Hozat ilçe merkezinde 9 yaşındaki kız çocuğu annesine, 4 yıl önce aile dostları olan S.Y.’nin istismarına uğradığını anlattı. Ancak aile, çocuklarının durumu yanlış anladığını düşündü. Çocuk, durumu okuldaki rehber öğretmenine de anlattı. Rehber öğretmen, tutanak tutarak İl Emniyet Müdürlüğü'ne bildirdi. Bunun üzerine çocuk, Elazığ Çocuk İzlem Merkezi'ne sevk edilip ifadesi alındı. İfade işlemlerinin ardından gözaltına alınan S.Y., çıkarıldığı mahkemece ‘Çocuğun cinsel istismarı’ suçundan tutuklandı.
Kuzenine de istismarda bulunmuş
Tutuklanan S.Y.'nin yakınları, 9 yaşındaki çocuğun ailesine yönelik baskı uygulayınca, aile Tunceli Barosu avukatı Reyhan Helin Bulut'a başvurdu. Aileyle görüşen avukat Bulut, S.Y.'nin aynı yıl, mağdur kızın kuzenine de istismarda bulunduğunu ortaya çıkardı. Şu an 10 yaşında olan ikinci çocuk da önce İl Emniyet Müdürlüğü bünyesindeki Çocuk Şube Müdürlüğü'ne, ardından da Elazığ Çocuk İzlem Merkezi'ne sevk edilip ifadesi alındı. İki çocuğun ifadesi de tek dosyada birleştirildi.
Öte yandan, 'Çocuğa cinsel istismar' suçundan tutuklanan S.Y’nin, babasının da geçmiş dönemde Hozat ilçesinde engelli bir çocuğa istismarda bulunduğu gerekçesiyle tutuklandığı, yakın zamanda da tahliye olduğu belirtildi.
"Çocuklar asla yalan beyanda bulunmuyor"
Avukat Reyhan Helin Bulut, çocukların yalan beyanda bulunmadığını belirterek, "Hozat ilçesinde yaşanan bu durum tarafıma intikal etti. Olayın oluş biçimi, çocukların yaşadığı mağduriyeti ve çocukların yaşları dikkate alındığında hassasiyetle takip edilmesi gereken bir dosya olduğunun farkındalığıyla ailelerle iletişime geçtik. İlk olayda çocuğun ifadesi alındığı zaman, çocuk ailesine anlattığında inanmama gibi bir hareketle, şikayetçi olmama gibi bir durum söz konusu olmuş. Olay, okuldaki öğretmene intikal edince, öğretmen çocuğu dinlemiş ve tutanak tutarak emniyete bildirmiş. Kişi hakkında soruşturma başlatılmış. Çocuğun yaşı çok küçük ve hassasiyeti çok önemlidir. Çocuğun ifadesi alındıktan sonra ikinci vaka ortaya çıkıyor. Hozat ilçesindeki olay bir çocuğa yönelik değil, başka bir çocuğa yönelik olduğu da açığa çıkartılıyor. Çocuk ve aileyle yapılan görüşme neticesinde Tunceli Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü'ne ihbarda bulunuldu. Elazığ Çocuk İzleme Merkezi'nde çocuğun ifadesi alındı. Bu olayın üzerine gidilmesi lazımdır. Çocuklar asla yalan beyanda bulunmuyor. Çocuklarda yaratılan travma birkaç sene sonra birbirleriyle konuştuktan sonra açığa çıkıyor" dedi.
"Çöküntüye sebebiyet verecek üst seviye bir istismar"
Avukat Bulut, yaşananların üst seviye istismar olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:
"İlk olay meydana geldiği zaman, yaklaşık 4 sene önce olan bir olay. Küçük yerlerin şöyle bir durumu da söz konusu oluyor. Birbirlerine olan güvenden dolayı insanlar birbirlerinin evlerine kolaylıkla gidebiliyor. Ailelerin çocuklarını onlarla birlikte yalnız başına bıraktıkları bir alanda yaratılabiliyor. Kötü niyetli istismara bırakacak insanların bu durumu bu şekilde kullanabiliyor. İlk istismara uğrayan ve ifade veren çocuk olay olduğu zaman 6 yaşında, ikinci ifade veren çocuk olay olduğunda 5 yaşında. 5 yaşından 6,5 yaşına kadar da bu durum devam ediyor. Bu durum bir kereye mahsus değil. Buradaki istismar ufak bir taciz boyutuyla değil maalesef. Çocukların hem fizyolojik hem de psikolojik olarak çöküntüsüne sebebiyet verecek üst seviye bir istismar. Bununla alakalı olarak da çocukların kamerayla alınan beyanları gerekse çocukların bu olayla alakalı bir menfaatlerinin olmaması yıllar sonra çıkan bir travmayla ispat edildiğinden, beyanlarının esas alınması gerekmektedir. Bununla ilgili gerek Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı gerekse Emniyet Müdürlüğü ve Aile Sosyal Politikalar Müdürlüğü gerekli hassasiyeti sağlamışlardır. Çocukların bu durumuna karşın gerçekleşen bu eylem 'Çocuğa yönelik cinsel istismar' suçunu oluşturmaktadır. Bununla alakalı olarak ilk ifade veren mağdur kız çocuğunun ifadesi alındıktan sonra kişi çıkarıldığı Tunceli Sulh Mahkemesi'nin verdiği kararla tutuklanarak cezaevine gönderilmiştir. İkinci çocuğun ifadesi alındıktan sonra aynı suçtan soruşturma devam etmektedir. Önümüzdeki süreçte buna ilişkin sorgusu da yapılacak."