Mersin’in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi Eş Başkanları Yüksel Mutlu ve Fazıl Türk, ‘Dünya İnsan Hakları Günü’ dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptılar.
Açıklamada, insan haklarının, toplumun huzur, barış ve kardeşliğinin güvencesi olduğunu belirten Eş Başkanlar, “İnsanoğlu doğuştan kazandığı kimi haklara sahiptir. İnsan, ancak sahip olduğu hakları ile insandır. İnsan hakları demek; yaşam hakkı, sağlık hakkı, anadilde eğitim hakkı, eğitim-öğretim hakkıdır, barınma ve beslenme hakkıdır. İnsan hakları, Anayasal güvence altındaki özel hayatın gizliliğinin ve konut dokunulmazlığının korunmasıdır, düşünce ve fikirlerini özgürce ifade edebilmektir. Hiçbir devletin, iktidarın veya sistemin, bu hakları görmezden gelme veya engelleme yetkisi olamaz" ifadesini kullandılar.
Hükümetin hazırladığı Güvenlik Paketi’nin yasalaşmasıyla birlikte, Türkiye’de gözaltı, tutuklama, yargısız infaz ve polis şiddetinin artışa geçeceğine iddia eden Eş Başkanlar, "Türkiye’de yıllar boyunca, siyasetçiler, gazeteciler, düşünürler, hukuksuzca cezaevlerine kapatılmıştır. Bu paketle birlikte böylesi hukuksuzluklarda ciddi, kaygı verici bir artış yaşanacaktır. Askeri darbeleri ve devletin 1990’lı yıllardaki güvenlik anlayışını hatırlatan bu tür antidemokratik yasa ve uygulamalar, halkımızın adalete, hukuka ve barışa olan güvenini zedelemektedir. Devlet veya iktidarın, bu hakları görmezden gelme, engelleme gibi bir yetkisi ve keyfiyeti olamaz. Sözde ’güvenlik’ paketi, şiddet olaylarını önleme bahanesinin arkasına saklanıp polis devleti kurma isteğinin bir sonucudur. Türkiye’de, farklı düşünen ve düşüncesini dile getiren kesimlere yönelik siyasi baskılar, gözaltı ve tutuklamalar sürmektedir. İnsanların yaşam hakkı ihlal edilmekte, taleplerini dile getirmek isteyen sivil halk, öğretmen, öğrenci, doktor, işçi veya emekli kim olursa olsun polis şiddetine maruz kalmaktadır. Türkiye’de ifade ve gösteri hürriyeti yok sayılmaktadır. Türkiye’nin, hak ve özgürlükler noktasında daha alacak çok yolu, yapacağı çok işi vardır” dediler.
“İnsan hak ve özgürlükleri için, demokrasi, halkların kardeşliği ve eşitlik için mücadele eden, bu uğurda bedel ödeyen insanlara hepimizin vefa borcu vardır" diyen Eş Başkanlar, "Çocuklarımızın özgür ve demokratik bir ülke özleminin gerçekleşmesi için o insanların bıraktığı mirası korumalıyız. Farklılıklarımız ve renklerimizle birlikte barış, kardeşlik, demokrasi ve insan hakları paydasında buluşmalıyız. Dünya halklarının özgürce ve kardeşçe yaşayabildiği bir dünya ve ülke özlemiyle 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nü kutlarız" ifadelerine yer verdiler.