AK Parti Aydın Milletvekili Mehmet Erdem, AK Parti hükümetleri döneminde elde edilen ekonomik başarıları değerlendirdi.
Tüm dünyada ekonomik ve finansal krizin yoğun olarak hissedildiği 2009 yılında AK Parti hükümetinin zamanlı ve çok iyi tespit edilmiş önlemlerini yürürlüğe koyduğunu anımsatan Mehmet Erdem, “Böylece birçok ülkede görülen istihdam kayıplarının ve ekonomik daralmanın önüne geçildi. 2008-2009 da başlayan ve halihazırda tüm dünyayı etkilemeye devam eden kriz 1920’li yıllardan bu yana dünyanın gördüğü en büyük finansal ve ekonomik krizdir. Bu krizin tüm ülkelere getirdiği maliyet 2. Dünya Savaşı’nın maliyetinden daha yüksektir. Yine kriz devam ederken birçok ülke parlamentosu ciddi oranda vergi artışlarına ve işten çıkartmalara onay veren düzenlemeler getirdi. Örneğin yanı başımızdaki Yunanistan’da emekli ve memur maaşlarında ciddi oranda indirime gidildi.
Dünya Bankası tarafından yapılan sınıflandırmaya göre uzun yıllar düşük-orta gelir grubundaki ülkeler sıralamasında yer verilen Türkiye 2004 yılından bu yana üst-orta gelir grubundaki ülkeler arasında yerini aldı. Kişi başına düşen gelirimiz yaklaşık 10 bin 800 dolara yükseldi. Bu rakam satın alma paritesine göre hesaplandığında ise 18 bin 800 dolar seviyelerine tekabül etmektedir. Kişi başına düşen gelir 2013 yılı itibariyle Avrupa Birliği ortalamasının yüzde 53 ü seviyelerindedir. Bu oran 2002’de yüzde 36 idi” dedi.
“TÜRKİYE GELİR DAĞILIMINI DÜZELTTİ”
Bugün dünyada 1 milyar insanın günlük 1 doların altında bir gelir ile yaşam mücadelesi verdiğini kaydeden Erdem, “Dünya Bankası’nın 2,15 dolarlık bareminde olan bir vatandaşımız kalmadı. 4,3 dolarlık bareme baktığımızda ise 2002 de nüfusumuzun yüzde 30’u bu gelir seviyesinin altında ücretle geçinmeye çalışırken şimdi bu oran yüzde 2,06’ya düşmüş durumdadır. OECD ülkelerinin çoğunda gelir dağılımı hızla bozulmaktayken sadece 5 ülkenin gelir dağılımı düzelme eğilimindedir ve 5 ülke arasında Türkiye 1. Konumdadır. Son açıklanan Dünya Bankası rakamlarına göre son 10 yılda Türkiye’de orta sınıfın, yani orta direğin nüfusa oranı yüzde 22’den yüzde 44’e yükselmiştir. Adli Hizmetlerde yüzde 45’den yüzde 52’ye çıkmıştır. Bu oran yargı reformuna hızla devam etmemiz gerektiğini göstermektedir” diye konuştu.
“SİYASİ VE EKONOMİK İSTİKRAR SAĞLANDI”
AK Parti hükümetlerinin ekonomi politikalarının sosyal sonuçları ve halkın yaşam standartlarına yansımasına da değinen Erdem, şöyle konuştu: “2002’de Türkiye’de satılan otomobil sayısı 90 bin 615 adet iken 2013 yılında bu rakam 664 bin 655 adet olmuştur. 2002’de traktör üretimi 10 bin 652 iken 2013’de traktör üretimi 40 bin 509’a yükselmiştir. Yine 2002’de 282 bin bulaşık makinesi satılmışken 1 milyon 513 bin adet bulaşık makinesi satılmıştır. 2006’da bilgisayar sahibi olanların oranı yüzde 20 iken, 2013 yılında yüzde 49’a yükselmiştir. Net asgari ücretle 2002’de 181 kg ekmek alınabilirken 2013 de 256 kg ekmek alınabilmekte,180 kg makarna alınabiliyorken 313 kg alınabilmekte.1370 adet yumurta alınabiliyorken 2539 adet yumurta alınabilir hale gelinmiştir. En düşük memur maaşı ile 2002 de 56 kg çay alınabilirken bugün 114 kg çay, 2002 yılında bin 47metreküp doğalgaz alınabilirken bugün bin 737 metreküp doğalgaz,2002 yılında 12 kg’lık 19 adet tüpgaz alınırken şimdi 31 adet tüpgaz alınabilmektedir. TÜİK ilk defa 2003 yılında vatandaşlarımızın devlet hizmetlerinden memnuniyetini ölçmeye başladı.2033 yılında sağlık hizmetlerinden memnuniyet yüzde 39.5 iken,2013’de yüzde 74.7’ye, sosyal güvenlikte yüzde 40.2 iken yüzde 69.6’ya eğitimde yüzde 48 iken yüzde 69’a çıkmıştır.
Tüm bu başarılar elbette kurucu Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın dirayetli yönetimiyle, kamu maliyesinde sergilenen sağlam duruşla, siyasi ve ekonomik istikrarla olmuştur”