Adnan Menderes Üniversitesi’nin (ADÜ) ev sahipliğinde düzenlenen ‘7. Dünya İntiharı Önleme Günü Sempozyumu’nda intihar vakaları ve önlemleri farklı başlıklar altında ele alındı.
ADÜ 7. Dünya İntiharı Önleme Günü Sempozyumu etkinlikleri kapsamında ‘Genç Ergen İntiharlarının Önlenmesinde Kriz Merkezlerinin Rolü’ sempozyumuna ev sahipliği yaptı. ADÜ Atatürk Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen sempozyuma İntiharı Önleme Derneği Başkanı ve Türkiye Sosyal Psikiyatri Derneği Kurucu Başkanı Prof. Dr. Işık Sayıl, ADÜ GENÇ Müdürü Prof. Dr. Mehmet Eskin ve Türkiye’nin farklı üniversitelerinden alanda uzman birçok öğretim üyesi katıldı. Sabah erken saatlerde başlayan sempozyumda intihar vakalarıyla ilgili olarak birçok konu ele alınırken; ’Genç Ergen İntiharlarının Önlenmesinde Kriz Merkezlerinin Rolü’, ’Ergenlikte Beyin Gelişimi ve Dürtüsellik’, ’Dürtüsellik ve İntiharlar’ ile ’Genç-Ergen intiharlarının önlenmesi: Bir Model’ konularında oturumlar düzenlendi.
“KRİZ MERKEZLERİ İNTİHARLAR İÇİN ÇOK ÖNEMLİDİR”
Kriz merkezleri hakkında birtakım bilgiler veren oturum başkanı Prof. Dr. Halise Devrimci Özgüven, “Kriz merkezleri intiharlar için çok önemlidir. Türkiye’nin ilk kriz merkezini Işık hoca kurmuştur. 24 yıl hizmet veren kriz merkezinde intihar davranışı üzerine birçok konuda araştırma yaptık. En önemli hedef grubumuz da gençlerdi. Çünkü bize başvuran vakaların yüzde 70’i 25 yaş altı kişiler oluşturuyordu. Bu kişiler büyük bir bölümünü üniversite öğrencileri oluşturuyordu. Türkiye’de intihar girişimlerine baktığımız zaman erkeklerin kadınlara göre intihar oranları yüzde 2-2,5 oranında değişiyor” diye konuştu.
“İNTİHAR ÖNLENEBİLİR BİR RUH SAĞLIĞI DURUMUDUR”
Ekonomik durumu iyi olmayanların intihara daha meyilli olduklarını kaydeden Prof. Dr. Işık Sayıl, “İntiharlar her türlü toplumlarda rastlanabilen bir insanlık durumu olup intiharların dili, dini, rengi, ırkı gibi bir seçiciliği yoktur. İntiharlar herkesin her zaman yaşayabileceği bir olgudur. İntihar önlenebilir bir ruh sağlığı durumudur. Kriz ve intiharlar konusu ülkemizde 25 yaşın altına kadar düştü ve başka ülkelerde ise bu durum daha aşağılardadır. Bu durum toplumsal yapıyla ilgili bir durum. İntihar olgularında ekonomik nedenler ve ekonomik zorluklar içinde olanlar daha fazla karşımıza geliyor. Ev içinde şiddet gören ve katlanabilirliği azalan kadınlar da kendini intihara itiyor” dedi.