Antalya’da 26 Haziran 2005 tarihinde Yenidoğan Mahallesi 3086 Sokak’taki gecekondudan gelen kötü kokudan rahatsız olanlar durumu polise bildirdi. Çilingir yardımıyla kapısı açılarak girilen evde, bir kanepenin altında şişmiş halde kadın cesedi bulundu. Öldürüldükten sonra kanepenin altına konulan cesedin, Mart 2005 tarihinde evi kiralayan Arzu Bozkaya’ya ait olduğu tespit edildi.
Cinayeti araştıran polis, kadının fuhuş yaparak geçimini sağladığını belirledi. Antalya’ya gelmeden önce Gaziantep’te genelevde çalışan Arzu Bozkaya’nın ölümüyle ilgili 37 yaşındaki Memik Z., gözaltına alındı. Ancak somut bir delile ulaşamayan polis, şüpheliyi serbest bıraktı.
BARDAKTAKİ PARMAK İZİ
Cinayet masası ekipleri, cinayetin işlendiği evdeki bir çay bardağı üzerinde Memik Z.’nin parmak izinin bulunması, şüphelinin cinayetin işlendiği tarihte cep telefonu sinyallerinden Antalya’da olduğunun tespit edilmesi üzerine dosyayı Ekim 2015 tarihinde yeniden açtı. Gözaltına alınan Memik Z., çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
ÖMÜR BOYU HAPSİ İSTENDİ
’Kasten insan öldürmek’ suçundan hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istemiyle dava açılan Memik Z., Antalya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Cinayeti işlemediğini savunan Memik Z., Arzu Bozkaya’nın öldüğünü cinayetten 5 ay sonra öğrendiğini iddia etti. Gaziantep’te oturduğunu, Antalya’ya tatil için geldiğini belirten Memik Z., "Arzu’yu aradım. Evinde 3- 4 gün kaldım. Evde bu nedenle parmak izim çıkmış olabilir. Olayla ilgili daha önce de 2 kez gözaltına alınıp serbest bırakıldım" dedi.
KARDEŞİ İFADE VERDİ
Duruşmada Arzu Bozkaya’nın kardeşi Ahmet Bozkaya da tanık olarak dinlendi. Cinayet suçundan 17 Ağustos 2006 tarihinden beri tutuklu bulunduğu Isparta Kapalı cezaevi’nden duruşmaya getirilen Ahmet Bozkaya, sanıkla Gaziantep’te 2000 yılında tanıştığını söyledi. Memik Z.’nin Gaziantep’te gece kulübü ve randevu evi işlettiğini öne süren Ahmet Bozkaya, "Ben de yanında çaycılık yapıyordum. Bu dönemde sanık ve ablam tanışıyormuş. Sanık, ablamın kendisini dolandırdığını söyleyerek yerini sordu. Ben de bilmediğimi söyledim" diye konuştu.
BORÇ PARA ALMIŞ İDDİASI
Ablasının Metin Çete adlı kişi tarafından randevu evine düşürüldüğünü öne süren Ahmet Bozkaya, "Metin Çete ablamı randevu evine düşürdükten sonra Memik Z.’den borç almış. Aldığı borca karşılık ablamı kefil göstermiş. ’Randevu evinde çalışıp borcunu öder’ demiş. Ancak bir süre sonra Metin Çete ablamı da yanına alıp kaçmış. Parayı da ödememişler" dedi.
Metin Çete’nin kendi babası tarafından öldürüldüğünü de anlatan Ahmet Bozkaya, "Gaziantep cezaevinde yatarken Metin Çete’nin babasıyla da görüşmüştüm. Metin’in bir kardeşi vardı. Metin, kardeşinin eşini de fuhşa zorlamış. Bu nedenle de babası tarafından öldürülmüş" dedi.
Kardeşinin genelevden kaçtıktan sonra Antalya’ya geldiğini aktaran Ahmet Bozkaya, şunları kaydetti:
"Ablamla telefonla konuştum. Bana 'Gelme, ben ölüyorum, gelirsen seni de öldürecekler' dedi. Kimin öldüreceğini söylemedi. Elindeki telefonu başka bir kadın aldı. Bana, 'Gel seni de öldüreceğiz' diyerek telefonu kapattı. Bir yıl kadar sonra Antalya'ya geldiğimde karşılaştığım akrabalarımdan ablamın öldürüldüğünü öğrendim. Sonrasında bir cinayete karıştığım için tutuklandım."
Mahkeme heyeti, sanık avukatı Mustafa Kara’nın savunma için süre talep etmesi üzerine, duruşmayı erteledi.