Yatılı okuyan A.Ç. isimli kız öğrencinin telefonundaki uygunsuz yazışmaları gören arkadaşları, durumu öğretmenlerine bildirdi. Öğretmenler de polise haber verdi. Çocuk İzlem Merkezi görevlilerinin görüştüğü A.Ç., hafta sonları gittiği halası F.A.'nın evinde, eniştesi O.A.'nın cinsel istismarına maruz kaldığını söyledi. Bunun üzerine O.A. hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Polis tarafından gözaltına alınan O.A., işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
A.Ç.’nin babası İ.Ç., şüphelinin cezasını çekmesini istediğini belirterek, “Kızım hafta sonları kardeşime gidiyordu. Bakması için ona gönderiyorduk. Eniştesi tacizde bulunmuş. Olayı kız kardeşimden duydum. ‘Ağabey koş, bir şey oldu’ dedi. Okula gittik, detayları öğrendik. Bu durumun şu an ortaya çıkması iyi oldu. Yoksa daha ileriye gidecekti. Anne babalar, çocuklarını kimseye emanet etmesin” dedi.
F.A. ise olayı öğrendikten sonra evden ayrıldığını ve boşanma kararı aldığını belirterek, “Aslında çok dikkat etim. Bana 'kızım gibi seviyorum' diyordu. Ben de öyle sandım. Ben kurda kuzu teslim etmişim. Ayıya bal ısmarlamışım. İçimizde karayılan varmış. Ailelere şunu demek istiyorum. Kimse çocuğunu kimseye teslim etmesin. Kimse böyle bir şey yaşasın istemem” diye konuştu.
Aileyle görüşen Sil Baştan Kadına Yönelik Şiddet ve Çocuk İstismarıyla Mücadele Derneği Başkanı Ayşegül Küçükafacan ise, “Soruşturma devam ediyor. Soruşturmanın hızlı bir şekilde sonuçlanması ve çocuğun deşifre olmadan mahkeme evresine geçilmesi bekleniyor. Çocuk anne ve babanın dizinin dibinde olmalı. Bütün sorumluluğu kendileri almalılar. Ne yazık ki, bazen imkanlar elvermese de anne ve babaların dikkatli olmaları gerekiyor. Burada ayrıca ifadenin Çocuk İzlem Merkezi’nde alınması çok önemliydi. Bu sayede tek bir ifade alınıyor ve çocuk olayı ikinci bir travma olarak yaşamak zorunda kalmıyor” dedi.