile söz konusu personelin maaşları artırılmaktadır. Buna göre 2194 sayılı Kanuna eklenecek ek 3. madde ile akademik personele her ay Yükseköğretim Tazminatı verilmesi öngörülmektedir. Maddede profesör, doçent ve yardımcı doçentlere en yüksek devlet memuru brüt aylığının(ek gösterge dahil) yüzde 100’ü, Araştırma görevlileri, Öğretim görevlileri ve Okutmanlara ise yüzde 115’i kadar Yükseköğretim Tazminatı verilmesi söz konusudur. Bu ödemelerden Damga Vergisi dışında hiçbir kesinti yapılamayacağı, dolayısıyla ödenmesi planlanan Yükseköğretim Tazminatının emekliliğe yansımayacağı görülmektedir. Yapılacak Damga Vergisi kesintisinden sonra Profesör, Doçent ve Yardımcı Doçentlerin maaşlarında net 725,93 TL, Araştırma Görevlisi, Öğretim Görevlisi ve Okutman maaşlarında net 834,82 TL artış olacaktır” denildi.
Söz konusu personele Akademik Teşvik Ödeneği getirildiğinin bildirildiği açıklamada, “Buna göre bir önceki yıl, bilim, teknoloji ve sanata katkı sağlayıcı nitelikte yurtiçinde veya yurtdışında sonuçlandırılan proje, araştırma, yayın, tasarım, sergi, patent ile çalışmalarına yapılan atıflar, bilim kurulu bulunan uluslararası düzeydeki toplantılarda tebliğ sunma ve almış olduğu akademik ödüller esas alınarak öğretim elemanları için yüz puan üzerinden yıllık akademik teşvik puanı hesaplanacak ve akademik teşvik puanı otuz ve üzerinde bulunanlara, Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek Devlet memuru brüt aylık (ek gösterge dahil) tutarının; Profesör kadrosunda bulunanlar için yüzde 100’üne, Doçent kadrosunda bulunanlar için yüzde 90’ına, Yardımcı Doçent kadrosunda bulunanlar için yüzde 80’ine, Araştırma görevlisi kadrosunda bulunanlar için yüzde 70’ine, Öğretim görevlisi ve okutman kadrosunda bulunanlar için yüzde 60’ı kadarının akademik teşvik puanı tutarı oranına denk gelen miktarı bir yıl süreyle ödenecektir. Akademik Teşvik Ödeneği, bir önceki yıl kabul edilebilir akademik çalışma yapan ve akademik teşvik puanı 30 ve üzeri olan personele bir sonraki yıl itibarı ile 12 ay süre ile yapılacak bir ödeme olarak öngörülmüştür. Dolayısıyla bu ödenek süreklilik ve kesinlik arz etmeyecektir. Yapılacak ödemeler, bir önceki yıla ilişkin olarak değerlendirmeye alınacağından bu ödemelerin başlangıç tarihi olarak 2016 yılı belirlenmiştir” ifadeleri kullanıldı.
“DÜNYADAKİ MESLEKTAŞLARININ YARISI KADAR BİLE MAAŞ ALAMAYAN AKADEMİK PERSONELE YAPILMASI PLANLANAN BU ARTIŞLAR SEVİNDİRİCİDİR”
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Koncuk, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, tasarının yıllardır ihmal edilmiş olan akademik personelin kanayan yarasına bir süreliğine merhem olacağını ifade etti.
Yükseköğretim Tazminatının emekli keseneğine dahil edilerek, akademik personelin emekli maaşlarının da artırılması gerektiğini belirten Koncuk, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Dünyadaki meslektaşlarının yarısı kadar bile maaş alamayan akademik personele yapılması planlanan bu artışlar sevindiricidir. Ancak yapılan bir düzenlemenin yeni mağduriyetler yaratmaması esas olmalıdır. İdari anlamda akademik personel içinde değerlendirilen Akademik Uzman kadrosundaki personelin tasarıya dâhil edilmemiş olması büyük bir eksikliktir. Birilerinin mutluluğu, aynı üniversitede görev yapan diğer çalışanları mutsuz etmemelidir. Bu bakımdan tasarıya mutlak surette Akademik Uzman pozisyonundaki personeller de eklenmeli ve maaşları artırılmalıdır. Bunun yanında Akademik Teşvik Ödeneğinin yürürlük tarihi 2016 yılı değil, 2015 yılı olarak belirlenmeli ve yılbaşı itibarı ile akademik personelin tamamına Akademik Teşvik puanı alt sınırı olan 30 puan üzerinden hesaplanan tutar kadar ödeme yapılmaya başlanmalıdır. Bununla birlikte toplu sözleşme fiyaskosuyla hezimete uğrayan memurların tamamının da benzer bir ek zam ile ekonomik olarak rahatlatılması gerekmektedir. Sonuçta 2014 yılı başında yüzde 5,3 olarak planlanan enflasyon hedefine paralel olarak yapılan 123 TL’lik artış, Hükümetin 2014 yılı enflasyon hedefini yüzde 9,4 olarak revize etmesiyle hükümsüz kalmıştır. Doğal gaz, elektrik, su, gıda gibi zorunlu harcamalara yapılan zamlarla birlikte memurlarımız daha da yoksullaşmıştır. Tasarı, kamu görevlilerinin sorununa toplu bir çözüm getirmeli ve akademik personelle birlikte tüm memur ve emeklilerin yüzünü güldürmelidir. Bunun dışında yapılacak her düzenleme eksik kalacaktır.”