Avrupa Birliği (AB) Bölgeler Komitesi Türkiye Çalışma Grubu 16. toplantısı Giresun’da düzenlendi.
AB’nin ekonomik, siyasal ve sosyal bütünleşmesinde önemli rol oynayan Bölgeler Komitesi’ne Giresun ev sahipliği yaptı. AB Bölgeler Komitesi Türkiye Çalışma Grubu Başkanı Heinz Lehmann yaptığı açılış konuşmasında, “Türkiye’yi AB’ye daha çok yaklaştırmak için toplandık. Türkiye’nin daha fazla şeffaf olması gerekir. AB’nin bir mevzuatı var. Bu tüm ülkelere ortak bir eşik oluşturuyor. Ekonomik istikrar, krizlerin atlatılması için bizlere yol gösteriyor. Dünya da düşmanlığın yerini, işbirliği ve barış almalıdır. AB içerisinde belirli bir AB şüphecileri var. AB içinde Kıbrıs gibi ilave sorunların ortaya konması da söz konusu. Bu noktada Türkiye’nin ifade özgürlüğü, sosyal medya ve toplanma özgürlüğü bağlamındaki tutumunun AB standartları ile uyumlu olmadığı yönünde eleştiriler oluyor. Oysa AB bu konularda üye ülkeleri ilerileri götürmeyi hedefliyor. Ekim 1’ de kabul edilmiş olan Katılım Anlaşması ile birlikte Türkiye yol haritasını onaylamış durumda. Bu yararlı bir gelişme" dedi.
Irak ve Suriyeli mülteciler konusunda Türkiye ile işbirliğinin gerekli olduğunu kaydeden Lehmann "Türkiye’nin bu konudaki çabaları ve 1,5 milyon Suriyeli ağırlamasını takdir ediyoruz. AB komisyonu da bu konuda ilave bir destek paketi göz önünde bulunduruyor. Türkiye’nin dinamik ekonomisi de ülke refahına ve Avrupa’nın refahına katkıda bulunmaktadır. AB ile Türkiye arasındaki ekonomik ilişkiler iki tarafa yarar sağlamaktadır. Türkiye ticaretini yüzde 38’ini Avrupa ile yapıyor. Gümrük birliği karşılıklı ticari ilişkimize hız kazandıracaktır. Bu enerji güvenliğini ve enerji transferini de içermelidir. Bu konular katılım müzakerelerinin konusu olarak Türk hükûmetince e de ele alınmaktadır. Bunun devam etmesi önemlidir. Bölgeler komitesi olarak bizler ortak Avrupa değerlerini savunmakta ve şeffaflık gibi ilkeleri savunmaktayız. Bu ilkeler yasam standartlarını iyileştirmiştir. Türkiye’nin AB girmesi için çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Giresun Belediye Başkanı Kerim Aksu ise yaptığı konuşmada, “Giresun fındığın başkenti kirazın anayurdu diye geçer. Türkiye Cumhuriyeti’ndeki 81 il içerisinde kadın ve erkek yaşamının en uzun olduğu kent. Lehmann’la Giresun’da STK’ları gezdik. Biz aslında AB’ye girmiş bulunmaktayız. Var olan diyaloğun sürmesinin yararlı olacağına inanıyoruz. Brüksel’deki toplantıda Giresun’a davet ettik. Burada alınan kararları faydalı olacağına inanıyorum. AB sureci 1959 da Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun (AET) kurulmasıyla başlıyor. 1964’den beri girmeyi beklediğimiz bir süreç. Batının bize matematiksel, bizim de ona duygusal baktığımızı söylemiştim. 2013 yılına kadar hiçbir başlık açılmadı. En son açılan başlıkta belediyeleri ilgilendiren bir başlık. Müzakere başlığının bir yıl önce açıldığını da biliyoruz. Ama ilerlemesi konusunda bilgi sahibi değiliz. Umarım sorunsuz tamamlanır, bu baslıkla ilgili görüşmeler. Belediyelerin verecekleri kararlarda özgür olmalarını istiyoruz. Belediyelerin AB içinde önemli önemli roller oynayacağına inanıyoruz. Müzakerelerde tıkanıklık yaşansa bile AB ile ilişkilerimiz sürmektedir. Bizler çeşitli vesilelere AB kurumları ile işbirlikleri gerçekleştirmek arzusundayız. Diyoruz ki biz sadece AB’nin fabrikalarını ekonomisini istemiyoruz. İnsan haklarını, özgürlüklerini, şeffaflığını istiyor ve bunların gerçekleştiği bir ülkede yaşamayı hayal ediyoruz. AB yolundaki çabamız devam edecek, sadece ekonomik kazanımlar için bir çaba değil bu. Bağımsız yargı, insana saygılı bir toplum için AB direncimizi sürdüreceğiz" şeklinde konuştu.
AB üyesi birçok ülke nüfusundan daha fazla (5 milyon) Türk’ün Avrupa’da yaşadığını kaydeden Aksu "AB şu endişeyi taşıyor. Türkiye’yi alırsan Türkiye boşalıp AB’ye akar diye. Ben bunun tam tersini düşünüyorum. Avrupa Türkiye ye gelecek. Türkiye çok güzel bir ülke, işte Giresun etrafınıza bakının bu güzellik bırakılıp başka yere gidilir mi? Bunun yanında Türk halkının yaşam standını artırmamız gerekir. Ülkemizde kutuplaşmayı, ayrışmayı ortadan kaldırmamız gerekir” ifadelerine yer verdi.