Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesinde Aleviler, Hoca Ahmet Yesevi’nin Türkistan’dan fırlattığı kökten yetiştiğine inanılan 700 yıllık kara dut ağacı altında dilek tutup kavurucu sıcakta ellerini açarak dallardan dut düşmesini bekliyor.
Hacıbektaş ilçesinde içerisinde Hacıbektaş-ı Veli’nin türbesinin de bulunduğu Hacıbektaş-ı Veli Müzesi’nin Balım Türbesi önünde bulunan tarihi kara dut ağacı, müzeye gelen ziyaretçilerden büyük ilgi görüyor. Türbe ziyareti öncesinde 700 yıllık olduğu tahmin edilen tarihi ağacın adlında dilek dileyen Alevi vatandaşlar, ardından saatlerce ağaç altında ellerini açarak bekliyor. Aleviler, avuçlarına kara dutun düşmesi durumunda dileklerinin kabul göreceğine inanıyor.
Rivayete göre; Türkistan’da Hac Bektaş-i Veli’nin yetiştiği ocak olan Hoca Ahmet Yesevi Ocağı’nda, Hoca Ahmet Yesevi yanmış bir kök fırlatıyor ve kendisinden sonra gelecek olan zatın o kökün düşerek yeşerdiği yeri bulup orayı yurt edinmesini istiyor. Bunun üzerine Hacı Bektaş-i Veli Türkistan’dan yola çıkıyor, Arap Yarımadası’nda ve Anadolu’nun bazı yerlerinde bu kökün düştüğü yeri arıyor. İnanışa göre; Hacı Bektaş-i Veli, Türkistan’dan Hoca Ahmet Yesevi’nin fırlattığı yanmış kökü Hacıbektaş ilçesinde buluyor. O kök zamanla büyüyerek şimdiki halini alarak büyük bir kara dut ağacına dönüşüyor. Hacı Bektaş-i Veli de daha sonra ocağını buraya kuruyor ve buradan dünyaya hoşgörüsünü savuruyor.