Beşiktaş Teknik Direktörü Slaven Bilic, milli takımlara 7 futbolcu göndermenin çok büyük bir başarı olduğunu söyledi.
Milli takımlara çağrılan futbolcuları değerlendiren Slaven Bilic, BJK TV’ye açıklamalarda bulundu. Bilic, milli takımlara bu kadar çok oyuncu göndermenin başarı olduğunu belirterek, “İdari Direktörümüz Semih Usta ile konuşurken kendisi bana ilk kez Türk Milli Takımı’na 7 oyuncu gönderdiğimizi söyledi. Bu, şunu gösterir; Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim maçlarımızı izliyor ve oyuncularımızın iyi performans sergilediğini düşünüyor. Oyuncularımıza tek tek bakacak olursak, Tomas Sivok zaten sürekli milli takıma çağrılan ve birçok kez milli olmuş bir oyuncu. Atiba’ya gelince, milli takım davetini alacaktı ama hocasıyla konuşarak dinlenmek istediğini söyledi. Ona hak veriyorum çünkü böyle bir periyotta dinlenmek çok önemli. Takdir edersiniz ki Kanada’ya gidip gelmek de yorucu bir yolculuk” dedi.
“PEDRO ADINA MEMNUNUM”
Kolombiya Milli Takımı’na çağrılan futbolcu Pedro Franco için yeni bir başlangıç olduğunu ve Franco’nun çok özel bir durum yaşadığını vurgulayan Hırvat teknik adam, “Onun adına çok memnunum. Daha önce Kolombiya Milli Takımı’nın alt yaş kategorilerinde kaptanlık yapmış bir oyuncu. Kolombiya, 2014 Dünya Kupası’nda çok iyi bir iş çıkardı ve dolayısıyla Pedro da bu iyi takımın bir parçası olacak. Kolombiya’nın efsane kaptanı Mario Yepes artık 38 yaşına geldi ve kariyerinin sonuna yaklaştı. Bu durum Pedro için umuyorum parlak bir dönemin başlangıcı olacak” diye konuştu.
“MİLLİ TAKIMIN AVANTAJLARI VE DEZAVANTAJLARI VAR”
Slaven Bilic, milli takıma çağrılan futbolcuların bu süreçte yaşayacağı avantaj ve dezavantajların da olacağını ifade ederek, “Hayattaki her şey gibi bu durumun da artıları ve eksileri var. Milli takıma bu kadar oyuncumuzun çağrılmasının bizim için avantajı şu; milli takıma çağrılmak, orada oynamak ve o atmosferin bir parçası olmak oyuncunun öz güvenini oldukça yükseltiyor. Tüm teknik direktörler için geçerli olan dezavantajı ise bu kadar oyuncunuzu 10 gün boyunca kullanamadığınızda, onlarla antrenman yapamadığınızda, bu ister istemez size bir zorluk oluşturuyor. Milli maçların dönüşünde oynayacağımız Sivasspor maçında Pedro Franco’yu göz önünde bulunduralım. Kolombiya maçını ABD’de oynayacak ve Pedro’nun buraya dönmesi Perşembe gününü bulacak. Takip eden Pazar günü ise biz Sivasspor karşısına çıkacağız. Bu durumun getirdiği belirli zorluklar var” açıklamasında bulundu.
“HER ŞEY BİZİM ELİMİZDE”
UEFA Avrupa Ligi C Grubu’ndan çıkma şanslarının olduğunu söyleyen tecrübeli teknik adam, “Performansa baktığımız zaman çok iyimser olduğumu söyleyebilirim. Ancak UEFA Avrupa Ligi’nde oynadığımız 2 maçtan 2 puandan fazlasını çıkarmamız gerekiyordu. Grupta takımlar puan olarak birbirine oldukça yakın ve sıkışık bir durumda ama biz iyi bir pozisyona yerleştik. Partizan gibi iyi bir takımla üst üste 2 tane maç yapacağız. Tottenham ilk maçta kendi sahalarında berabere kalırken, ikinci maçta Asteras Tripolis’e deplasmanda kaybettiler. Şu an her şey bizim elimizde. İyi performansımızı devam ettirerek, hücumda daha bitirici davranıp daha çok gol atarsak gruptan çıkmak için şansımız var” ifadelerini kullandı.
“STAD’IN ÜSTESİNDEN GELMELİYİZ”
Atatürk Olimpiyat Stadı ve oradaki futbol atmosferi ile ilgili defalarca konuştuğunu hatırlatan Slaven Bilic, sözlerine şu şekilde devam etti:
“UEFA Avrupa Ligi’nde oynadığımız Asteras Tripolis maçında ve ligde oynadığımız 2 iç saha maçında puanlar kaybettik. Oradaki taraftar sayısı ve zeminin durumunu da hep dile getirdim. Böyle bir atmosferde oynadığınızda ve 1-0 öndeyken pozisyon üstüne pozisyon kaçırmışsanız, bu olay atmosferin de etkisiyle sizin üzerinizde bir gerginlik oluşturmaya başlıyor. Asteras Tripolis maçında tam anlamıyla bu oldu. Diğer yandan ortada çok garip bir durum var çünkü deplasman maçlarımızda öz güvenimiz yüksek ve çok daha rahat oynuyoruz. Bu durumun oluşmasında şüphesiz ki stadın etkisi var. Bunları defalarca dile getirdim fakat tekrar tekrar konuşmanın gereği yok. Eğer bütün sezon boyunca orada oynamamız gerekirse, bunun üstesinden gelmenin yolunu bulmamız gerekiyor.”
“TAKIM RUHU YAKALADIK”
Bilic, takımın atmosferinin elde edilen sonuçlara bağlı olduğunu vurgulayarak, “Sezon başından beri hem saha içinde hem saha dışında çok iyi bir takım ruhu yakaladık. Bunun oluşmasında kadromuzdaki mevcut oyuncu sayımızı az tutmamız etkili oldu. Kadrodaki oyuncu sayısını yüksek tutarsanız Eylül, Ekim ayı gelince bazı oyuncular oynama şansının azaldığını hissediyor ve bu durum takımın gruplara bölünmesine yol açıyor. Bu dengeyi iyi kurduk ve şu an bütün oyuncularımız kendini değerli hissediyor. İkinci bir etken ise benim ve teknik kadrodaki arkadaşlarımızın burada ikinci yılı. Oyuncularımız artık antrenman metotlarımızı iyi biliyor. Bu yüzden oyuncularla olan ilişkilerimiz sağlam bir şekilde ilerliyor. Diğer yandan transfer ettiğimiz oyuncular sadece iyi futbolcular değil, karakter olarak da sağlamlar. Bu takımdaki arkadaşlığı olumlu yönde etkiliyor” dedi.