Ankara’da kız ve erkek kuzenine cinsel istismarda bulunan H.H.D. (18) “nitelikli cinsel saldırı” ve basit cinsel saldırı” suçlarından toplamda 15.5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mağdur avukatı Taha Burak Özkan, mahkemenin cezayı yanlış hesapladığını ve takdiri indirimi fazla uyguladığını savunarak, dosyayı istinafa taşıyacaklarını söyledi.
Ankara 1. Çocuk Ağır Mahkemesi’nde yaklaşık 2 yıldır süren davada, 2016-2018 arası farklı tarihlerde erkek kuzeni A.E.A. ile kız kuzeni T.I.’ya cinsel istismar eyleminde bulunan H.H.D. 15.5 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
‘KARAR ŞAŞIRTICI’
A.E.A’nın avukatı Özkan, sanık hakkında verilen bazı kararların oldukça şaşırtıcı olduğunu savunarak, şunları söyledi: “İsnat edilen suçun niteliği ve mevcut deliller gözetildiğinde tutuklama kararı verilmeliydi; fakat Sulh ceza Hâkimliği ilk şikâyetten sonra zanlıyı adli kontrol şartıyla serbest bıraktı.
Ardından yedi ayrı suç maddesinden sevkle iddianame düzenlendi. Şikâyet tarihinden 1 yıl geçtikten sonra ilk mahkeme görülmeye başlandı, bu celsede zanlının adli kontrole dair kararı kaldırıldı. Tutuklu yargılanması gereken zanlının adli kontrol kararının kaldırılması karşısında mağdur müvekkilimiz, ailesi ve dosyayı takip eden hukukçular olarak şaşkınlık içine girdik.
‘YANLIŞ HESAP’ İDDİASI
“Zanlı, mağdure T.I.’ya yönelik istismarından dolayı 10 yıl, erkek mağdur A.E.A.’ya yönelik zincirleme olacak şekilde nitelikli istismar fiilinden dolayı 18 yıl, toplamda 28 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak zanlıya, suçu işlediği dönem 18 yaşından küçük olması ve iyi hal indirimi uygulanarak ceza 15 yıl 6 ay 20 gün olacak şekilde hüküm verildi. Mahkemenin ceza verirken usul yasalarına aykırı olarak cezayı yanlış hesapladığı, takdiri indirim sebeplerini fazla uygulaması ve başka sebeplerden dolayı mağdur aile adına dosyayı istinaf mahkemesine taşıyacağız.”
‘AKRABALARIMIZ BİLE BİZLERİ YALNIZ BIRAKTI’
Mağdur A.E.A.’nın ağabeyi E.A. da, şunları söyledi: “Yıllardır çektiğimiz çilenin tarifi zor, anlatması imkansız. Mağdur erkek kardeşim A.E.A.’nın psikolojisi altüst oldu. Uzun süre mahkemeden karar çıkmadığı için akrabalarımız tarafından yalnız bırakıldık, daha da mağdur olduk.”