Hospitalpark Samsun Büyük Anadolu Hastanesi “Alerjik Astım Kış Mevsiminde Artıyor” konusu adı altında ilgili hekimleriyle birlikte basın açıklaması yaptı.
Hospitalpark Sağlık Hizmetleri toplantı salonunda düzenlenen toplantıya Hospitalpark Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Kurumsal İlişkiler Müdürü Fatih Esen, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm.Dr. Ali Şimşek, Uzm.Dr. İsmet Gebeşoğlu ve Uzm.Dr. Canan Öz Göçer katıldı.
Toplantı öncesi açılış konuşmasını yapan Hospitalpark Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Kurumsal İlişkiler Müdürü Fatih Esen, “Bu dönemde çocuklarımızın daha yoğun ve kalabalık ortamlarda olduğu dönemdir. Bulaşıcı hastalıkların yoğun olduğu bu dönemlerde biz, çocuk hastalıklarını seçtik” dedi.
Astım hastalığının özellikle kış aylarda çok görüldüğünü belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. İsmet Gebeşoğlu, “Astımın ülkemizde görünme oranı çocuklarda yüzde 5 - 15 arasında değişmektedir. Özellikle kış aylarında artan gribal enfeksiyon ve soğuk astım hastalığını tetikleyebilmektedir. Özellikle kış ayları geldiği zaman bacadan çıkan gaz oranı, hava kirliliği, soğuk hava çocukların bronşlarındaki hava yollarının daralmasına neden olmaktadır. Kış mevsimi boyunca artan gribal enfeksiyonlar çocuklarda astım hastalığını tetikleyebilmektedir. Kış mevsimi boyunca artan bu gribal enfeksiyon ve soğuk hava çocuklarda hem astım atağı hem de gribal enfeksiyonların bulguları öksürük, nefes darlığı, ateş, burun akıntısı gibi nedenleri olduğu için çoğu astım atakları enfeksiyon şeklinde değerlendirilip gereksiz antibiyotik kullanımlarına neden olmaktadır. Bu yüzden özellikle kış aylarında astımlı hastalar düzenli takiplerine devam edilmeli, kullandıkları ilaçlara devamı sağlanmalı, gerekirse solunum sıkıntısı olduğu dönemlerde kurtarıcı ilaç olarak kabul ettiğimiz ilaçların ellerinin altında olması gerekmektedir. Astımda tanı olarak 6 yaş üzerinde özellikle solunum fonksiyon testleri, cilt alerji testleri ile tanı koymak kolay iken, 6 yaş altındaki çocuklarda tanımız daha çok hikayeye ve özellikle ailelerin gripten sonra öksürüğün 3 hafta sürmesi ya da halk arasındaki tanımı ile gribin göğsüne inmesi şekli ile tanımlanmalara dayanmaktadır. Tedavi olarak 2 grup ilaç kullanmaktayız. Bunlardan birincisi kurtarıcı ilaçlar, ikincisi de tedavi edici ilaçlardır” diye konuştu.
Astımın genetik bir yanı olduğunu ifade eden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm.Dr. Ali Şimşek, “Astım genetik kalıtsal bir hastalıktır. Kalabalık ortamların artmasından dolayı ve havaların değişken olmasından dolayı gribal enfeksiyon dediğimiz nezle ve grip gibi hastalıkların artmasıyla hastalık alevlenmelerini bu dönemlerde sık görüyoruz. Bu dönemde çocukların giyimlerine dikkat etmesi gerekiyor. Grip aşısı ile korunması ve koruyucu ilaçlarında düzenli kullanılması ile astım ataklarının önüne geçmem mümkündür. Grip aşısı, grip virüsünün çok değişken seyretmesinden dolayı aşının koruyuculuğu yüzde 70 ile 90 düzeyinde yarar sağlıyor. Bu hastalıklarda her gribal enfeksiyonların astım atağını tetiklemesinden dolayı yapılmasını öneriyoruz. Astım kronik bir hastalıktır ve hayat boyunca sürecek bir hastalıktır. Sigara da astımı tetikleyen bir faktördür” şeklinde konuştu.
Astımın genetik bir faktör olduğunu belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm.Dr. Canan Öz Göçer, “Astım öksürüğünün karakteristik bulgusu kuru bir öksürüktür. Genelde balgamın zor çıktığı bir öksürüktür. Geceleri de çocuğu uyandıran bir öksürük olur. Astım genetiktir. Bunları çevresel faktörler etkiliyor. Kış aylarında takip çok önemlidir. Astım tamamen tedavi edilebilen bir hastalık değil ama kontrol edilebilir bir hastalıktır” bilgilerine yer verdi.