Diğer santrallere oranla elektrik üretiminin daha maliyetli olduğu doğalgaz santralleri zarar etmeye başlayınca ekonomik darboğaza girdi. ATAER Yönetim Kurulu Başkanı Atılgan "Enerji Bakanlığı bu konuda bir düzenleme yapmazsa, 150 firma kapanma noktasında" dedi.
Doğalgazdan elektrik üreten santrallerinin, girdi maliyetlerindeki artışa karşın, karlarının artmaması nedeniyle ekonomik "darboğaza" girdiği belirtildi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Türkiye ziyaretinde indirim müjdesi verdiği doğalgazda elektrik üreten santrallerinin yetkilileri, maliyetler nedeniyle zarar ettikleri gerekçesi ve karlı hale gelmenin formülü için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'ndan yeni bir yol haritasının belirlenmesini istiyor.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Türkiye'de kurulu 188 doğalgaz santralı bulunuyor. 1990'lı yılların başında elektrik ihtiyacı sebebiyle teşviklerle kurulan bu santraller, 2012 yılından sonra üretim maliyetlerinin artmasıyla zor günler yaşıyor. Son iki yılda zarar etmeye başlayan bu santrallerden bazıları üretimini durdurup, kapanma noktasına geldi.
İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'nin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere kurulan ve 2011 yılından bu yana TEİAŞ'a da elektrik veren ATAER Doğalgaz Çevrim Santralı Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Atılgan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, 2012 yılına kadar karlı birer işletme olan doğalgaz santrallerinin, bu tarihte doğalgaza yapılan yüzde 35'lik zamma karşın elektrik fiyatlarının aynı oradan artmaması nedeniyle karlılıklarını yitirdiğini belirtti.
Gaz türbinleri ve gaz motorları santrallerin "alım garantisi dışında tutulduklarını" ve "talep halinde enerji ürettiklerini" belirten Atılgan, "Bizim gibi santraller fabrikanın bir köşesinde duran jeneratör gibi düşünülebilir. İhtiyaç duyulduğunda devreye girecek santralleriz. Biz üretimi durdursak bile 10 dakikada tekrar üretime geçip sisteme enerji verebiliyoruz. Sistemin bizim gibi santrallere ihtiyacı var. Biz sistemin jeneratörleri gibiyiz. Kısa sürede devreye gidip çıkabiliyoruz" dedi.
"Enerji Bakanlığı'ndan talepte bulunduk"
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın küçük santrallerle büyük ölçekli baz yük santrallerini aynı kategoride değerlendirmemesi gerektiğini ifade eden çeken Atılgan, "Bakanlık, büyük santrallerle bizim gibi küçük olanların durumunu karıştırıyor. 'İkisi de doğalgaz santrali' diyor. Bizim zarar etmemizin tek sebebi doğalgaz fiyatları değildir. Büyük santrallerin teknolojileri farklı olduğu için verimlilikleri yüksek. Onlar ara vermeden sürekli üretim yapıyor" diye konuştu.
Atılgan, doğalgaz santrallerinin düştüğü durumu bakanlık yetkilileri ile görüştüklerini ve "acil" çözüm beklediklerini dile getirerek, şunları kaydetti:
"Enerji Bakanlığı bu konuda bir düzenleme yapmazsa, sektörde bizim büyüklüğümüzde olan 40-50 firma ile daha küçük kapasitede olan 100 kadar firma kapanma noktasına gelecek. Şu anda üretimini durdurmuş 10-15 firma var. İzmir'de 2 firma üretimini durdurdu. Türkiye'de üretimini durdurduğunu bildiğimiz 7-8 firma var. Kapatanlar, trend değişir mi diye bekliyorlar. Bizde üretimi durdurmamak için bütün enerjimizi kullanıyoruz. Sıkıntımız had safhadadır."
"Satılık tabelası asanlar var"
Atılgan, 1990'lı yıllarda çeşitli teşviklerle kurulan santrallerden bazılarının satılığa çıkarıldığını ifade ederek, "Bu santrallerin kuruluş maliyeti megawat başı 1 milyon dolardır. Biz 125 megawatlık bir santraliz. 125 milyon dolarlık bir kuruluş maliyetimiz var. Maliyetinin çok altında satılan santraller var. Alanlar söküp Irak'a götürüyor."
Rüzgar, hidroelektrik ve güneş santrallerinden enerji elde edilemediği dönemlerde faaliyete geçtiklerini hatırlatan Atılgan, "Bize devreye girin dendiği zaman 10 dakikada sisteme elektrik verebiliyoruz. Geçen yıl bir hafta çalıştık ve para kazandık. O bir hafta ATAER ve Çakmaktepe olmasaydı, bizim bölgemizde elektrik kesilecekti. Devlet ihtiyacı olduğunda 'kaç para olursa olsun çalış' diyor. Diğer günlerde 'başının çaresine bak' diyor. Bu konuda bir düzenleme yapılması gerekir" ifadesini kullandı.