Anadolu Spor Gazetecileri Derneği (ASGD) Eskişehir Şubesi’nce düzenlenen söyleşide konuşan Eskişehir Başsavcı Vekili Celalettin Karanfil, elektronik bilet uygulamasının marka tanımı ile Passolig uygulamasının, 6222 sayılı sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesine dair kanunun 5. maddesi ile hayata geçirildiğini hatırlattı.
Bu kanunun AK Parti, CHP ve MHP’nin ortak iradesi ile ortaya çıktığını, ayrıca bütün kulüplerinde de bu metni kanun çıkmadan önce desteklediğini kaydeden Karanfil, “Şimdi ise elektronik bilet uygulamasına bilinçsiz bir şekilde karşı gelinmektedir. Şöyle ki; kanunun amacı spor alanlarına yasak madde sokulmasını, müsabaka düzeninin bozulmasını, hakaret ve küfrü, usulsüz seyirci girişini, tesislere zarar vermeyi ve kavgayı önlemeye yöneliktir. Yani bir kişi veya grubun davranışı nedeniyle statlar futbolseverlere kapatılmasındır. Sporda şiddet var diye bir çok sponsor takımları desteklemekten vazgeçiyor. Forma reklamı olmayan 8 Süper Lig, 7 PTT 1. Lig takımı var. Şöyle bir düşünelim; tribünlerde iki rakip takım seyircisi bırakın birlikte maç seyretmeyi birbirlerinin varlıklarına dahi tahammül edemez hale gelmedi mi? Çakı dahil elimize ne geçirirsek rakip takım üzerine fırlatmıyor muyuz? Futbol federasyonu, kulüplere ödediği paraları, seyirci olayları artı küfür yüzünden ceza keserek geri almıyor mu? Yaralamalar hatta ölümler görülmedi mi? PTT ve daha alt liglerde durumun daha vahim olduğunu hep birlikte görmedik mi? Maç önceleri çıkan kavgalar, döner bıçaklı, beysbol sopalı rakip taraftar kovalamaları, dövmeler, sövmeler hepimizce sıradan vaka kabul edilmeye başlamadı mı? Gaz bombalarından hep birlikte etkilenmedik mi?” dedi.
"BU ORTAMDA AİLEMİZLE NASIL MAÇ SEYREDECEĞİZ?"
“Bu ortamda ailemizle nasıl maç seyredeceğiz?” diye soran Karanfil, “Tüm bunlara dur demenin zamanı gelmiş hatta geçiyordu. Yukarıda da belirttiğim gibi bütün partilerin işbirliği ve futbol kulüplerinin de desteği ile 6222 sayılı yasa çıktı. Bu yasa ile de elektronik bilet kavramı ile tanışmış olduk. Yasa çıktıktan sonra yaklaşık 3 yıllık bir geçiş süreci oldu. Bu sürede hiç kimseden ses çıkmadı. Ta ki 14 Nisan 2014 tarihinde yasa yürürlüğe girene kadar. Birden bire özellikle daha önce bilet satan şirketlerin de desteği ile elektronik bilete karşı bir kampanya başlatıldı. Şimdi bu tespitlerden sonra seyirci sayısında gözle görülür bir düşüş yaşandı mı? Yaşandı. Futbol seyircisiz olur mu? Olmaz. Gül dikeni ile futbol da seyircisi ile güzel? Burada öncelikli olarak yapılması gereken iş, seyirci profilimizi yeniden gözden geçirmektir. Olay yapan ve ortadan kaybolan seyirci çoğunlukla 16-20 yaş arasındaki gençler. Çünkü bu gençlerin oyuncakları ellerinden alındı” diye konuştu.
“BU BİR NEVİ ARINMA OPERASYONU OLARAK KABUL EDİLMELİDİR”
Bir geçiş döneminin yaşanacak olmasının normal olduğunu aktaran Karanfil, “Bu sporda şiddet ile mücadele başlatan bütün ülkelerde bu şekilde olmuştur. Göreceğiz ki önümüzdeki günler ve yıllarda seyirci sayısı artacaktır. Bu bir nevi arınma operasyonu olarak kabul edilmelidir. İngiltere bunun en güzel örneğini oluşturur. Bundan sonra seyirci sayısını nasıl arttırırız bunun çalışmasını yapmamız gerekir. Bunun için de taviz vermemeli, bunun yerine etkili tanıtımlar yapmalı, somut eğitimler vermelidir. Futbolun sadece bir eğlence olduğunu, seyircileri kamplara bölmek olmadığını, sahalarımızın savaş alanına çevrilmesinin bir yarar getirmeyeceğinin çok iyi anlatılması gerekir. Burada elektronik bileti çok iyi tanıtmayan, gerekli alt yapıyı ve teknik donanımı verimli bir şekilde kurmayan, federasyonun, kulüplerin ve Passolig markasını kullanan şirketin de büyük sorumluluğu vardır. Tekrar ediyorum; elektronik bilet ile her şeyden önce bedavacılığın önüne geçilmiştir” şeklinde konuştu.
“YAPILAN TEKNOLOJİK YATIRIMIN BÜYÜKLÜĞÜ YAKLAŞIK 50 MİLYON DOLARDIR”
Karanfil, yapılan teknolojik yatırımın büyüklüğünün yaklaşık 50 milyon dolar olduğunu da ifade ederek, şöyle devam etti:
“Bugüne kadar elektronik bilet kapsamında üst iki ligde yer alan kulüpler için 25 şehir ve 31 statta proje yatırımı yapılmıştır. Tüm statların CCTV-Geçiş kontrol sistemleri network alt yapıları yenilenmiştir. Projenin futbol endüstrisine sağlayacağı kaynak 10 yıl içerisinde yaklaşık 200 milyon dolar civarında olacaktır. Seyirci sayılarında öncelikle ciddi düşüşler yaşanmıştır. Ancak tekrar ediyorum tek sebep elektronik bilet değildir.”
BİLET SATIŞ ORANLARI
Bilet satışları ile ilgili de konuşan Karanfil, “Bursaspor dahil 5 şampiyon kulübün toplam kombine sayılarında yaklaşık 60 bin adet düşüş yaşanmıştır. Bu düşüşlerin yaşandığı Galatasaray ve Fenerbahçe kulüpleri kombine yenilemelerini eski sistem üzerinden yapmıştır. Seyirci sayılarındaki düşüşün önemli bir sebebi bilet fiyatlarının yüksekliğidir. Kayıt altına alınan gelirler nedeniyle artan vergi mükellefiyeti bilet fiyatlarına yansımıştır. Son 5 yıldaki seyirci ortalaması Süper Lig’de 10 bin 900, PTT 1. Lig’de 3 bin 800’dür. Yani her iki ligde son 5 sezon haftalık ortalama seyirci sayısı toplamda 132 bin adettir. Bu sezon 6. haftada toplam seyirci sayısı 89 bin olmuştur. Seyirci sayısı haftalar ilerledikçe ve kart sayıları çoğaldıkça yavaş yavaş yükselmektedir. 27 Ekim 2014 tarihi itibari ile satılan kart sayısı 448 bindir. İlk devre sonuna kadar hedeflenen rakam 700 bindir. En yüksek kart adedi 101 bin ile Galatasaray’dadır. Beşiktaş 78 bin ile ikinci, Trabzon 35 bin ile üçüncü, Konya 33 bin ile dördüncü, Balıkesir 18 bin ile beşinci sıradadır. Fenerbahçe sisteme yeni girdiği için kombineli taraftarların kartlandırılmasına devam edilmektedir” ifadelerini kullandı.
“SİSTEMDE YAŞANAN EN ÖNEMLİ SORUNLARDAN BİRİ TARAFTARLARIN YETERİNCE BİLGİ SAHİBİ OLMAYIŞIDIR”
Karanfil, “Sistemde yaşanan en önemli sorunlardan biri taraftarların yeterince bilgi sahibi olmayışıdır” diyerek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu konuda gerek yetkili firma, gerekse kulüplerin yapması gereken iletişim faaliyetleri oldukça önemlidir. Özellikle bilet satın alma alışkanlığı değiştikçe ve insanlar maç gününü beklemeden bilet satın almayı tercih etmeye başladığında, ya da web üzerinden işlem yapmaya başladıklarında birçok sorun çözülmüş olacaktır. Sistemin teknoloji ağırlıklı oluşu özellikle Anadolu’daki taraftarlarımız açısından kullanım problemlerine yol açmakta, uyum sorunu yaşanmaktadır. Elektronik bilet zorunluluğu olmayan UEFA müsabakalarında dahi statlara yeterli seyirci gelmediğini unutmamak gerekir. Seyirci azalmasının birçok sebebi olduğu gibi elektronik bilet bunlardan sadece biridir ve geçici bir etkisi olduğu düşünülmelidir. Passolig kartları TC numarası üzerinden oluşturulduğu için 18 yaşından küçüklere ve öğretmenlere indirimli bilet satışına derhal başlanmalıdır. Çocuklarımızı yetiştirecek olan öğretmenler ilk önce spor kültürü ve ahlakı konusunda kendilerini test edip yetiştirmeliler ki, çocuklarımıza spor kültür ve ahlakını aktarabilsinler. İngiltere’de 1968 yılında maç izleyenlerin yaşı ortalama 16 iken aradan 10-15 yıl geçince 40’lı yaşlara seyirci profili taşınmıştır. Bunun üzerine gençlere bedava ve indirimli bilet verilmeye başlanmış, seyirci profili eğitimli bir şekilde yeniden oluşturulmuştur.”