Et Ve Süt Üreticileri İstikrar Bekliyor

Antalya Ticaret Borsası Kurban Bayramı öncesinde bölgedeki hayvancılık ve et ticaretinde yaşanan sorunlar ile çözüm önerilerini “Et ve Canlı Hayvan Ticareti Sektörel Analiz Toplantısı”nda ele aldı.
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölüm Başkanı Prof. Dr. M. Soner Balcıoğlu moderatörlüğünde düzenlenen toplantıya sektör temsilcilerinin yanı sıra ilgili kurumlardan temsilciler katıldı. Türkiye’nin uzun vadeli hayvancılık politikasına ihtiyacı olduğunu belirten katılımcılar, süt fiyatı düşük et fiyatı yüksek bir piyasada hayvan varlığının her zaman sıkıntıda olacağına dikkat çekti. Hayvancılık sektöründe girdi maliyetlerinin yüksekliğinden yakınan katılımcılar, uzun vadeli politika üretmeden ithalat baskısıyla sektörün ilerleyemeyeceğini belirtti. Katılımcılar, Kurban Bayramı öncesinde hayvan sayısının yeterli olduğunu, fiyatların geçen yıla oranla fazla artmayacağını da belirtti.
Toplantının açılışında konuşan Antalya Ticaret Başkanı Ali Çandır, son 10 yılda artan nüfusa oranla hayvan varlığının artmadığına dikkat çekerek, "Antalya nüfusunun ve turist sayısının yüzde 50 artışına rağmen hayvan sayımızın bu kadar artmadığını üzülerek görüyoruz" dedi. Türkiye’de kişi başı et tüketiminin yıllık 13 kilogram olmasının gelişen Türkiye hedefiyle örtüşmediğine dikkat çeken Çandır, "Bizim ucuza et tüketmemiz için karar vericilerin uzun vadeli tutarlı politika üretmesi lazım" dedi. Son verilere göre ülkede büyük ve küçük baş hayvan sayısının geçmiş yıllara oranla az olduğunu söyleyen Çandır, kanatlı hayvan sayısında yaklaşık iki katı bir artış olduğunu kaydetti. Çandır’ın verdiği bilgilere göre, Türkiye’de 1991’de küçük ve büyükbaş hayvan sayısı 63 milyon civarındayken 2013’te bu sayı 53 milyon civarında oldu. Çandır, nüfus artışı göz önünde bulundurulduğunda kişi başına düşen birim hayvan sayısının azaldığına dikkat çekti.
DÜŞÜK GELİR GRUBU NASIL ET YİYECEK
Moderatör Prof. Dr. Murat Soner Balcıoğlu hayvancılığın sorunlu olan bir sektör olduğunu belirterek, "Maalesef hayvancılık hep ithalatla gündeme gelmiştir" dedi. Geçen zaman içerisinde Türkiye’de hayvan sayısının azaldığına dikkat çeken Balcıoğlu, "Sektörün sancıları hiçbir zaman bitmedi. Tüketici memnun değil, üretici memnun değil" dedi. Hayvancılığın gelişmenin en önemli kriterlerinden biri olduğunu, gelişmişlikle hayvansal ürün tüketiminin paralel olduğunu ifade eden Prof. Dr. Balcıoğlu, Türkiye’de et tüketiminin yetersizliğine dikkat çekti. Türkiye’de ne zaman et krizi çıksa ithalatın gündeme geldiğini belirten Balcıoğlu, "Geliri düşük insanlara eti nasıl ucuza yediririz, ithalat olmadan nasıl eti sofralara ulaştırırız, bunun çaresine bakmak lazım" dedi.
ET SEKTÖRÜ İKİ İLERİ BİR GERİ
Antalya Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı İlhan Ayhan, et sektörünün 30 yıldır istikrarı yakalayamadığını belirterek, "Et sektörü iki ileri bir geri gidiyor. Öyle bir dönem oluyor ki çok iyi para kazanıyoruz, öyle bir dönem oluyor ki tahmin edemeyeceğimiz kadar zarara uğruyoruz. Derdimiz çok para kazanmak değil. Derdimiz sattığımız danayı 6 ay sonra kaça alabileceğimizi kestirmek. Gözü kapalı şekilde bir yolda yürüyoruz. Üretici istikrar istiyor. İthalatla terbiye edilmeye çalışılıyoruz, ithalat hiçbir zaman bu ülkede çözüm olmadı sadece günü kurtardı" diye konuştu. Girdi maliyetlerinin yüksekliğinden yakınan İlhan Ayhan, "Dünyanın hiçbir yerinde girdi maliyetleri bu kadar yüksek değil" dedi.
ETTEN ELİMİZİ ÇEKİYORUZ
Veteriner Hekimler Odası Antalya Şube Başkanı Muammer Saygılı, et sektöründe üreticinin üretimden kaçtığını belirterek, "Neden kaçıyor? İstikrarsızlık, güvenemiyor. Sürdürülebilir bir hayvancılık politikamız yok. Bakanlık öncelikle kısa vadede, uzun vadede uygulayacağı politikaları hazırlasın ki üretici önünü görsün" değerlendirmesinde bulundu. "2011 yılında hayvan ithalatına verdiğimiz miktar, aynı dönemde hayvancılık desteğine verdiğimiz miktarın 2,5 katı" diyen Saygılı, "Bunu üreticiye versek, Türkiye’nin hayvancılık durumu böyle mi olurdu?" diye konuştu. Saygılı, Tarım Bakanlığı’nın ABD ve AB’nin stratejik gördüğü hayvancılığı tarımın alt kolu olarak gördüğünü belirterek, bu yaklaşımdan vazgeçilmesini istedi. 44 milyon hektarlık mera alanının 12 milyon hektara indiğine dikkat çeken Saygılı, uygulanan politikalarla aile işletmeciliğinin de önünü kesildiğini söyledi. Bütünşehir Yasası’yla birlikte hayvancılığın yoğun yapıldığı yerlerde hayvancılık yapmanın zorlaşacağını kaydeden Saygılı, "Hayvancılığı zor bir dönem bekliyor" dedi. Girdi maliyetlerinin yüksekliğinin bir nedeninin de ithalat olduğunu söyleyen Saygılı, "2011-2012’de yurtdışından aşı ithalatımız bile 1,5 milyar doları buluyor. Soyasından tutun yem katkı maddeleri ilaç hepsi dışarıdan alınıyor. Bu girdilerle üretim zor" diye konuştu.
ASGARİ ÜCRETLE ET TÜKETİLEMEZ
Kasaplar Odası Başkanı Osman Yardımcı, asgari ücretle çalışan bir işçinin 20-30 TL’ye et alıp tüketemeyeceğini belirterek, ette istikrarlı bir politika izlenmesini istedi. Osman Yardımcı, Kurban Bayramı’nın yaklaştığını belirterek, kurban fiyatların bakanlığın belirttiği yönde olacağını söyledi. Önceki yıllarda bakanlık tarafından belirlenen rakamların üzerine kilo fiyatına 2 lira gibi bir fazlalık koyarak 12 lira olarak açıkladıkların hatırlatan Yardımcı, ayrıca ek hizmet bedeliyle birlikte 14 liradan alıcıya ulaştırıldığını söyledi. Yardımcı, bu yıl da beklentilerin bu civarda olduğuna değindi.
ÇİFTÇİLİK AYAKLAR ALTINDA
Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Metin Yaraşcı, et sektörünün göbeğinden tarıma bağlı bir sektör olduğunu belirterek,"Biz öncelikle tarımı el almalıyız" dedi. Sübvansiyonların yerinde ve yeterli olmadığına dikkat çeken Yaraşcı, "Maalesef Türkiye’de çiftçilik ayaklar altında. Artık çiftçi de üreteyim mi üretmeyeyim mi diye düşünüyor" dedi.
ATSO Meclis Üyesi Hasan Taş, Türkiye’nin milli hayvancılık politikası bulunmadığını ifade ederken, "İthalatçı ülke mi olacağız, üretici mi ülke olacağız öncelikle bizim buna karar vermemiz lazım. Buna karar vermediğimiz sürece doğru politikalar geliştiremeyiz" dedi.
Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü Şube Müdürü Gürsel Coşkun, Bakanlığın yeterince destekleme verdiğini ancak desteklemeden yararlanan üretici sayısının az olduğunu kaydetti. Coşkun, "Hayvancılık sübvanse ediliyor ama üreticiye ulaşamıyor, destek var ama alıcı yok" dedi.
GİRDİ FİYATLARI YÜKSEK
ATB Canlı Hayvan ve Et Ticareti Meslek Komitesi Başkanı Süleyman Kaçaroğlu, girdi fiyatlarının yüksekliğinden yakınırken, üretici Erol Küpeli, etin kilogramının ABD, AB’den 12 TL’ye ithal edilirken, yerli üreticinin 22 TL’ye et satabildiğini belirterek, "Ucuz ithalat varken neden benden alsın" dedi. İthalat baskısıyla et üreticilerinin zarar ettirildiğini söyleyen Küpeli, dışarıdan ithal edilen ette kalite problemi olduğunu söyledi. Küpeli, "Etimiz ve sütümüz Avrupa sütüne, etine göre içerik olarak lezzetli ve değerli ama pahalıya mal oluyor. Bu ortamda da bizden rekabet bekliyorlar. İstikrar istiyoruz, yoksa önümüzü göremiyoruz" dedi.
KURBAN SIKINTISI YOK
Kurban Bayramı öncesi şehirdeki hayvan sayısı ve fiyatlarına yönelik görüş belirten Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Zeliha Öztürk de geçen yıl 10 bin 431 büyükbaş, 155 bin küçükbaş hayvan kesimi yapıldığını, bu yılki Kurban Bayramı’nda ise 12 bin büyükbaş, 158 bin civarında da küçükbaş kesiminin planlandığını söyledi. Koyun-keçi konusunda herhangi bir sıkıntı yaşanmayacağını dile getiren Öztürk, elde fazladan hayvan olduğunu aktardı.

Haberleri