Uyumsoft'ta yapılan açıklamada, Gemalto'nun "Breach Level Index" raporunun sonuçlarına ilişkin veriler paylaşıldı.
Türk vatandaşlarının kimlik bilgilerinin çalındığına ilişkin iddiaların hatırlatıldığı açıklamada, bu durumun kamuoyunu tedirgin ettiğine değinildi.
Dünya genelindeki veri hırsızlığına ilişkin bilgilerin paylaşıldığı rapora göre, 2013 yılının başı ile Nisan 2016 tarihleri arasını kapsayan dönemde veri hırsızlığıyla çalınan kayıt sayısı 3,7 milyarı aştı. Veri hırsızlığının en çok yaşandığı ülkeler arasında Amerika, Çin ve Güney Kore başı çekiyor.
Söz konusu sürede en yüksek veri hırsızlığının yaşandığı olaylar arasında; "Alibaba'dan 300 milyon verinin", "eBay'dan 145 milyon verinin", "191 milyon ABD seçmen kaydının" ve "152 milyon Adobe Systems kaydının" çalınması gösteriliyor.
Veri hırsızlığı sektörel bazda incelendiğinde başı yüzde 32,89 ile perakende çekerken, onu yüzde 18,27 ile teknoloji, yüzde 17,46 ile kamu, yüzde 12,17 ile finans, yüzde 10,74 ile diğer alanlar ve yüzde 8,47 ile sağlık takip ediyor.
Veri hırsızlığının yüzde 56,76'sı dış kaynaklı saldırılarla yapılırken, yüzde 23,81'i yanlışlıkla yaşanan kayıpları oluşturuyor. Yüzde 15,23'ünü iç kaynaklı saldırıların oluşturduğu veri hırsızlığının yüzde 2,21'i ulusların desteklediği saldırılarla, yüzde 1,99'u ise bilgisayar korsanlarıyla yapılıyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ Başkanı Mehmet Önder, özellikle bireylerin ve kimi zaman da kurumların, çok daha fazla verisini internete ve sosyal medya ağlarına (Facebook, Twitter, WhatsApp, Gmail) bırakmakta olduğuna dikkati çekti.
Mobil sistemler ve internet vasıtasıyla kişisel bilgilerin, cep telefonu numaralarının, tüketim alışkanlıklarının, çevredeki kişilerin bilgilerinin, gönüllü şekilde internete ve sosyal medya ağlarına bırakıldığını dile getiren Önder, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu büyük dataya (big data) sahip olan kurumlarda, işlemiş oldukları bu veriyi, dünya genelinde isteyen kurum ve kuruluşlara satabiliyor. İş yazılımları ve güvenlik yazılımları ile de bir takım veriler toplanarak, servis ediliyor. Örneğin; Almanya'da, devletin izniyle, yaşayan vatandaşların ve şirketlerin dataları, CD içinde 100 avro civarında bir paraya satılıyor. Dünyadaki ticari, siyasi, ekonomik istihbarat örgütleri kimlik bilgilerinden ziyade, işlenmiş big data üzerinde çalışmaya devam ediyor.
Bu noktada, bireysel kullanıcılara, kendileri ile ilgili daha az bilgiyi İnternet ortamına bırakmalarını tavsiye edebiliriz. Kamu kurumları ve özel sektör firmalarına da, ellerindeki verinin kritik olduğunu düşünüyorlarsa, verinin çalınmasının önlenmesi adına, bilgi güvenlik seviyelerini yukarıya çıkarmaları gerektiğini söyleyebiliriz. Bilgilerin İnternet ortamına girildiği bir dünyada, çeşitli yöntemlerle bu bilgiler ticarileştirilmeye devam edecektir."