"Derviş Nicholas" adlı belgelenin basın özel gösterimi Sultanahmet’te yapıldı. 44 dakikalık belgeselde, dünyanın en çok bilinen bir markası sorgulanarak yanlış ve doğruları birbirinden ayırt etmeye gayret gösteriliyor.
Araştırmacı yazar Abdurrahman Dilipak’ın konsept danışmanı olduğu, yönetmenliğini Süleyman Civliz’in yaptığı, yapımcılığını Eşref Ziya Terzi’nin, metin yazarlığını ise Esra Elönü’nün üstlendiği "Derviş Nicholas" belgeselinin basın özel gösterimi Sultanahmet’te bulunan Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul şubesinde yapıldı.
Belgeselde dünyanın en bilinen markalarından biri olan Noel Baba’nın tarihi gerçekliği ne? Nordik bir efsane ile Pagan bir hikaye birleşince, Anadolu’nun Hanif bir gelenekten gelen Ruhani bir azizi nasıl seküler bir tüketim maskotuna dönüştü konuları irdeleniyor.
44 dakikalık belgeselde, dünyanın en çok bilinen bir markasının gerçekleri sorgulanarak yanlış ve doğruları birbirinden ayırt etmeye gayret gösteriliyor.
İznik konsülüne katılan bir din bilgini olan Aziz Nicholas, çocuklara ve yoksullara yardım eden dini bir kimlikten, çocukların elindeki harçlıklarını ellerinden almak için vitrinden avlayacak çocuk arayan, seküler bir kimliğe dönüşmesinin, kapitalizmin marka isimlerinden biri arkasındaki temel motivasyon amacı neydi? gibi sorulara cevaplar aranıyor.
Hz. Muhammed’den önce yaşayan Hanif gelenekten bir ruhani olarak Aziz Nicholas, Kur’an-ı Kerim’de aziz olarak söz edilen Ashabı Kehf’in yaşadığı coğrafyada aynı zaman diliminde yaşamış, hakkında şifacı kişiliği ve kerametlerinden söz edilen bilgi ve hikmet sahibi bir zat olarak biliniyor.
Daha İncil’in bugünkü haline gelmeden yaşayan bir zatın, Hristiyan mezhepleri arasında sahiplenme yarışına rağmen Hristiyan dünyasında seküler bir kişiliğe dönüştürülmesi ve benzer tarihi kişilere yönelik bakışımızın yeniden gözden geçirilmesine yol açacak belgeselin, farklı hikayesi, anlatım dili ve bakış açısı ile sanat ve medya çevresinde geniş ilgi uyandırması bekleniyor.
“ASHABI KEHF, NOEL BABA İLE AYNI ZAMANDA YAŞADI”
Basına özel gösterilen belgesel sonrası değerlendirmelerde bulunan Araştırmacı yazar Abdurrahman Dilipak, “Noel Baba ile aynı zamanda yaşadı Ashabı Kehf. Kur’an onlardan da aziz diye bahsediyor. Biz aziz bir ülkede yaşıyoruz. Mekke’nin nasıl Mikat’ı varsa Mescid-i Aksa’nın Mikat alanında yaşıyoruz. Burası mukaddestir. Biz bir mukaddese şahitlik etmek istedik. Tarih övgü ya da sövgü kitabı değildir. Tarihten ders alınır. Tarih dün bir illüzyondu bugünde hala bir illüzyon. Biz kendi mitolojimizi, tarihimizi Hz. Adem’den beri devam eden geleneğe sahip çıkmamız gerekiyor. Tarihe, bugüne ve geleceğe hoş geldiniz” diye konuştu.
Metin yazarı Esra Elönü ise belgesel hakkında, “Bu hikayeyi yazmadan önce Noel Baba yani aziz Nicholas ile bir bilgim yoktu. Biz seksenlerin çocuğuyuz. Yılbaşında bizim camiada bilirsiniz televizyon kapattırılırdı. Hatta o gün hiçbir şey yedirilmezdi. Fakat şimdi daha bilinçli yazıyor olmak biraz muziplik katmak bana nasip oldu” diye konuştu.
Yapımcı Eşref Ziya Terzi ise, “Bu eser vücuda yayılırken Abdurrahman ağabey başkahramanı bu işin. Çünkü birazda kendisinin evinde değindiğimiz bir proje oldu. Bana öyle şeyler anlattı ki bunları mutlaka kayıt altına almamız lazım ve bizden sonraki nesle bunu aktarmamız lazım diye düşündük” dedi.