ABD doları karşısında bu yıl yüzde 10'a yakın kayıp yaşayan Türk lirası, bu hafta tabloyu tersine çevirerek, yüzde 4 değer kazandı ve pozitif ayrışmayı başardı. TL, bu kazançla birlikte tüm dünyadaki para birimleri arasında bu hafta dolara karşı en fazla değer kazanan para oldu.
Bloomberght'nin haberine göre, bu aynı zamanda TL'nin 4 yıldır kaydettiği en büyük haftalık ralliydi. Analistler bu durumun, Amerikan ekonomisinin ilk çeyrekte yaşadığı zayıflığın etkisiyle, Merkez Bankası Fed'in faiz artışını en azından Eylül'e kadar öteleyeceği beklentisiyle alakalı olduğunu belirtiyorlar. Piyasalardaki bir başka görüş de bu olumlu havanın seçimlerin yaklaştığı dönemde yaşanan fon girişiyle alakalı olduğu yönünde.
Dolar/TL 2,70'e yakın seviyede başladığı haftada yüzde 4 düşüşle 2,57'lere kadar geldi. Kur TSİ 18:05'te dünkü kapanışa göre yüzde 0,5 düşüşle 2,5779 oldu. 2 yıllık gösterge tahvil faizi ise 6 Mayıs'ta ulaştığı yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 10,31'in ardından gevşedi. Faiz o dönemden bu yana 73 baz puan düşerek, bugün yüzde 9,58 oldu.
FON GİRİŞİ ETKİSİ
Bloomberght.com'a konuşan Saxo Capital Menkul Değerler Strateji Uzmanı Cüneyt Paksoy, gelinen seviyelerin pozitif ayrışma gibi gözükebildiğini, ancak bu durumu daha önce yaşanan negatif ayrışmanın düzeltmesi olarak gördüklerini belirtti. Paksoy "Bu pozitif havanın yaşanmasında seçim yaklaşırken olası seçim sonuçlarının "siyasi istikrar" çıpasını koruyacak şekilde çıkacağına inanan, muhtemelen kısa vadeli yüksek fon girişinin etkili olduğunu gözlemliyoruz" diye konuştu.
Odeabank Ekonomik Araştırma Müdürü Erkan Dernek ise, son zamanlarda seçim belirsizliği, yükselen petrol fiyatları ve katılaşan gıda enflasyonu gibi sebeplerle Dolar/TL kurunun ciddi anlamda gelişmekte olan ülkelere kıyasla olumsuz ayrıştığını, ancak ABD'de faiz artışının Eylül ayı ve sonrasına kaldığı beklentilerinin artması ve enflasyon baskılarının küresel düzeyde düşük seyretmesinin, hali hazırda yükselerek cazip hale gelen gelişen ülke faizlerine karşı talebi artırdığını söyledi.
Bloomberght.com'a değerlendirmelerde bulunan TEB Yaırım Araştırma Müdürü İbrahim Usul da dolar endeksindeki düşüşün sürmesi halinde TL'deki bu toparlanmanın kısa vade için devam etmesinin beklenebileceğini ifade etti.
Dolar endeksi 2014'ün ikinci yarısından itibaren sürdürdüğü yükselişle birlikte 80 seviyelerinden, bu yılın Mart ayında 100 düzeyine ulaşmıştı. Ancak ABD ekonomisinin ilk çeyrekte büyüme ve istihdam başta olmak üzere birçok tarafta duraklamasının ardından, endeks Nisan ayıyla birlikte gerilemeye başladı. O dönemden bu yana yüzde 7'ye yakın düşüş yaşayan endeks, bugün itibariyle 93.900 seviyelerindeydi.
Cüneyt Paksoy "Seçim sonuçları yanında, TCMB ile ilgili tartışmaların sonlanması ve hükümet kanadından bağımsızlık konusunda gelen destek ve TCMB’nın sıkı para duruşuna vurgu yapması diğer içsel sebepler olarak öne çıktı. Yurtdışında Dolar endeksi’nin 100.000’lerden 93.000-94.000’lere geri gelmesi de yurtdışından gelen destek olarak kayıtlara geçti" dedi.
TL'DE İDEAL SEVİYE 2,45-50
Odeabank'tan Dernek, Türk lirasının makroekonomik temellerle uyumlu olan fiyatlamasının 2,45-50 seviyeleri olduğunu, ancak Fed'in sıkı para politikasına geçiş süreci ve bunun yarattığı dolar likiditesi baskısının gelişen piyasaları etkilemeye devam edeceğini belirtti. Dernek "Bu nedenle kurdaki iyileşmelerin 2,55 seviyesine kadar uygun olabileceğini Haziran ayında yukarı yönlü risklerin artacağını tahmin ediyoruz. Seçim döneminin tamamlanmasıyla bir miktar daha iyileşme görme şansı varken benzer zamanlarda 5 yıla kadar vadesi olan ABD tahvillierinin faizlerinde artış ihtimali kurdaki iyileşmelerin sınırlı kalarak yukarı yönlü riskleri artırabileceğine işaret ediyor. Daha fazla iyileşme için seçim dönemi sonrası uygulanacak ekonomi programı ve yatırımcıların programa karşı güveni ile ABD tahvil faizlerindeki hareketler etkili olacaktır" dedi.
BIST 100 ZİRVEDE
Borsa İstanbul 100 endeksi bu hafta TL cinsinden yüzde 4, dolar cinsinden ise yüzde 8,8 artışla, Bloomberg'ün tüm dünyada takip ettiği 93 hisse senedi endeksi arasında en fazla yükselen oldu.
Ata Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Cemal Demirtaş, TL'de son aylarda yaşanan geri çekilmelerin abartılı olduğunu düşündüklerini, Türkiye'nin temel göstergelerin olumlu seyretmeye devam ettiğini ve bu nedenle de mevcut toparlanmayı makul gördüklerini ifade etti. Demirtaş "Hisse senedi piyasasındaki mevcut yukarı hareketin abartılı olmadığını, BIST 100'ün 10 kat fiyat/kazanç çarpanıyla diğer gelişmekte olan borsalar agöre hala yüzde 18 civarında iskontolu olduğunu söyleyebiliriz. Temel olarak hisse senedi fiyatlarının ucuz olduğunuz olduğunu, seçim öncesi yukarı hareketin dalgalanarak devam etmesi olasılığının da düşük olmadığını söyleyebiliriz" diye konuştu.
TCMB KARARI
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası önümüzdeki hafta Para Politikası faiz kararını açıklayacak. Piyasalar son aylarda olduğu gibi politika faizinde herhangi bir değişiklik beklemiyor.
İbrahim Usul faiz kararı için "Gelecek hafta Çarşamba günkü Merkez Bankası PPK toplantısı ve ABD'nin gelecek hafta Cuma günkü Nisan ayı TÜFE verileri de önemli olacak. PPK'dan herhangi bir faiz değişikliği piyasada beklenmemektedir. Bu yönde gelecek bir kararın da TL'nin toparlanma sürecini bir miktar desteklemesi beklenebilir" ifadelerini kullandı.