ursaspor'un yerinin ayrı olduğunu ileten Ömer Erdoğan, "Bursaspor benim için çok daha farklı. İsmim Bursaspor ile anılınca en çok kendime yakıştırdığım kulüp oluyor. Şampiyonluğu orada yaşadım, çok güzel günler geçirdim. 33 yaşında milli takıma gitme fırsatı buldum. Bursaspor benim için hep ilk oldu. Orada oynarken çocuklarım dünyaya geldi. Bursa'da oturuyoruz, çok da mutlutum. Destekliyorum, maçlarını takip ediyorum" dedi.
TÜYLERİM DİKEN DİKEN OLUYOR
2010 senesindeki efsane şampiyonluğu da anlatan Erdoğan, "8 sene oldu ama anlatılırken hala tüylerim diken diken oluyor. Büyük iş başarmışız. Yeni şampiyon olduğumuzda, 'Yıllar sonra bunun ne kadar büyük iş olduğunu daha iyi anlayacağız' diye konuşuyorduk. Öyle de oldu. Sezona başlarken öyle bir iddiamız yoktu. Ertuğrul hoca şampiyon olmadan önceki sezon Bursaspor'a geldi, çıkış yakaladık. Yeni sezona iyi takviyelerle girdik. Avrupa'ya katılırsak 'büyük başarı' demiştik. Şehirde takıma olan güven çok fazlaydı, her yerde böyleydi. Doğru başkanımız rahmetli İbrahim Yazıcı ile, hocamızın takımı saha içi ve dışında çok iyi organize etmesi bizim için çok büyük başarıydı.
İyi sonuçlar geldikçe kendimize olan inancımız arttı. İnönü'de Beşiktaş'ı 2-1'den 3-2 yenmemiz, Fenerbahçe'yi de 2-0 geriden gelip 3-2 yenmemizden sonra özgüvenimiz tavan yaptı ve her takımı yenebileceğimizi hissettik. Çalışmayı, disiplini hiçbir zaman elden bırakmadık. 70. dakikadan sonra çevirdiğimiz çok maç oldu çünkü çok fit bir takımdık. Ertuğrul hoca bizi çok iyi hazırlıyordu. Daha önce İstanbul'da oynamış tecrübeli arkadaşlarımız ve genç oyuncuların uyumu çok önemliydi, tam bir kolej takımı gibiydik. Gençlere çok güzel abilik yapıyorduk. Gençler de bize ayak uyduruyordu. Normal bir futbolcunun yaşaması gerektiği gibi yaşıyordu. Tecrübeli abilerinin laflarını dinliyorlardı. Bunun sonucunda hak edilmiş bir şampiyonluk geldi. Çok büyük bir iş başardık. 34 haftaya yayarsak kesinlikle hak edilmiş bir şampiyonluktu" sözlerini sarf etti.
AYLARCA PARA ALAMADIĞIMIZ DÖNEMLER OLMUŞTU
O dönemdeki ruh haliyle bu dönemin ruh halinin farklı olduğunu belirten Ömer Erdoğan, "Biz bu işi profesyonelce yapıyorduk ama takım içinde amatör ruh vardı, o dönem de aylarca para alamadığımız dönemler oldu ama hiç kimse sıkıntı yaratmadı. Sahada kendi işimizi yapıyorduk. Çok çalışan bir takımımız vardı. O sezon 4 veya 5 kez kafam yarıldı. Hepsi de uğurlu geldi, taraftar da 'sargıyla çık' diye şaka yapıyordu. Diğer arkadaşlar da zaman zaman hasta olsalar bile sahaya çıktığı oluyordu. İdman katılımı çok yüksekti. Yabancı futbolcu ile yerli futbolcu farklı oluyor. Mesela Bursaspor taraftarını yerli bir oyuncu daha iyi anlıyor. Bursaspor taraftarı savaşan, mücadele eden oyuncuları seviyor. Bu sene de bu konuda biraz eksiklik var. Takım olmak, aynı düşünceyi paylaşmak işi zorlaştırıyor.
Bir de işler kötü giderken olumlu şekilde arıza çıkaracak lider bir oyuncu göremiyorum. Batalla Türkiye'ye gelmiş olan en iyi 3-5 yabancıdan biri. Ama biraz içine kapanık biri. Takımı işler kötü giderken toparlayacak olan oyuncu eksikliği var. Futbolcular işler kötü giderken daha az sorumluluk alıyor. Bu da takımın performansını etkiliyor. Bursaspor inşallah sezonu rahat bir şekilde bitirir, ders çıkarır ve ilk 5'te yer alan bir Bursaspor izleriz" dedi.
TARAFTARIN İSTEDİĞİ BURSASPOR BU DEĞİL
Yeşil-beyazlıların son durumunu da değerlendiren Erdoğan, "Bursa'daki son 2 maç çok kritikti. Kayseri ve Sivas galibiyetleri takımı rahatlattı. Bursa'da oynanan maçları canlı izliyorum. Çok etkili futbol oynadıklarını söyleyemeyiz. Taraftarın istediği, baskın, önde basan bir Bursaspor değil, geride bekleyen, az pozisyona giren bir Bursaspor izliyoruz. Son haftalarda alınan sonuçların bir olumsuz etkisi oldu. Oyuncu kalitesinde de yetersizlik var. Son Sivas galibiyeti çok büyük bir avantaj sağladı. Alttaki takımlarla puan farkının düşmesi beni de endişelendirmişti. İnşallah bir daha küme düşmeme mücadelesi vermez Bursaspor. Bir an önce o puanları alıp sıkıntısız sürece gelirler" ifadelerini kullandı.
EN BÜYÜK HAYALİM BURSASPOR'A HOCA OLMAK
Bursaspor'daki kongre sürecine değinen Ömer Erdoğan, "Kongre süreci de inşallah kulüp için hayırlı olur. Sıkıntılı bir dönem. Mayıs ayında kongre hep sıkıntı oluyor. Avrupa'da genelde kongreler devre arasında oluyor takımlar kendini daha rahat şekilde hazırlanıyor. Türkiye'de maalesef sezon sonuna bırakılıyor. Bundan dolayı yeni sezonun hazırlıkları çok sağlıklı yürütülmüyor" diye konuştu.
Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: "En büyük hayallerimden birisi Bursaspor'da antrenör olmak. Kendimi onun için hazırlıyorum. Bu göreve hazırım. Görev verildiğinde layıkıyla Bursaspor'a yakışır bir hoca olacağımı düşünüyorum."
Yaz transfer döneminde önceliğini sol bek mevkiine veren