Hakan Yılmaz, riskli bir ameliyata giren annesinin iddiası üzerine soy ismi benzerliği de bulunan ve 2007’de yaşamını yitiren Ahmet Necati Yılmaz’a yönelik 2009’da babalık davası açmıştı.
İlk davadan tehdit edildiğini ileri sürerek bir miktar para karşılığında vazgeçen Yılmaz, 2020’de yeniden dava açmış, mahkeme hakimi, iddialar üzerine mezarın açılmasına karar vermişti.
İş insanının mezarı 17 Aralık 2021’de açılmış, diş ve kemik örnekleri alınmıştı. Örneklerin incelenmesinin ardından Hakan Yılmaz ile tekstilci iş insanı Ahmet Necati Yılmaz’ın DNA’ları eşleşmişti. Eşleşmenin ardından tereke mahkemesinde miras tespiti davası da açılmış ve Ahmet Necati Yılmaz üzerinde bulunan bazı taşınmazlara ve şirket hisselerine tedbir kararı konulmuştu.
5. Aile Mahkemesindeki duruşmaya, davacı Hakan Yılmaz ile tarafların avukatları katıldı. Duruşmada, avukatların talep ve başvuruları ile son savunmaları alındı.
Mahkemenin hakimi, taleplerin değerlendirilmesinin ardından Ahmet Necati Yılmaz’ın, Hakan Yılmaz’ın babası olduğunun tesciline ve yüksek mühendisin babasının nüfusuna kaydedilmesine karar verildiğini açıkladı.
Adliye çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulunan Hakan Yılmaz, 2009’da başlayan sürecin sonuna geldiği için mutlu olduğunu söyledi.
Karardan duyduğu memnuniyeti dile getiren Yılmaz, “56 yaşında gerçek babamın kim olduğu tescillendi, artık ben Ahmet Necati Yılmaz’ın oğluyum. Bu, İstanbul Adli Tıp Kurumu raporu ve mahkeme kararıyla tescillendi. Bundan sonra diğer mirasçılar gibi ben de kendimin ve çocuklarımın haklarını sonuna kadar almak istiyorum, mücadelem bu yönde olacak.” dedi.
Yılmaz’ın avukatı Hasan Aydoğdu ise dava devam ederken adli tıp raporu çıktıktan sonra Ahmet Necati Yılmaz’ın mirasına ilişkin taşınmazlarla ilgili tedbir kararı alındığını ifade etti.
Aydoğdu, şöyle konuştu:
“Yine müteveffanın belli başlı şirketlerde, gerek kendi şirketleri gerekse dışardaki hisseleri olmak üzere malları var. Bunların bir kısmına tedbir konuldu ancak şu anda şirketlerle alakalı Ticaret Sicil Müdürlüğünden beklediğimiz belgeler var. Onlar istendikten sonra artık mahkeme kararıyla da bir engel kaldığını düşünmüyoruz, tereke temsilci atanması gerekiyor. Burada çünkü iki firma var, bunlar Ahmet Necati Yılmaz’ın kurduğu aile şirketleri. Bunlar zaten kayıtlı, mahkeme bunları resmi yoldan istemek zorunda. Bunlar da dosyaya celbedildikten sonra artık bir engel kalacağını düşünmüyoruz. Bu aşamadan sonra iki firmaya da tereke temsilcisi atanmasını ve Hakan Yılmaz’ın haklarının mahkeme tarafından, temsilci tarafından korunmasını bekliyoruz.”