Duruşmada söz alan sanık Ocak, olayın yaşandığı gün minibüsün şoför mahalinin yanındaki koltukta oturduğunu belirterek, "Cam yarı açık vaziyetteydi, müzik dinliyordum. Şahsı intihara teşvik etmek gibi herhangi bir söylemde bulunmadım. Bu nedenle suçlamayı kabul etmiyorum. Babasız büyüyen biri olarak bu şekilde bir eylemde bulunmam söz konusu olamaz. Olay günü kolluk görevlileri tarafından bana okumadan imzalatılan tutanak içeriğini kabul etmiyorum." diye konuştu.
Tutuksuz sanık Uysal da maddi durumunun yetersiz olduğu için avukat tutamadığını belirterek, avukat talebinde bulundu.
Duruşmada hazır bulunan bazı tanıkların dinlenilmesine geçileceği sırada müşteki avukatı Halil İbrahim Üresin, sanık savunmalarının eksik olduğunu bundan dolayı tanık beyanlarına geçilmesinin usule uygun olmadığını söyledi.
Hakim Serkan İçöz, sanık Uysal'ın baro tarafından atanacak avukat aracılığıyla savunmasını yapması ve bazı tanıkların da beyanlarının alınması için duruşmayı 14 Ekim'e erteledi.
- Olayın geçmişi
Boğaziçi Köprüsü'nden atlayarak intihar eden Erol Çetin'e, korkuluklardan inmek üzereyken "atlayacaksan atla" dedikleri iddiasıyla "intihara yönlendirme" suçundan tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edilen tutuksuz sanıklar Hülya Uysal ile Merve Özocak, haklarında adli kontrol tedbiri uygulanarak serbest bırakılmıştı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanıklar Uysal ile Özcak hakkında "intihara yönlendirme" suçundan 4 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep ediliyor.