Cumhurbaşkanı Erdoğan: “karikatür Çizdiler Diye Katletmek Ne Kadar Terör İse, Kutsallara Saldırmak Da O Kadar Terördür”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son dönemde Batı ülkelerinde artan İslamofobiye dikkat çekerek, “İnsanları karikatür çizdiler diye katletmek ne kadar terör ise, insanlık kutsallarına saldırmak, tahrik edecek eylemler yapmak da en az o kadar terördür” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği (İSİPAB) 10. Konferansı’na katıldı. Konferansta konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyada hızla gelişen İslamofobiye dikkat çekerek, “11 Eylül’den başlayarak bu günlere gelelim. Batıda camilerimize Nazi topluluğunun son dönemdeki temsilcileri değişik şekilde hakaret ediyorlar. Buralar bizim mabetlerimiz. Bir de kundaklıyorlar. Bunlar tahrik değil de nedir. Tabii ki bu bir netice oluyor ama bunun bir de sebebi var. Aynı sebep diğer dinler için de ortaya çıkmaya başladı. Yine ‘biz Müslümanız’ diyenler de aynı şeklide gidip kiliseleri yakmaya başlıyorlar. Biz İspanya ile bir medeniyetler ittifakı süreci başlattık ve dedik ki ‘eğer bunda başarılı olamazsak dünya medeniyetler çatışmasına gider ki bu felaket olur’ Biz medeniyetler ittifakında başarılı olmaya mecburuz” diye konuştu.
“HAPİSTEN ÇIKTIKTAN SONRA NİYE BUNLARI TAKİP ETMEDİNİZ”
Erdoğan Fransa’daki saldırıyı da değerlendirerek, “Fransa’daki olay bu malum dergi bizim Sevgili Peygamberimize yönelik hakaret içeren bu karikatürleri yapmak suretiyle bir tahrik unsuru oluşturmuştur. Bunu kimse fikir özgürlüğü kapsamında ifade edemez. Kalkıp bir dinin önderine kimsenin saldırma hakkı yoktur. Özgürlük eğer bireyler arasında ise bir bireyin diğer birey karşısında onun özgürlük alanının sınırına kadardır. Bunlar kaldı ki bireyden öte bir dinin rehberine bu tür karikatürlerle defalarca bu saldırıyı yaptılar. Öldürenler kim? Fransız vatandaşı ama Müslüman olduğu söyleniyor. Bunlar 16 ay hapishanenizde yattı. Hapishaneden çıktıktan sonra siz bunları niye takip etmediniz? Sizin istihbarat teşkilatınız çalışmıyor mu? Sonunda bir Fransız vatandaşları olarak bu eylem işlenmiştir. Ama Müslümanmış. Bir Müslümandan böyle bir eylemi görmek bizim arzumuz olamaz fakat bunun bütün sebeplerini araştırmak Fransa yönetiminin görevidir” ifadelerini kullandı.
“FRANSA SALDIRILARI SÜRPRİZ DEĞİL”
Türkiye’nin 30 yıldır terörle mücadele ettiğini vurgulayan Erdoğan, “Uluslararası toplumu bu teröre destek olmamaları yönünde defalarca uyardık. 40 bine yakın insan kaybettik. Terör ateşinin belli sınırlar içinde kalmayacağını buna karşı uluslararası bir dayanışma sergilemek gerektiğini söyledik. Şu anda bizdeki terör örgütünün ilişki halinde olduğu teröristleri Avrupa tarafından korunduğunu hatta AB Parlamentosunda konuşturulduklarını görüyoruz. Bunların hepsini dosyalarla teslim ettiğimiz halde gelişme yok. Tabii Fransa saldırıları sürpriz değil. Şiddetin bu kadar yaygınlaştığı bir ortamda dünyanın hiçbir ülkesi güvenli olamaz. İslam coğrafyasında her gün onlarca masum insanın katledilmesine seyirci kalınırken hiçbir ülkede hiçbir şehirde güvenlikten söz edilemez” şeklinde konuştu.
“SADECE KARİKATÜRİSTLERİ KABUL EDİYORLARSA BİR ÖRNEK VEREYİM; NACİ EL ALİ”
2014 yılında Gazze’de çoğu çocuk yaklaşık 2 bin 500 kişinin öldürüldüğünü hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi:
“BM ses çıkardı mı hayır. İnsanlık bu devlet terörü karşısında, bu çocuk katilleri karşısında susmayı tercih etti. Katleden İsrail’in başbakanı hiç utanmadan, sıkılmadan Paris’teki terör karşısında yürüyüşe katılıyor. Bir de en ön safa geçiyor. Hatta insanlara el sallıyor. Bu mudur terörle mücadele. Teröre karşı ortak akıl bu mudur. Eğer batı 2 bin 500 insanı İsrail terörünün kurbanı olarak görmüyorsa onlara illa gazeteci, sanatçı, karikatürist lazımsa İsrail’in katlettiği gazetecileri nere koyacaksınız. İslam ülkelerini basın özgürlüğü konusunda yargılayan ülkeler bu gazeteci katliamı karşısında sesini çıkarmadı. Sadece karikatüristleri kabul ediyorlarsa bir örnek vereyim; Naci el-Ali. Önce ülkesinden, Filistin topraklarından kovuldu, mülteci kamplarında yaşadı. İngiltere’ye gitti orada da rahat bırakmadılar. Sadece karikatür çizen Naci el-Ali Londra’nın ortasında suikast ile katledildi. Kimse buna İsrail terörü demedi, ifade özgürlüğüne kurşun demedi. Naci el-Ali’nin katillerini kollayanlar şimdi çıkmışlar Paris’te katledilenler için yürüyüş yapıyorlar. Yapılsın eyvallah ama adil olalım. Bütün Müslümanlar bu adaletsizliği görüyor. Aklı olan herkes oynanan oyunu net şekilde görüyor. Paris saldırılarının ardından terörü konuşmak yerine Müslümanları konuşmak, adaletsizliği, şiddeti örtmektir. Paris saldırılarının ardında başta AB olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinde İslam düşmanlığını körüklemek insanlığın geleceği adına tehlikelidir.”
“İNSANLARI KARİKATÜR ÇİZDİLER DİYE KATLETMEK NE KADAR TERÖR İSE, İNSANLARIN KUTSALLARINA SALDIRMAK DA EN AZ O KADAR TERÖRDÜR”
Erdoğan son dönemde Avrupa’da yaygınlaşan Pegida eylemlerini de hatırlatarak, “Bu örgüt Almanya merkezli İslam karşıtı yürüyüşler ve şiddete yönelik eylemler yapıyor. Teröre ve farklı olana tahammülsüzlüğe karşı tüm dünya sağlam şekilde tavrını ortaya koymalı. Bunu yapacak sadece Müslümanlar değildir. İfade özgürlüğü bahanesi arkasına saklanarak İslam Peygamberini resmeden çirkin karikatürler çizenler aslında ne yaptıklarını, kimi nasıl incittiklerini görmek zorundalar. Aslında bunu biliyorlar. Musevilerin rencide olmasını ya da antisemitizm korkusunu hesaba katarak dikkatli davrananlar aynı şekilde İslam Peygamberine karşı bu hassasiyeti gözetmekle sorumludur. İnsanları karikatür çizdiler diye katletmek ne kadar terör ise, insanlık kutsallarına saldırmak, tahrik edecek eylemler yapmak da en az o kadar terördür. Silahlı terör kadar ifade özgürlüğü adı altındaki teröre karış insanlık tepik göstermelidir. Batılı ülkeleri ifade özgürlüğü sınırları en üst düzeyde hatta papalık düzeyinde tartışmaya açmış olması olumludur ama yeterli değildir” dedi.

Haberleri