Paralel yapıya ilişkin yürütülen operasyonun “yasadışı dinleme” ayağı kapsamında tutuklanan eski İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer’in de aralarında bulunduğu 11 şüphelinin avukatları tutuklamaya itiraz etti.
Avukatlar,tutuklama kararının geri alınması talebiyle İstanbul 1. Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurdu. İtiraz dilekçesini bir üst mahkeme olan İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliği değerlendirecek.
İtiraz dilekçesini mahkemeye sunduktan sonra adliye önünde açıklama yapan avukat Hüseyin Ataol savcılıkça yöneltilen suçlamalardaki tüm dinlemelerin hakim kararı ile gerçekleştiğini iddia etti.
“İSTİHBARATIN KEYFİ OLARAK TELEFON DİNLEMESİ MÜMKÜN DEĞİL’’
Ataol müvekkillerinin sadece işlerinin gereğini yerine getirdikleri için suçlandıklarını belirterek ‘’Müvekkillerimizin geçmiş dönemde çalıştığı Emniyet İstihbaratın keyfi olarak telefon dinlemesi ne teknik ne de hukuki olarak mümkün değildir. Müvekkillerimize yöneltilen tüm sorularda açıkça görüldüğü üzere tüm dinlemeler hukuk içerisinde kalınarak bahse konu uygunluk görüşü ve kararlar alınmasının ardından ilgili istihbarı önleme dinlemeleri yapılmıştır’’ dedi.
İstihbari önleme dinlemeleri kapsamında yapılan dinlemelerin hukukta delil olarak kullanılamayacağının altını çizen Ataol ‘’Bir kişinin istihbari olarak dinlenmesi o kişinin örgüt üyesi olduğu anlamına gelmemektedir. Soruşturma dosyasına ait tüm belge ve bilgiler toplanmış ve hepsi şu an adli emanette kilitli olarak muhafaza edilmektedir. Bu bağlamda tutuklamaya gerekçe gösterilen delillerin toplanmamış olması ve delillerin karartılacağı iddiaları gerçeği yansıtmamaktadır’’ ifadelerini kullandı.
“YAPILANLAR CADI AVIDIR’’
Soruşturmayı avukatların yavaşlattığı ve kilitlediği iddialarına ise, “Bizler sadece kendimize yöneltilen sorularla ilgili evrakları görmek istedik’’ yanıtını veren Ataol, “Açıkladığımız tüm bu usulsüzlükler çerçevesinde şu iyi bilinmelidir ki yapılanlar cadı avının bir parçasıdır. Şu an tutuklu bulunan kişilerin tamamı son altı ayda birden fazla kez görev yeri değiştirilmiş, teamüllere aykırı bir şekilde şarka gönderilmiş ve birçoğu da görevden uzaklaştırılmıştır. Tutuklanan istihbaratçılar Ergenekon, KCK, El Kaide gibi örgütleri deşifre eden ve operasyonların gerçekleştirilmesinde önemli payı olan isimlerdir’’ dedi.
“TUTUKLAMALARA İTİRAZ ETTİK”
Şüphelilerin avukatlarından Ömer Turanlı da adliye önünde bir basın açıklaması yaptı. Avukat Turanlı Selam Tevhid soruşturmasını yürüten polislere yönelik yapılan operasyonda tutuklanan 11 şüpheli için itiraz ettiklerini belirterek, “Bugün itibariyle tutuklanan 11 müvekkille ilgili olarak tutuklamaya itiraz ettik. Yurtdışı yasağı konulan diğer müvekkillerimizle ilgilide itiraz ettik. Selam Tevhid Kudüs soruşturmasıyla ilgili verilen hukuka aykırı takipsizlik kararına savcı vasıtasıyla itirazlarımızı yaptık. Ayrıca reddi hakim talebimiz malumunuz olduğu üzere mahkemece reddedildi. Bu ret talebine ilişkin olarak da itirazlarımızı yaptık” şeklinde konuştu.
Turanlı açıklamasının devamında, “Reddi hakim talebimizin reddi asliye ceza mahkemesinde değerlendirilecek. Bu bizim için sevindirici ve ümit edeceğimiz bir durumdur. Şöyle ki biz mevcut sulh ceza hakimliklerinin meşruiyetini tartışıyoruz, siyasi bir mahkeme olduğunu inanıyoruz vereceği kararların objektif olacağına inanmıyoruz’’ dedi.