Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Numan Şeker, 31 Aralık’ta İl Özel İdaresi tarafından sözleşmelerinin feshedilmesiyle açıkta kalan 205 işçinin meselesini, Kamu Sen İl Başkanı Selçuk Türkoğlu’nun basına yaptığı açıklamadaki gibi CHP ve MHP'li meclis üyelerinin değil, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı ve AK Parti Bursa İl Başkanı Cemalettin Torun’un çözdüğünü hatırlatarak, “Bu zamana kadar Büyükşehir Belediyesi’nde MHP ve CHP'li meclis üyeleri hangi problemi çözmüştür” dedi.
Eğitim Bir-Sen binasında açıklama yapan Şeker, açıkta kalan temizlik görevlilerine kendilerinin sahip çıktığını, Büyükşehir Belediye Başkanı ve AK Parti İl Başkanı Cemalettin Torun ile görüşerek bu meselesinin çözüleceği sözünü aldıklarını anlattı. Şeker, "Özel idarelerinin kapanması sebebiyle bu hizmetler Milli Eğitim Bakanlığı bünyesine verilmiş ve bütçesi de bakanlık tarafından karşılanmaya başlanmıştı. Ancak bakanlık 450 çalışanın maaşını karşılayamayacağını açıklamıştı. Bunun neticesinde 205 hizmetli arkadaşımız açıkta kalmıştı” dedi.
Sendika olarak açıkta kalan vatandaşlarla görüştüklerini söyleyen Numan Şeker, “Biz bu meselenin çözümü için söz aldık. Nihayetinde de Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında Başkan Recep Altepe bu meselenin çözüleceğini resmen açıkladı” diye konuştu.
Şeker, bu meseleyi kendilerinin çözdüğünü, ancak Kamu-Sen İl Başkanı Selçuk Türkoğlu’nun “Mücadele ettik kazandık” diyerek işi kendine mal ettiğini söyledi.
“MEMURLARA KILIK KIYAFET DAYATMA UYGULAMASI SONA ERDİRİLMELİDİR”
Kamu personelini ilgilendiren kılık kıyafet yönetmeliğinde de acilen değişiklikler yapılması gerektiğinin altını çizen Başkan Şeker, “Ülkemizde yıllardır kamusal alan yalanıyla kadınlara ve kız öğrencilere yönelik uygulanan kılık ve kıyafet dayatmalarına karşı Eğitim-Bir-Sen mücadele verdi. 12 milyon 300 bin imza topladı. Hemen ardından ortaya koyduğu sivil itaatsizlik eylemi neticesinde de kamuda çalışan kadınlara yönelik ‘başı açık’ dayatmasına son verildi. Kadının kamu hizmetine katılımında önemli bir eşik aşıldı. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ‘Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik’te de yapılan değişiklikle öğrencilere kılık kıyafet dayatmasının kaldırılması son derece önemli bir adım olmuş ve bir yasak daha tarihe karışmıştır. Ama kamu personelini ilgilendiren çerçeve yönetmelikte de acilen değişiklikler yapılarak, sivil itaatsizlik gerekçelerimizden olan erkek kamu çalışanlarına da kılık ve kıyafet dayatmalarından vazgeçilmelidir” dedi.
“15 BİN ATAMA DEĞİL 100 BİN ÖĞRETMEN ATAMASI YAPILMALIDIR”
Ara dönemde 15 bin öğretmen ataması azımsanacak bir rakam olmamakla birlikte, öğretmen ihtiyacı dikkate alındığında bunun yeterli olmayacağının da açık görüldüğünü söyleyen Başkan Numan Şeker, “Eğitim sistemindeki reformları kalıcı kılacak olan, okullarda boş ders kalmaması ve sınıflarda sadece kadrolu öğretmenlerin olmasıdır. Bunun için 15 bin yeni öğretmen atamasının 100 bine çıkarılması için imkânlar zorlanmalı ve öğretmen açığı nedeniyle yaşanan problemlerin önüne geçilmelidir” diye konuştu.
“ŞÛRA KARARLARI HAYATA GEÇİRİLMELİDİR”
19. Milli Eğitim Şûrası’nda alınan bazı önemli kararlar olduğunu ve bu kararların zaman kaybetmeden hayata geçirilmesi gerektiğini ifade eden Numan Şeker, 4+4+4 eğitim sisteminde başarının sağlanması için müfredatta toplumsal değerler dikkate alınarak değişikliğin şart olduğuna dikkat çekti. Şeker, “4+4+4 eğitim sisteminde istenen sonuçların elde edilebilmesi, insanımızın sahip olduğu ahlaki ve toplumsal değerlerin, müfredatın yeniden belirlenmesi noktasında öncelikle göz önüne alınması lazım. Zira değerler, düşünmede ve zihni muhakemede birer araç olarak kullanılmak, kişilerin dikkatini istenen, yararlı ve önemli görülen kültür nesneleri üzerinde odaklaştırmak, ideal düşünme ve davranma yollarını göstermek gibi fonksiyonları icra eder” diye konuştu.
Şeker şunları söyledi:
“Öğrencilerimizin, özgüvene sahip, dürüst ve güvenilir, sorgulayıcı ve eleştirel düşünce yetenekleri gelişmiş, inisiyatif alabilen, rekabetçi, girişken ve iş birliğine açık, toplumun meselelerine karşı hassas, başkalarının görüş ve düşüncelerine değer veren, toplumsal değerlerinin farkına varan ve buna sahip çıkan, çevreye, toplumsal ve kültürel çeşitliliğe saygılı, en az iki dil bilen insanlar olarak yetiştirilmesi yeni müfredatın temel felsefesi olmalıdır.”
“ÖĞRETMEN NÖBET GÖREVLERİ ÜCRETLENDİRİLMELİDİR”
Kamu kurumlarında yapılan her nöbet görevinin bir karşılığı bulunduğu fakat, konu öğretmenler olunca bunun bir geçerliliği olmadığı açıkça görüldüğünü belirten Şeker, “Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı eğitim kurumlarında nöbet görevinin bir karşılığının olmamasının izah edilecek bir tarafı yoktur. 2012-2013 yılı toplu sözleşme masasına da taşıdığımız, ‘Eğitim kurumlarında görevli yönetici ve öğretmenlerce fiilen yerine getirilen nöbet görevi karşılığında, nöbet tutulan her gün için 4 saat ek ders ücreti ödenir’ şeklindeki haklı talebimiz karşılanmalıdır” diye konuştu.
“EK DERS ÜCRETİ FARKLILIKLARI SORUNU ÇÖZÜME KAVUŞTURULMALIDIR”
Uzun süredir öğretmenlerin ek ders ücretlerinde iyileştirme yapılmadığını vurgulayan Numan Şeker, “Bakanlık, iki yıl önce sendikalardan da görüş alarak ek ders esaslarında yapmayı planladığı değişikliği bir türlü yapamadı. 2006 yılında köklü bir değişikliğe uğrayan ek ders esasları, dokuz yıla yakın bir süredir uygulanmakta ve değiştiği günden beri bazı adaletsizlikler devam etmektedir. Hâlâ 10 TL’nin altında olan ek ders birim ücreti, iki katına çıkarılmalı, öğretmenlerin girebilecekleri ek ders saati üst limiti yeniden gözden geçirilerek, ihtiyaçlar doğrultusunda artırılmalıdır. Sendika olarak hazırlayıp bakanlığa sunduğumuz taslak dikkate alınmalı, gereken mevzuat değişiklikleri bir an önce yapılmalıdır. Öğretmenlerin branşlarına göre ek ders ücretlerindeki adaletsizlik, okul türlerine göre yöneticilere verilen ve izahı mümkün olmayan ek ders ücreti farklılıkları sorunu çözüme kavuşturulmalıdır” dedi.