Yurtuoğlu Mahallesi'nde oturan, evli 46 yaşındaki Nazire A., 17 Aralık 2015 tarihinde erkek bebek dünyaya getirdi. Nazire A., iddiaya göre eşinden olmayan ve babasının kim olduğu tespit edilmeyen bebeğini, su dolu kovaya koydu. Doktorlar, 3 gün sonra Tepecik Kadın Doğum Hastanesi'ne tedaviye gelen Nazire A.'nın yeni doğum yaptığını anlayıp, durumundan şüphelenerek polise bildirdi. Polis tarafından gözaltına alınan Nazire A., ilk önce bebeğini bir düğün salonu yanındaki yeşil alana bıraktığını söyledi.
Israrlı sorular karşısında, bebeğin evinin banyosundaki su kovasında olduğunu belirtti. Eve giden görevliler, bebeği su kovasında ölü buldu. Emniyet Müdürlüğü'nde ifade veren Nazire A., "Olay günü sancılarım tuttu, banyoda doğum yaptım. Bebek hareket etmiyordu. Ben de ölü diye su dolu kovaya bıraktım. Babasının da kim olduğunu bilmiyorum" dedi.
Bebeğin kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan rapor istendi. Nazire A., raporun gelmesinin uzun süreceği gözönüne alınarak serbest bırakıldı. Cumhuriyet Savcısı Nazan Pekcan tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, 29 Haziran 2016 tarihinde, İstanbul Adli Tıp Kurumu 1'inci Adli Tıp İthisas Kurulu tarafından gönderilen raporda, bebeğin canlı doğduğu ve ölümünün su dolu kovaya konulmasına bağlı boğulma sonucu meydana geldiği belirtildi. Bunun üzerine savcı Pekcan, Nazire A. hakkında, tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarttı. Savcı Pekcan, adresinde bulunamayan ve yakalanamayan Nazire A. hakkında, 'Çocuğunu kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle iddianame hazırladı. Nazire A. polis tarafından yakalandı ve tutuklandı.
İzmir 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın karar duruşmasına tutuklu yargılanan 3 çocuk annesi Nazire A., avukatı Güzin Onan Gezir ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Pınar Melli katıldı. Evinin banyosunda kendi kendine doğum yaptığını, erkek olan bebeğin ağızını burnunu temizlediğini, cinsiyetini kontrol ettiğini, nefes almadığını ve hareketsiz olduğunu gördüğünü söyleyen Nazire A. savunmasında, "Ölü olduğunu düşündüm. 10-15 dakika kadar eşin düşmesini bekledim. Etraftaki kanları temizleyecektim. Yanyana duran iki kovadan birinde su vardı, diğeri ise boştu. Banyonun kapısı çalındı. Ortanca oğlum tuvalete girmek istedi. Onun sesini duyunca telaşlanıp, bebeği sardığım bez ve havlu ile kovaya koydum. Dışarı çıktığımda oğlum yatıp uyumuştu. Ben de soğuktan sıcağa çıktığım için bir anda gözüm karardı. Belimde ağrıyordu. Sabah gözümü oturma odasında yer yatağında açtım. Sabah annem ve babam ile hastaneye gidince doğum yaptığım ortaya çıktı. Yakalandıktan sonra ilk kez bebeğimin suda boğularak öldüğümü bana siz söylediniz. Bebeğin boğularak öldüğünü bu şekilde öğrendim" dedi.
Doğumdan sonra anlattığı gibi bebeğini telaşla boş kova yerine su dolu kovaya koyduğunu o zaman anladığını öne süren Nazire A., "Bebeğimi boğarak öldürmedim. Olay anlattığım şekilde meydana geldi. Evlilik dışı ilişkiden gebe kaldım. Bunu çocuklarım ve ailemin öğrenmesini istemiyordum. Bu sebeple gebe olduğumu ailemden gizledim. Olay gecesi tesadüfen doğum olayı gerçekleşti. Hatta büyük oğluma ambulans çağırmasını söyledim, fakat doğum başlayınca bundan vazgeçtim, banyoya dahi zor yetiştim, yalnız başıma doğum yaptım. Daha önce üç kez doğum yapmıştım. Doğumlardan sonra hiç eş görmemiştim. Olay gecesi doğumdan sonra ilk kez bir bebeğin eşini gördüm. Bebeği bilerek su dolu kovaya koymadım. Ben bilerek ve isteyerek bebeğimi öldürmedim. Üç çocuk annesiyim, evladın ne olduğunu çok iyi bilen birisiyim. Öldürme kastım yoktur. Beraatime karar verilsin" diye konuştu.
Tanık olarak dinlenen sanık Nazire A.'nın oğlu B.A., "Annemin hamile olduğunu bilmiyordum. Annemin karnındaki büyümeyi farkettim, kilo aldığını düşünüyordum" dedi.
Duruşma savcısı Celil Büyükterzi, sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını istedi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Pınar Melli de sanığın cezalandırılmasını talep etti. Nazire A.'nın avukatı Güzin Onan Gezer ise "Sanığın bebeği öldürme kastı bulunmamaktadır. Bebeği ölü doğduğu düşüncesiyle o anki şokla kovaya bırakmıştır. Kovanın su dolu olduğunu bilmemektedir. Bebeği boş kovaya koyduğu düşüncesiyle hareket etmiştir. Biz sanığın, taksirle bir kişinin ölümüne neden olmaktan cezalandırılmasını istiyoruz. Verilecek cezanın ardından tahliyesini talep ediyoruz" dedi.
Mahkeme heyeti, kısa bir aranın ardından sanık Nazire A.'ya önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ardından, duruşmadaki iyi halini gözönüne alınıp cezasını müebbet hapse indirildi. Sanık avukatı Güzin Onan Gezer, kararın temyizi için başvuruda bulunacaklarını söyledi.