Bakan Naci Ağbal: "2B arazisi olup da satın alma başvurusunu yapan ancak ödemesini yapamayan veya taksitini ödeyemeyen vatandaşlarımıza 6 ay daha imkan sağlıyoruz. Yani Eylül'e kadar ödemeleri ertelemiş oluyoruz. Yine 2B arazisi olup da bu araziyi almak için başvurmamış vatandaşlarımız için de aynı uzatmayı yapıyoruz" dedi.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Bu ülke eğer kalkınacak, büyüyecekse, bütün reformlar hızlı ve kuvvetli şekilde yapılacaksa bunun en önemli şartı, yönetim sisteminde bu reformun yapılması, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin sistemimize kazandırılması, sorumlu yargının getirilmesi." dedi.
Bakan Ağbal, Serdivan ilçesinde bir restoranda Sakarya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası üyeleriyle buluşmasında yaptığı konuşmada, anayasa değişikliğiyle hem yasama hem yürütme hem de yargıda yönetim sistemleri bakımından çok ciddi kapsamlı değişiklikler yaptıklarını anlattı.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ön plana çıksa da aslında yasama, yürütme ve yargıda köklü değişiklikler yapıldığını vurgulayan Ağbal, "Onun için getirilen anayasa değişikliği kendi içerisinde bütünlük oluşturan, kendi içerisinde birbirini bütünleyen ve yepyeni yasama, yürütme, yargı ilişkilerini yeniden düzenleyen bir reform. Yönetim sistemi reformu, Türkiye'yi ileriye taşıyacak bir yapısal reformdur." diye konuştu.
Ağbal, yönetim sisteminde temsili demokrasiyi güçlendireceklerini vurgulayarak, "Gerçekten bütün kuvvetler, yeni sistemde gücünü, kuvvetini milletten doğrudan alıyor. Doğrudan demokrasi aslında bu yolla güçlenmiş oluyor. Yönetimde istikrar ve güçlü temsil. Burada en fazla önemsediğimiz konu, yönetimde, siyasette istikrar. Bunun, bu ülkeye ne kadar zarar verdiğini 1980-1990'lı yıllarda hep beraber gördük. Onun için Türkiye'nin ileriye dönük ortaya koymuş olduğu vizyonu yerine getirebilmesinin birinci yolu, yönetimde istikrarın sağlanmasıdır." ifadelerini kullandı.
Yeni sistemde artık iktidara gelen yönetim organının en az vatandaşın yüzde 50+1 oyunu almak zorunda olduğunu ifade eden Ağbal, kuvvetlerin yetki ve hesap verme sorumluluğunun arttığını anlattı.
Mevcut sistemde kuvvetler arasındaki iş biriminde belirsiz olan alanların varlığına işaret eden Ağbal, şunları kaydetti:
"Yasama ile yürütmenin yetki alanları birbirine girmiş durumda. Bazen yürütme, yasama gibi hareket ediyor, bazen yasama, yürütme gibi hareket ediyor. Yargı da hepsi gibi hareket ediyor. Bazen bir bakıyorsunuz yargı, yasamanın yerine geçiyor, kanun koyuyor. Halbuki yeni anayasa ne yapıyor? Bütün kuvvetleri kendi olmaları gereken alanda yeniden konumlamış oluyor. Yürütme içerisindeki çok başlılık ortadan kalkıyor. Cumhurbaşkanının elinde olağanüstü yetkiler var. Yürütme organının yapacağı her icraat, sonuçta cumhurbaşkanında bitiyor. Ama diğer taraftan hükümet de var. Ne oluyor? Aynı konuda yetkili iki tane yürütme organı içerisinde yapı... Ne yapılması lazım? Bunun tek bir yapıda birleştirilmesi lazım ki çok daha hızlı, çok daha kararlı bir icraat yapısı oluşturalım."
"MEVCUT PARLAMENTER SİSTEM, TÜRKİYE'Yİ İLERİ TAŞIYABİLECEK YAPIDA DEĞİL"
Naci Ağbal, "tarafsız yargı"nın ilk defa anayasaya gireceğini ifade ederek, yargının hükümetin ya da bir başkasının yanında değil, adaletin tarafında olmasını istediklerini kaydetti.
Anayasa değişikliğiyle demokrasinin gençleştirildiğini vurgulayan Ağbal, seçme hakkı olan gençlerin tabi ki seçilme hakları olacağını dile getirdi. 18 yaşında olan gençlerin 40 yaşındakilerden çok daha güzel fikirleri, vizyonları olabildiğine dikkati çeken Ağbal, gençlere güvendiklerini, TBMM'de halkın verdiği yetkiyle millete çok güzel hizmet
Ağbal, mevcut parlamenter sistemin bütün aksaklıkları, eksiklikleri ve yanlışlıklarıyla Türkiye'yi ileriye taşıyabilecek bir yapıda olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Sürekli birtakım engeller çıkarıyor. Bir kere demokratik temsil seviyesi yeterli değil. Mutlaka ve mutlaka yürütmede de yasamada da daha güçlü bir temsil çoğunluğunu oluşturmamız lazım. Sistem çok yavaş işliyor. En önemlisi yargı sisteminde reform, artık mutlaka yapılması gereken konu. O yüzden biz mutlaka bu anayasa değişikliğini yapmak zorundayız. Milletvekili sayısı artacak. Bu, çok doğru bir şey. Bugün milletvekili sayısını 550'den 600'e çıkarıyoruz. Buna ilişkin de yanlış değerlendirmelerde bulunuluyor. Milletvekiliyle milletin daha sık buluşması lazım. Burada artacak milletvekili sayesinde vatandaş milletvekiliyle çok daha etkin bir şekilde çalışma imkanına kavuşacak.
16 Nisan'da inşallah hep beraber sandığa gideceğiz. Sandıkta ülkemizin geleceğini, kalkınmasını ve güçlenmesini sağlayacak önemli bir anayasa değişikliğine oy kullanacağız. Ben tabii ki sizlerin desteğini bekliyorum. Bu ülke eğer kalkınacak, büyüyecekse, biraz önce ifade ettiğim bütün reformlar hızlı ve kuvvetli şekilde yapılacaksa bunun en önemli şartı, yönetim sisteminde bu reformun yapılması, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin sistemimize kazandırılması, sorumlu yargının getirilmesi."
Ağbal, konuşmanın ardından Sakarya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nı gezdi.