Başakşehir Belediyesi Bilgievi öğrencileri otizmi konu alan bir tiyatro oyunu sahneledi. Oyunun izleyicileri ise otistik çocuğu olan aileler oldu.
Başakşehir Belediyesi Bilgievi öğrencileri, otistik çocuğu olan ailelere tiyatro oyunu sahneledi. Güvercintepe Bilgievi Tiyatro Kulübü’ne devam eden 9 öğrencinin rol aldığı oyun, otistik çocukların ve ailelerinin yaşadığı sorunları konu aldı. Tiyatro oyununda otistik bir çocukta sahne alarak şarkı söyledi. Başakşehir Belediyesi Güvercintepe Bilgievi’nde sahnelenen oyun ismini Mevlana’nın “Bizi bilen bilir, bilmeyen kendi gibi bilir’ sözünden aldı. Mevlana’nın hoşgörüsünün otizmli çocuklar ve aileleri için gerekliliğini vurgulayan interaktif tiyatro oyununu otistik çocuğu olan aileler izledi. Tiyatro oyununda otizm hastalığını anlatan kısa bir film de gösterildi. Duygulu anların yaşandığı etkinliğin sonunda oyuncular katılımcılara karanfil ve kitap ayracı hediye etti. İlgiyle izlenen tiyatro oyunu Başakşehir’deki diğer 6 bilgievinde de sahnelenecek.
“MEVLANA VE OTİZM HASTALARININ DÖNÜŞÜ ARASINDA BENZERLİKLER VAR”
Oyunun yönetmeni Barbaros Ergün, “Odamın arka penceresi Otizmli çocukların eğitildiği bir okula bakıyor. Buradaki çocukların gelişimi beni çok etkiledi. Mevlana ile ilgili bir oyun yazmayı düşünürken, izlediğim filmde otizmli hastaların neden döndüğü ile ilgili açıklama yapıyordu. Mevlana’nın dönüşü ile otizm hastalarının dönüşündeki benzerliği araştırmaya başladım. Şöyle bir ortak özellik ortaya çıktı, sevmeye ihtiyaç söz konusu. Mevlana’da ilahi aşk için dönüyordu. Otizmli çocukların aileleriyle görüştük, mağdur oldukları yönleri araştırdık. Sonrasında böyle bir oyun ortaya çıktı. 9 kişilik bir oyuncu kadromuzla, 5 prova ile oyunu çıkarttık. Gerçek hikâyelerden yararlandık” dedi.
“OYUNCUMUZ, OTİSTİK ÇOCUKLARIN DERSLERİNE GİREREK PROJEYE HAZIRLANDI”
Tiyatro oyununda otistik bir çocuğu canlandıran bilgievi öğrencisi Ebrar Akyol, “Oyuna hazırlanmak için bilgievimizin yanında eğitim veren otizm okulundaki derslere girdim. Onların hareketlerini gözlemledim. Otizmle ilgili çok bilgim yoktu, onları tanıma şansı buldum. Onların sevgiye, hoşgörüye ihtiyacı var. İzlenimlerimi sahneye taşımaya çalıştım” diye konuştu.
Tiyatro oyununda sahne alan otizm hastası Eren’in babası Erol Karakaya, “Oğlum şarkı söylemeyi seviyor. Burada da söyledi, duygulandım. Eren’in durumuna alıştık, bize zor gelmiyor. Çevremiz elinden geldiğince bize destek oluyor” şeklinde konuştu.
Otizmli çocuklara öğretmenlik yapan Menşure Öztürk, “Eren’in müziğe olan ilgisini fark ettik. Eren kısa sürede okuma-yazmayı da öğrendi. Eren için müziği ödül olarak kullandık, ritim kulağının da çok iyi olduğunu öğrendik. Çok güzel türkü söyleyebiliyor. Şimdi de Eren özel bir kursta müzik eğitimine başlayacak. Otistik çocuğu olan aileler kendilerini yalnız hissediyor, anlaşılmadıklarını düşünüyorlar” dedi.