CHP Mersin İl Başkanı Faruk Mehmet Akar ile Mersin Barosu Başkanı Avukat Alpay Antmen, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin 34. yıldönümünde birer mesaj yayınladılar.
Mesajında Akar, geriye dönük baktıklarında bir çok gözü yaşlı ailenin olduğunu gördüklerini kaydetti. Onlarca gencin 12 Eylül’de idam edildiğini, yüzlerce gencin sokak ortasında öldürüldüğüne tanık olduklarını belirten Akar, "O günlerin yaşayan tanığıyız. 12 Eylül 1980 günü darbe yapılmış, o güne kadar ülkenin geleceğine yön vermeye çalışan solcu gençlik, ekin gibi biçilmiş, cezaevleri görülmemiş işkencelere tanıklık etmişti. Askerler, devletin tüm birimlerine el koymuş, 12 Eylül’e teslim olanlar, görevlerine devam etmiş, cuntaya karşı çıkanlara karşı cadı avı başlatılmış, muhalifler tek tek ekarte edilmişti. Vahşet durmuyor, Erdal Eren, Necdet Adalı, Hıdır Aslan ve daha yüzlerce genç idam sehpalarında yok ediliyor, bu arada sağ gruptan gençler bir parça da olsa bu vahşetten nasibini alıyordu. Hani deyim yerindeyse denge kuruluyordu. Bir gün gelir, daha çocuk yaştayken, yaşı büyütülüp, idam edilenlerin, mezhepsel nedenlerden dolayı ülkeyi karıştırmak için Maraş’ta, Çorum’da, Malatya’da öldürülen masum insanların, sokak ortalarında infaz edilen aydınların, gençlerin, işçi liderlerinin hesabı sorulur. Gün gelir, her şeyin hakimi olduğunu zannedenler, yargının karşısında halka karşı işledikleri suçların hesabını verirler" ifadelerini kullandı.
Mersin Barosu Başkanı Avukat Alpay Antmen ise "12 Eylül Türkiye için bir milattır, bir dönüm noktasıdır. Demokratik düzenin kesintiye uğradığı bu darbe ile ülkemizde deformasyon süreci başlamış, tüm demokratik kazanımlar tek tek kaybedilmeye başlanmıştır. 12 Eylül darbesi ile 1961 Anayasasının sağladığı özgürlükler ortamı ortadan kaldırılmış, temel hak ve özgürlükler yok edilmiş, sıkıyönetim komutanlıklarınca kurulan mahkemelerde adil yargılamalar yapılmamış, kısaca hukuk dışı yöntemlerle toplumun ilerici kesimleri saf dışı edilmiştir. Ülkemizde bugün halen 12 Eylül Anayasası yürürlüktedir. Dönemin iki generalini yargılayıp haklarında hüküm vererek 12 Eylül’ü unutmak mümkün değildir. 12 Eylül’ün hukuku ve toplumda yarattığı olumsuz tablo ortadan kaldırılmadan Türkiye’de demokratikleşme yolunda atılan tüm adımların sonuçsuz kalacağı bilinmelidir" dedi.