İzmir'deki olay, geçtiğimiz yıl meydana geldi. A.B. ile B.B. isimli çift geçtiğimiz yıllarda evlendi. Anlaşmazlıklar sonrası B.B. isimli genç adam, eşi A.B.'nin kendisini aldattığı gerekçesiyle ayrılmaya karar verdi.
Çift mahkemeye başvurarak boşanmak istedi. Eşine tazminat ve nafaka vermek istemeyen B.B., karısının kendisini aldattığını kanıtlamak için sahibi olduğu araca GPS cihazı taktırıp, torpido bölümüne kayıt cihazı yerleştirdi. Aracı kullanan genç kadın, kamerayı fark edip savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Soruşturma sonunda savcılık, genç adamın özel hayatını ihlal etmediğini ileri sürdüğü eşiyle evlilik birliğinin devam ettiği, bu nedenle taraflar arasında özel hayatın gizliliğini ihlal edecek suç olmadığını belirtip soruşturmayı takipsizlik kararıyla tamamladı. Genç kadın, takipsizlik kararına itiraz etti.
Dosyayı yeniden inceleyen Yargıtay; eşi tarafından kiminle, ne için, nasıl, nerede ve ne zaman görüştüğü gibi hususları tespit etmek amacıyla eşinin bilinmesini istemeyeceği özel yaşam alanına rıza göstermeden GPS cihazıyla takip edip müdahale ettiği ve evlilik birliğiyle eşlerin hiçbir sınır olmaksızın birbirlerini sürekli gözetleyebileceği ve denetleyebileceği anlamına gelmeyeceğini belirtip kararı bozdu.