Elazığ Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Yusuf Elitok, Elazığ’ın keven balı üretiminde Türkiye’de ilk sıraya yerleşebileceğini söyledi.
Elazığ Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Yusuf Elitok, Elazığ’da bu yıl bal üretiminin 300 ton civarında olduğunu belirterek, son 15 yılın en verimli sezonunu geçirdiklerini ifade etti. Elazığ’da birliğe bağlı 850 arıcının 55 bin kovanda bal üretimi gerçekleştirdiklerini anımsatan Elitok, "Bu yıl bal sezonu açısından verimli bir yıl oldu. Ancak üçgül açısından aynı şeyi söylemek doğru değil. Üçgül balı açısından da en verimsiz yıl oldu. Karakoçan yöresinde üçgül ağırlıklı bal üretimi yapıldığı için oralarda verim istenilen seviyede olmadı. Sivrice Maden yöresinde keven balı açısından verimli bir yıl geçti diyebiliriz. Bu yörede aşağı yukarı 300 ton bal üretimi gerçekleşti. Keven açısından son 15 yılın en verimli sezonu geçti. Bal üretimi bakımından tabi ki balın üretimine baktığımızda o yılın yağış durumu ve sıcaklığı ile bal sezonundaki sıcaklık ve yağış ön plana çıkıyor. Yıl iyi gittiği zaman yayla balı bakımından çiçek balı bakımından Türkiye’de ilk sıralara yerleşebilir diyebilirim. Ama bu konuda tabi net bir rakam vermek mümkün değil. Keven balı bakımından Türkiye’deki en önemli illerin başında Elazığ geliyor" dedi.
"ARICILARA KONAKLAMADAN ÖNCE İZİN VERİLMELİ"
Elazığ’ın Sivrice ve Maden ilçelerinde son yıllarda arıcılık sektörünün geliştiğine vurgu yapan Elitok, "Buradaki arıcılığın gelişmesinde son yıllarda bal veriminin yüksek olması ve geçim kaynağı olması etkili oldu. Bu sebeple yoğunluk artmaya başladı. Burada kısa bir dönemde oldukça yüksek oranda verim alındığı için kanunsuz ve izinsiz gelip yerleşilmesi sonucunda bir sürü problemler yaşanmakta. Bu yıl da aynı problemler oldu. Pek çok arıcı izinsiz gelip konaklama yaptığı için kalkması gerekiyordu. Bunun sonucunda da bir hayli olumsuz sonuçlar ortaya çıktı. Buradaki kapasiteye insanların uyması lazım ve bakanlığın aslında konaklamadan sonra izin alınması zaten yanlış eğer bu sorunların önüne geçilmek isteniyorsa arıcı önce konaklama iznini alacak sonra arılarının oraya konaklayacak" diye konuştu.
"TAHLİLİ YAPILAN BAL İLE PAZARA SUNULAN BAL AYNI DEĞİL"
Piyasada çok miktarda sahte bal olduğunu ve sahte bal ile gerçek balın sadece tahlille ayırt edilebileceğini kaydeden Elitok, "İnsanlar balı anlayabilmek için mutlaka tahlil yapmalılar. Prolin değerlerine dikkat edilmeli. Tahlil sonuçları dışında bir balın hakiki olup olmadığı anlaşılmaz. Bugün piyasada pek çok sahte bal görüyoruz. Tahlil sonuçları aynı olmasına rağmen vatandaşa tattırılan ballar gerçek bal olabilir ama pazara sunulanlar, insanlara para karşılığında sunulan balların büyük bölümü maalesef şekerle beslenmiş, glikozla beslenmiş ballardır. Bunlar da ancak tahlille bulmak anlamak mümkündür. Tahlilin dışında anlamak mümkün değildir" şeklinde konuştu.