Türkiye'nin 15 Temmuz darbe girişiminden sonra her fırsatta uyardığı Kırgızistan'da, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) özellikle eğitim, medya ve kamu kurumlarındaki etkinliğini sürdürüyor.
15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından geçen üç yılda, çoğu ülke Türkiye'nin FETÖ ile mücadelesine destek verdi ve Ankara yönetiminin taleplerini karşıladı. Türkiye, Kırgızistan'dan da bu alandaki mücadelesine daha fazla destek vermesini talep etti.
Kırgızistan, FETÖ'nün en geniş ve en derin şekilde organize göründüğü ülkelerden biri olmasıyla dikkati çekiyor. Türkiye'de darbe girişiminde bulunan FETÖ'nün Kırgızistan'daki faaliyetleri, Sovyetler Birliği'nin dağılmasının hemen ardından başladı.
Örgütle bağlantılı olduğu belirtilen Sebat Uluslararası Eğitim Kurumları, Kırgızistan Eğitim Bakanlığı ile 2 Mayıs 1992'de iş birliği anlaşması imzaladı. Anlaşma Sebat Eğitim Kurumlarına okul açma hakkı getiriyordu.
FETÖ bağlantılı eğitim kurumlarının ilk okulu Bişkek'teki erkek lisesi oldu. Yeni bağımsız ülkenin yaşadığı sıkıntıları ve Kırgız halkının Türkiye'ye olan yakınlığını kullanan FETÖ, ülke genelinde hızla yayıldı.
Yedi bölgede okullar ve yurtlar açarak faaliyetlerini sürdüren Sebat Uluslararası Eğitim Kurumlarının bünyesinde bugün, 9 ilk ve ortaokul, 16 lise, Silk Road ve Cambridge adı altında iki uluslararası okul ile Uluslararası Atatürk Alatoo Üniversitesi bulunuyor.
Kitaplar çıkartan, dergiler yayımlayan, konferanslar düzenleyen Sebat Eğitim Kurumlarının okullarında her yıl yaklaşık 13 bin öğrencinin eğitim aldığı biliniyor. FETÖ'ye yakın bu okullardan mezun olanlar çeşitli dernekler kurarak örgütleniyor.
Başarılı öğrencilere "ücretsiz eğitim" verdiği algısını güçlü tutmaya çalışan Sebat Eğitim Kurumlarının Kırgızistan'da 100 milyon doları aşkın mal varlığının olduğu vurgulanıyor. Bu kurumlarda yerli ve yabancı yaklaşık bin kişi çalışıyor.
Eğitim, medya, iş, sanat alanında etkin olduğu vurgulanan FETÖ'nün, kendi okullarından mezun olanların özellikle kamu kurumlarında önemli yerlerde görev almasını sağladığı biliniyor.
FETÖ ile mücadelede Türkiye'nin istediği aşamaya gelinememesinde, devlet kadrolarındaki FETÖ mezunların etkili olduğu ileri sürülüyor. Türk yetkililer, Bişkek yönetiminden FETÖ'ye ait olduğu bilinen okulların Türkiye Maarif Vakfına devredilmesi istiyor.
Son üç yıl içinde Türkiye'nin Kırgızistan'dan FETÖ'ye karşı tedbir almasını istemesiyle FETÖ, şirketlerinin yetkilerini kağıt üzerinde Türk vatandaşlarından alıp yine kendine sadık Kırgız vatandaşlarının üzerine geçirdi.
FETÖ TEHLİKESİ BAZI MEDYA ORGANLARINDA YER ALIYOR
15 Temmuz sonrasında örgütle bağlantısı dolayısıyla kayyuma devredilen Kaynak Holding'in Kırgızistan'daki varlıkları, Kırgız mahkemesince Türkiye Cumhuriyeti Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna (TMSF) devredilmesi gibi olumlu gelişmeler yaşandı.
Kırgız medyasında, FETÖ'nün ülkedeki faaliyet alanları, varlıkları, devlette kadrolaşma yöntemleri hakkında sıklıkla haber ve köşe yazıları yayımlanıyor.
Geçen aylarda "FETÖ okulları mankurt fabrikası" başlığıyla bir makale yayımlayan Maydan gazetesi, örgütün büyük gelir elde etmek ve kendi imparatorluğunu genişletmek için eğitimi maske olarak kullandığına dikkati çekti.
Devletin çeşitli kademelerinde ve sivil toplum örgütlerinde FETÖ varlığının dikkate alınması gerektiği uyarısında bulunulan makalede, ülkedeki genel seçimlerde örgüte yakın kişilerin milletvekili seçilmesinin engellenmesi gerektiği uyarısı yer aldı.