Hastaneye ilk yattığında öleceğini düşündüğünü belirten Atay, “Ateşimin çıktığı ilk gece başaramayacağımı düşündüm. Çok ateş ve ağrı oluyor. Farklı bir psikolojinin içine giriyorsunuz, vücudun iflas ettiğini düşünüyorsunuz. Bu süreci doktorlarımızın zamanında müdahalesiyle çok şükür atlattık. Çok zor süreç. Bu işin ciddiyetini herkes anlamalı” dedi.
Ereğli'de oturan, evli ve 1 çocuk annesi Gönül Atay, İstanbul’dan ilçeye döndükten hemen sonra rahatsızlandı. Halsizlik ve yüksek ateş ile başlayan rahatsızlığını 5 gün boyunca evde takip eden Atay, baş ağrısı ve diğer semptomları da yaşamaya başlayınca özel hastaneye başvurdu. Yapılan 'Covid-19' testinin pozitif çıkmasının ardından tedaviye alınan Atay, 22 gün sonra hastalığı yenince taburcu edildi. Hastane çıkışı kendisini bekleyen eşine gözyaşlarıyla sarılan Atay, yaşadığı süreci anlattı.
'EREĞLİ'NİN İLK KORONAVİRÜS VAKASIYDIM'
Gönül Atay, hastalığa yakalandığını öğrendikten sonra sakin kalmaya çalıştığını belirterek, "Doktorum tomografi ve filmleri görünce karantina altına alınmam gerektiğini söyledi. Üst kata çıktık ve Ereğli’nin ilk koronavirüs vakasıydım. Hastanenin de ilk vakasıydım. Hemen benim bulunduğum katı boşalttılar. Böylelikle karantina sürecimiz başladı. İlk etapta ben yalnız kalmaktan korktum. Ama sağ olsunlar hemşirelerimiz ve doktorlarımız hiç beni yalnız bırakmadı" dedi.
'BAŞARAMAYACAĞIM SANDIM'
Hastanede tedaviye alındığı ilk 5 günün çok zor geçtiğini söyleyen Atay, şöyle konuştu:
"İlk karantinaya girdiğim 5 gece çok zordu. Ama hemşirelerimiz benimle çok ilgilendiler. Ateşimin çıktığı ilk gece ben başaramayacağımı düşündüm. Korkmadım ama öleceğimi çok hissettim. 'Öleceğim herhalde, başaramayacağım' dedim. 'O gücü kendimde nasıl bulacağım' dedim. Çok ateş ve ağrı oluyor. Farklı bir psikolojinin içine giriyorsunuz. Psikolojiden de ziyade vücudun iflas ettiğini hissediyorsun. Böyle çöküyor vücut. Onu toparlamaya çalışıyorsun. Hemşirelerimiz sürekli yanımdaydı. Sonra bu süreç yavaş yavaş doktorumuzun da zamanında müdahalesiyle ki o çok önemli, çok şükür atlattık. Ateşler ve ağrılar yavaş yavaş azaldı. Ancak testler yapılıyor ve pozitif çıkıyor. Bulaşıcılığım olduğu için doktorum çıkmamı uygun görmedi. İki negatif testi üst üste istedi. O iki negatif sonucu görünce içimiz rahat etti. Zaten durumum da iyiye gidiyordu. Ondan sonra 22 gün sonunda hastaneden çıktım."
EŞİYLE BULUŞMA ANI
Çok zor süreci geride bıraktığı için mutlu olduğunu belirten Gönül Atay, hastanede eşiyle buluşma anını ise şöyle anlattı:
"22 gün boyunca çocuğunu ve eşini görmüyorsun. Hastalık gibi ciddi bir olayla mücadele ediyorsun. Bir de çok sevdiğin bir dostunu aynı rahatsızlıktan dolayı kaybediyorsun. Eşimin en yakın arkadaşlarından birini o süreçte koronavirüsten kaybettik. O an eşimi gördüğümde sarılmak istedim. Hem acısını ve hem de mutluluğunu yaşamak istedim. Ama virüs öyle bir şey ki dokunamıyorsun, mesafeli olmak zorundasın. Sadece ‘Sarılamayacak mıyım sana?' dedim. O anda, o da ben de ağlamaya başladık."
'22 GÜNÜ 22 YIL GİBİ YAŞADIK'
Gönül Atay’ın eşi Hamit Atay ise yaşadıkları zorlu 22 günün 22 yıl gibi geldiğini söyledi. Eşini hastanede ilk gördüğü anda gözyaşlarını tutamadığını anlatan Atay, "O 22 gün bana 22 sene gibi geldi. Çok karmaşık duygular içerisinde oluyorsunuz. Bir yandan koronavirüsün nasıl sonuçlanacağını bilmediğiniz için ilk defa böyle bir hastalık ile karşı karşıyayız, sonuçları ancak televizyondan görüyoruz. Fakat insanın yakını olduğu zaman hele bir de eşi olduğu zaman çok daha farklı düşüncelere sahip oluyor. Çok zor günler geçirdik. Ama sonuçta bitti. Eşim sağ salim geldi. Oğlum ile yanımızda. Çok mutluyuz, çok sevinçliyiz" dedi.