Aslen Andırınlı olup, darbe girişiminin kara kutusu olduğu belirtilen ve başına da 4 milyon lira ödül konulan akademisyen Adil Öksüz ile aynı ad ve soyadı taşıyan Hacıveliuşağı Köyü'nde bakkal olan Adil Öksüz, 15 Temmuz'dan sonra zor günler yaşayamaya başladı. Aynı mahalle, aynı ilçe ve aynı isim nedeniyle sık sık FETÖ'nün imamı ile karıştırılan, hatta zaman zaman gözaltına alınıp gerçek ortaya çıkınca serbest bırakılan Adil Öksüz, çareyi soyadını değiştirmekte buldu.
"ÖKSÜZ SİLİNSİN, CANTÜRK OLSUN"
İlçe dışına çıkamamaktan yakınan Adil Öksüz, Andırın Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak soyadının değiştirilmesini istedi. Öksüz, mahkemeye verdiği dilekçede 'Öksüz' olan soyadının silinip yerine 'Cantürk' yazılmasını talep etti.
"ATAMIN SOYADINI DEĞİŞTİRMEK ZORUNDA KALDIM"
Başvurunun ardından konuşan Öksüz, aynı adı taşıdığı FETÖ imamı ile hiçbir akrabalık bağı bulunmadığını belirterek, soyadını değiştirmeye mecbur kaldığını söyledi. Öksüz şöyle devam etti:
"Ben bu namussuz yüzünden çok mağdur oldum ve olmaya da devam ediyorum, benim çocuklarım bir memurluk sınavına gireceği zaman baba adından dolayı çok sıkıntı çekiyorlar. Ailemin tümü de bu yüzden mağdur oluyor. Yüz yılı aşkın taşıdığım atamın, dedemin soy ismimi değiştirmek zorunda kaldım, ilçe dışına çıkamaz oldum. "
"ÖDÜLÜ DUYANLAR BENİ ARIYOR"
FETÖ'cü Adil Öksüz'ün başına konulan 4 milyon liralık ödülün de kendisini zor durumda bıraktığını belirten Öksüz, şöyle devam etti:
"Bu ikramiyeyi duyan arkadaşlar beni arıyor, 'Biz seni ihbar edelim, sonuçta sen olmadığın anlaşılır ama belki bir amorti ya da teselli ikramiyesi alabiliriz' diyorlar. Şaka da olsa bu soy ismi taşımak artık bana çok büyük huzursuzluk veriyor. Kısa sürede bu soy isminden kurtulup huzura kavuşmak istiyorum. Bu alçak da bir an önce yakalanır da ülkemiz huzura kavuşur."