Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Kamu hariç yer altı kömür madenciliğinde rödevansı yasaklıyoruz" dedi.
Bakan Yıldız, "Maden Kanunu Tasarısı" ile ilgili bakanlıkta basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Metin Kilci, Müsteşar Yardımcısı Nevzat Kavaklı, TKİ Genel Müdürü Mustafa Aktaş, Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürü Orhan Yılmaz, MTA Genel Müdürü Vekili Ziya Coşar ile MİGEM Genel Müdür Vekili Sadi Civelekoğlu katıldı.
Toplantıda konuşan Bakan Yıldız, Maden Yasası’yla alakalı Meclis Enerji Komisyonu’nda alınan kararları açıkladı. Yıldız, Soma’da meydana gelen maden kazası ile birlikte tartışılan rödovans sisteminin kamu dışında kalkacağını açıkladı.
"2014 yılında gerek Soma’da gerekse Ermenek’te hepimizi derinden yaralayan, üzen kazalar geçirdik" diyen Yıldız, "Soma’da yaklaşık 2 hafta önce Maden Yasası’yla alakalı değişiklikleri biz Başbakanlık’a sunmuşuz. Ama bu kazalar bize daha farklı tedbirlerin, önlemlerin alınmasını sağlamış oldu. Biz şu ana kadar yapılan denetimlerle beraber aslında 101 yeraltı maden işletmesini kapatmışız. Denetimler ve bizim bu konudaki hassasiyetimiz yoğun bir şekilde devam edecek. Ermenek’te de özellikle üretime uygun olmayan şartlardan dolayı orası denetimlerden geçmedi, kazadan sonraki düzeltilen haliyle dahi orası şu anda işletmeye kapalı" şeklinde konuştu.
TEKNİK NEZARETÇİ YERİNE DAİMİ NEZARETÇİ UYGULAMASI
Sivil toplum örgütleri ve ilgili odalarla geniş katılımlı bir hazırlık yaptıklarını hatırlatan Yıldız, bunu gerek komisyonda gerekse komisyon öncesinde ilgililerle değerlendirdiklerini belirtti. Neler yapıldığını ve ne tür değişiklikler yapıldığını açıklayan Yıldız, şöyle devam etti:
"Özellikle teknik nezaretçi konusunda eleştiriler almıştık, bunu daimi nezaretçiyle değiştireceğiz. Biz çıkarttığımız kanunların -özellikle düzgün ve dürüst çalışanları tenzihen söylüyorum- bir kısım istismarlara da uğradığını gördük. Teknik nezaretçi uygulamasının yeraltı kömür işletmesine 3 dakikalığına, 3 saatliğine, 3 günlüğüne uğranılan yerler olduğunu görüyoruz. Bunun yerine orada sürekli kalacak, -yeterince maden mühendisimiz var, sayıları itibarıyla bunu odalarımızla da konuştuk- daimi nezaretçi olarak kalacaklar. Eğer o şirketin büyüklüğü, yaptığı işler daha önceden de bunu istihdam ediyor olması halinde daimi nezaretçi kadroları kendilerine tahsis edilmiş olacak.
İkinci önemli değişiklik ise özellikle ruhsat verme usulleri değişiyor. Bir şirket daha önceden arazisi üzerinde geziyor, buluyor, etüt yapıyor ve o bilgileri ruhsat yoksa müracaat ediyordu. Şimdi gruplara ayırarak bir kısmına ihale şartı getiriyoruz, bir kısmının yine mevcut sistemle devam etmesini sağlıyoruz. Mermer gibi özellikle metalik madenler altın, gümüş, bakır, krom, çinko gibi madenler yine aynı şekilde mevcut uygulamayla devam edecekler. Ama çimento, beton, kireç, dolgu, mıcır gibi daha görünür olanlar ise ihaleye tabi tutulacaklar."
RUHSAT HARCI KALKIYOR
"Ruhsat harcı uygulaması kalkıyor yerine ruhsat bedeli uygulaması getiriliyor" diyen Yıldız, "Daha önce 5 bin hektarlık bir yerle 5 hektarlık bir yere aynı para ödeniyordu. Şimdi bu arazinin büyüklüğü ödenecek ruhsat bedeli ile mütenasip olacak. Çevreyle alakalı daha farklı hassasiyetler getirdik. Biz bu konuda samimi olduğumuz bir çok kere dillendirmiştik. Bunu kanunla da derç ediyoruz. Özellikle çevreyle uyum çalışmalarında kullanılan işletme ruhsat bedelinin yüzde 30’unu çevreyle uyumlu hale getirecek olan çalışmalarda kullanılacak bu paralar" şeklinde konuştu.
ARAMA FAALİYETLERİNDE ŞİRKETLERE MALİ YETERLİLİK ŞARTI
Bakan Yıldız, arama faaliyetlerinde işletmelerde mali yeterlilik arayacaklarını ve bunu ön plana çıkaracaklarını açıkladı. Mali yeterliliği olmayanların arama faaliyeti yürütmesine izin vermeyeceklerini bildiren Yıldız, "Eğer bunu yapmalarına izin verirsek daha sonra başımıza daha farklı problemler gelebiliyor" dedi.
Özellikle kömür, bakır, altın gibi maden türleri için arama sonrası için fizibilite hazırlık dönemi getirdiklerini vurgulayan Yıldız, böylelikle uygulama projelerinin daha gerçekçi olmasını sağlayacaklarını belirtti.
KADEMELİ DEVLET HAKKI FİYAT UYGULAMASI GELİYOR
Devlet hakkı oranlarıyla ilgili önemli değişiklikler yaptıklarını söyleyen Yıldız, "Devlet haklarını artırdığımızı söyleyebilirim. Yine Londra Borsası ve dünya borsalarına kota olan bir kısım metalik madenlerden, yine altın, bakır gibi madenlerde kademeli devlet hakkı fiyat uygulaması getiriyoruz. Eğer uluslararası arenada, Londra Borsası’nda Türkiye’de çıkartılan metalik madenin değeri artmışsa biz de aynı nispette devlet hakkını artırmış olan bir yapı getiriyoruz. Eğer düşmüşse yine aynı şekilde biz de devlet hakkını düşük alacağız. Diyelim ki altının onsu şu anda bin 250 dolarlar civarında ama 800 dolarlara kadar da düşme ihtimalinin olduğu zamanlar oldu. Eğer 800 dolarla bin 250 dolar arasında olursa yüzde 4 devlet hakkı alacağız. Bin 250 dolarla bin 500 dolar arasında olursa yüzde 6 alacağız ama 2 bin 250 doların daha üzerinde olursa yüzde 16’lara kadar bu devlet hakkı artmış olacak. Dolayısıyla bütün bu madenlerimizin yüzde 4 ila yüzde 16’ya kadar devlet hakkını artırmış olacağız" açıklamasında bulundu.
Havza madenciliği konusunda özellikle Ermenek gibi yerlerde çok fazla eleştiri aldıklarını anlatan Yıldız, "Bunlarla alakalı düzenlemeler yapıyoruz. Bir havzada küçük işletmeler varsa bunların birleştirilerek ancak yapılabileceğini bundan sonra kanunda öngöreceğiz" dedi.
RÖDEVANSA YASAK
"Önemli bir değişikle kamu hariç yer altı kömür madenciliğinde rödovansı yasaklıyoruz" diyen Yıldız, "Eğer herhangi bir özel sektör işletmecisi ciddi ise ve o işlemleri yapabilecekse gelsin, bizzat kendisi müracaatını yapsın, bizzat kendisi alsın ama orayı rödovansla tekrar aldıktan sonra başkasına devrediyorsa bu aradaki kazanç, ya gerek alanın, işletenin ya da kamunun üzerine kalmalı. Biz üzerinden ticaret yapılacak herhangi bir anlayışı kaldırıyoruz. Kamu, elindeki kömür işletmelerini, yeraltı kaynaklarını, zenginliklerini bunu gerçekten yapacaklar ile paylaşacak veya kamunun üzerinde kalacak" ifadelerini kullandı.
MADENCİLİKTE TÜZEL KİŞİ UYGULAMASI
Madencilik faaliyetlerinde tüzel kişi uygulamasının başlatıldığını söyleyen Yıldız, "Aramadan işletmeye kadar olan süreç bütünlük içinde düzenli raporlanacak. Saha uygulamalarının projelere uygun olması kontrol altına alınmış olacak" dedi.
Yıldız, her maden ocağının proje ve teknik detaylar açısından disiplin edinmesinin gerekli olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Eğer bir şirketin çalıştırdığı tüm elemanlar tüzel kişilik yeterliğine sahipse, onlara zaten ek bir mükellefiyet getirmiyoruz. Onlara tüzel kişilikle alakalı yetkilendirme belgesi vereceğiz. Ne yazık ki her okuldan mezun olanın yeraltı madenciliğinde aynı tecrübeye sahip olmasını beklemiyoruz. O yüzden tüm bunların arasında klasifikasyon yapacağız. Yurt dışında öyle denetim elemanları var ki 5 yıl madende çalışma şartı aranıyor. Biz bu çıtayı yükselttik. Yürürlük tarihleri de kiminde 3 ay, 6 ay bir yıl olmak üzere düzenlenecek."
Komisyonda iktidarla muhalefetin iyi bir uzlaşı sağladığını ifade eden Yıldız, anlaşmazlıkların olabileceğini ancak genel itibarıyla anlaşmanın sağlandığını belirtti. Diğer komisyonda Çalışma ve sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından alınan iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili kararların da maden ocaklarını ilgilendirdiğine işaret eden Yıldız, "Yeraltı çalışan işçi kardeşlerimizin özlük halklarını düzenlerken emeklilik sürelerini kısaltmıştık ama bir kısım işletmeler bazı yakınlarını orada çalışmadıkları halde orada gösteriyorlar. Bu konuda da Çalışma Bakanlığımızın ve iş müfettişlerimizin denetimleri yoğunlaşacak" dedi.