Hazine Ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, milyonlarca kişiyi ilgilendiren vergi borçlarının yapılandırılmasına ilişkin olarak "vergi ve prim borçları başta olmak üzere, çok sayıda kamu kurum ve kuruluşuna süresinde ödenememiş borçların cezaları kaldırılarak ödenmesini getiriyoruz. Şunu da belirtmem gerekir ki, bu güne kadar diğer yapılandırma yasalarında kapsama alınmayan adli para cezaları dahil olmak üzere idari para cezalarını da yapılandırma kapsamına alıyoruz. Tabii bunların faizlerini de düşük bir oran ile güncelleyerek ödenmesini daha kolay hale getiriyoruz. Bu yapılandırma kanununda vergi dairesine ödenmesi gereken hangi tür borç olursa olsun yapılandırılacak" dedi.
Nebati, İzmir'de İş Dünyası ile Buluşma programına katıldı. Nebati, yapılandırılan borçların 48 ay vadeli ve eşit taksitlerle ödeneceğini söyledi.
Bakan Nebati'nin açıklamaları şöyle:
Bugün burada İstiklal Mücadelemizin kahramanlıklarıyla dolu, Ege’nin incisi, kadim ve güzel İzmirimizde sizlerle birlikte olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum.
İZMİR EKONOMİSİ
İzmir, 2021 yılında tam yüzde 14,1 büyümeyi başarmanın yanı sıra, ihracatını da 2022 Kasım itibarıyla 20 yıl öncesine göre 6 kat artırarak 16,9 milyar dolara çıkarmıştır.
Bu dönemde İzmir, Türkiye’nin en çok ihracat yapan 2’nci ili olmuştur.
Ayrıca, 2022 Kasım itibarıyla, İzmir’in yıllıklandırılmış olarak 3,3 milyar Dolar dış ticaret fazlasına ulaşmasını da oldukça kıymetli bulduğumu belirtmek isterim.
İzmir, bir sanayi ve tarım şehri olmasının yanı sıra, tarihi, doğal ve kültürel zenginlikleriyle aynı zamanda tam bir turizm şehridir. 2022 yılında misafir ettiği 1,5 milyon yabancı ziyaretçiyle turizmin Altın yılı olan 2019 yılındaki seviyeyi de aşmayı başarmıştır.
Siz, İzmir’e gönül vermiş gayretli iş insanlarımızı, küresel çalkantıların derinden hissedildiği bir dönemde dahi inançla çalışarak kaydettiğiniz bu başarılardan dolayı can-ı gönülden tebrik ederim.
İnşallah, yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı politilalarımızla daha nice başarılara beraberce imza atacağız.
KÜRESEL EKONOMİDEKİ GELİŞMELER
Bildiğiniz üzere, kapanmalara yol açan salgın, Çin’de uygulanan Sıfır-Kovid politikası ve Rusya-Ukrayna Savaşı küresel aktivite ve ticaret üzerinde çeşitli sorunlara yol açtı.
Bu gelişmeler sonucunda hızla artan enflasyonu düşürmek amacıyla birçok ülke Merkez Bankası para politikasında sıkılaşmaya giderken finansman maliyetleri önemli ölçüde yükseldi ve resesyon beklentileri de giderek güçlendi.
2023’e ise emtia fiyatlarındaki gevşeme ve Çin’in salgın önlemlerini gevşetmeye başlamasıyla daha olumlu bir atmosferde giriş yaptık.
Diğer taraftan, küresel ısınma nedeniyle yaşanan kuraklık ve doğal afetler ekonomik aktiviyeyi uzun vadede baskılayan en büyük tehditlerin başında geliyor.
Bu sebeple, siz değerli iş insanlarımıza çevre dostu, sürdürülebilir yatırımlar yapmanızı öneriyorum.
Vatandaşlarımızın da aynı bilinçle israftan sakınarak su ve enerji tasarrufunda bulunmalarının çok kıymetli olduğuna inanıyorum.
Rabbime de yaşadığımız kuraklığı ve sıcak hava dalgasını bereketli yağışlarla gidermesi için niyazda bulunuyorum.
Türkiye, son yüzyılın en zor yıllarından biri olan 2022 yılındaki krizleri fırsata çevirmeyi başarmıştır. Tüketici güven endeksi gibi öncü göstergeler de 2023 yılında ekonomimiz hakkında olumlu işaretler vermektedir.
Bu başarıların temelinde 20 yıldan bu yana elde ettiğimiz kazanımlar olduğu gibi, yatırım, istihdam, üretim ve ihracata odaklanan Türkiye Ekonomi Modelimiz de önemli bir paya sahiptir.
Nitekim, 2022 yılının ilk üç çeyreğinde G20 ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ülkelerden biri Türkiye olmuştur.
Sürdürülebilir büyüme açısından önem arz eden makine teçhizat yatırımları ülkemizde 12 çeyrektir kesintisiz artmaya devam ediyor.
Ekonomik aktivitedeki güçlü toparlanma ve etkili politikalarımız sayesinde, 2021 başından 2022 Kasım ayına kadar 4,5 milyon vatandaşımıza ilave istihdam oluşturduk. 9
Toplam ihracatımızı, sizlerin de yüksek orandaki katkısıyla, 254,2 milyar dolara çıkartarak Cumhuriyet tarihimizin rekorunu beraberce kırdık.
Rusya-Ukrayna Savaşı başladığında kimi çevreler tarafından turizme yönelik felaket senaryoları çizilmiş olsa da uyguladığımız politikalarla 2022 yılında turizmde de rekorlar kırdık.
Faiz harcamalarının bütçemizden aldığı payı önemli oranda düşürerek oluşturduğumuz mali alanı da her daim eğitime, sağlığa, ulaşıma, yani vatandaşımıza hizmete yönlendirmeye devam ettik.
Bu vesileyle buradan şunu da açıkça belirtmek isterim: Nasıl ki 2022’de son 20 yılın en iyi bütçe performanslarından birini sergilediysek 2023 yılında da bütçe disiplininin bozulması gibi bir durum kesinlikle söz konusu olmayacaktır.
Nitekim çeşitli destekler, EYT ve ücret artışları gibi kararlarımızı alırken, vatandaşlarımızı her daim gözetmemizin yanı sıra bütçemize etkilerini de titizlikle hesaplıyoruz.
Bahsettiğim küresel gelişmelerin ve 2021 sonunda yaşadığımız ani kur artışlarının etkisiyle 2022 yılını yüksek enflasyonla geçirdik. Ancak enflasyonda da son 2 aydır düşüş eğilimine girmiş bulunuyoruz.
Kurlardaki volatilitenin azalması, beklentilerdeki iyileşme ve iş dünyamızın fiyat sabitleme ve indirme kampanyamıza devam eden desteğiyle, ilerleyen aylarda da enflasyonda belirgin düşüşler görmeye devam edeceğiz.
Öte yandan, enflasyondan vatandaşlarımızın alım güçlerinin etkilenmemesi için, 2022 yılında 290,4 milyar lira vergi gelirinden vazgeçtik.
Ayrıca, Hükümet olarak ücret politikalarında da destekleyici bir duruş sergiliyoruz. Net asgari ücreti yüzde 54,7 artırdık.
Asgari ücretten alınan gelir ve damga vergisini kaldırdık ve bu uygulamayı tüm ücret gelirlerinin asgari ücrete isabet eden kısmı için geçerli kıldık.
Kamu çalışanlarımızı ve emeklilerimizi bugüne kadar enflasyona ezdirmedik; aylık ve ücretlerinde enflasyonun oldukça üzerinde reel artışlar yaptık. Bu yılın başında da ilave refah payı vererek önemli iyileştirme sağladık. Temmuz ayında da ayrıca artış yapacağımızı hatırlatmak isterim.
Bu yıl, siz değerli iş insanlarımıza sağlayacağımız asgari ücret desteğini de 100 liradan 400 liraya çıkardık.
TÜRKİYE EKONOMİ MODELİ VE İŞ DÜNYASINA SAĞLANAN KREDİLER
Yatırım, istihdam, üretim ve ihracatı önceleyen Türkiye Ekonomi Modeli kapsamında selektif bir yaklaşımla kredileri üretken alanlara yönlendiriyoruz.2022 yılında Hazine Destekli Kefalet Sistemi kapsamında işletmelerimize toplam 115,7 milyar liralık kredi imkânı sağladık.
Aynı yıl, 1,1 milyon esnafımıza yaklaşık 90,5 milyar lira tutarında Hazine Faiz Destekli kredi kullandırdık. Geçtiğimiz günlerde de esnaflarımıza yönelik Hazine Faiz Destekli Kredi tutarını 100 milyar liradan 150 milyar liraya çıkardık.
Bunların yanında, ihracatçılarımıza ve turizmcilerimize uygun faizli ve uzun vadeli 150 milyar lira tutarında kredi imkânı sunuyoruz.
Yakın zamanda açıkladığımız 14 yeni KGF paketiyle de 250 milyar liralık kredi tutarını sizlerin kullanımına sunmuş bulunuyoruz.
MÜJDELER
Dün Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı müjdelerden en büyüğü “bugüne kadar yapılmış en kapsamlı Yapılandırma Kanunu” konusundaki müjdesidir. Halkımızın ve ekonomimizin gereksinimlerini ve gelen talepleri dikkate alarak, kamuya olan yükümlülüklerin hafifletilmesi ve uzun vadeli taksitler şeklinde ödenebilmesi için Sayın Cumhurbaşkanımızın da belirttiği Kanun Teklifi hazırlığı tamamlandı.
İnşallah en kısa sürede Meclisimizin gündemine alınarak yasalaşmasını bekliyoruz. Kanun hem Yapılandırma hükümlerini hem de vergi mevzuatında çeşitli yeniliklerin olduğu hükümleri kapsayacak.
• Yapılandırmaya ilişkin hükümlerle;
o Vergi Daireleri
o Gümrük Müdürlükleri
o Sosyal Güvenlik Kurumu
o Büyükşehir Belediyeleri ve Belediyeler
o İl özel idareleri ve Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıkları’na ödenmesi gereken kamu alacaklarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin düzenlemeler yapıyoruz.
Teklifle, vergi ve prim borçları başta olmak üzere, çok sayıda kamu kurum ve kuruluşuna süresinde ödenememiş borçların cezaları kaldırılarak ödenmesini getiriyoruz. Şunu da belirtmem gerekir ki, bu güne kadar diğer yapılandırma yasalarında kapsama alınmayan adli para cezaları dahil olmak üzere idari para cezalarını da yapılandırma kapsamına alıyoruz. Tabii bunların faizlerini de düşük bir oran ile güncelleyerek ödenmesini daha kolay hale getiriyoruz. Bu yapılandırma kanununda vergi dairesine ödenmesi gereken hangi tür borç olursa olsun yapılandırılacak. Bir tane istisnamız var o da 2022 yılı için ödenmesi gereken geçici vergiler. Onlar da zaten beyanname verme süresinde kadar ödenmezse terkin edildiği için kapsama almadık. Ayrıca, davalı olan vergi ve prim dosyalarındaki ihtilafları sonlandırarak ödeme imkânı getiriyoruz.
Teklifte, matrah artırımı ve işletme kayıtlarının düzeltilmesine imkân sağlayan düzenlemelere de yer veriyoruz. İşletmelerimiz, 2018 ila 2021 yılları için, gelir, kurumlar, KDV ve gelir stopaj vergilerinde matrah ve vergi artırımı yaparak vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacak. Bu konuda da şunu peşinen belirteyim; arttırılan matrahların vergilerini peşin öderlerse o zaman vergi aslında da yüzde 10 indirim sağlanacaktır.
Bu Teklifteki önemli bir yenilik de taksit ödeme sürelerini 4 yıla çıkarmamızdır. Böylece vatandaşlarımız yapılandırılan borçlarını 4 yıla yayılan aylık taksitler halinde 48 taksitte ödeyebilecekler. Ödeme süresini uzun tuttuk ancak daha kısa sürede ödemek isteyenlere de ayrıca avantajlar getiriyoruz. Yapılandırılan borçlar peşin ödenirse, zaten küçük oranlar uygulayarak hesapladığımız Yurt içi-ÜFE tutarının yüzde 90’ından da vazgeçiyoruz. Eğer yapılandırılan borç idari para cezası ise asıl alacaktan da yüzde 25 oranında indirim sağlıyoruz.
2.000 lirayı aşmayan icralık borcu olan vatandaşlarımızın bu borçlarını tasfiye edecek ortamı zaten daha önce hazırlamıştık.
Şimdi de vergi, ceza, faiz gibi hangi türden olursa olsun borcu bulunan vatandaşlarımızın 2.000 lirayı aşmayan borçlarını siliyoruz.
Bir kişinin, 31 Aralık 2022 tarihinden önce ödenmesi gereken borçlarının toplamı 2.000 lirayı aşmıyorsa bu düzenleme kapsamında bir defaya mahsus olmak üzere hiçbir şart aramadan borçlarını siliyor, alacağımızdan vazgeçiyoruz.
Böylece, bu borçlar nedeniyle vergi dairelerimiz takip işlemleri yapmayacak, vatandaşımız da takibe muhatap olmayacaktır.
Gelelim teklifte yer alan diğer bazı düzenlemelere.
Gelir Vergisi Kanunununda yer alan genç girişimci istisnasının tutarını artırıyoruz. Mevcut düzenlemeye göre istisna kapsamında ilk defa işe başlayan gelir vergisi mükelleflerinin üç hesap dönemi kazançlarının yıllık 75 bin lirası gelir vergisinden istisna ediliyor.
Söz konusu tutarı 2023 yılı için 150 bin liraya çıkarıyor ve her yıl Gelir Vergisi tarifesinin ikinci dilimi tutarına paralel olarak artmasını sağlıyoruz. Böylece, izleyen yıllarda, dilim tutarlarında yeniden değerleme oranında artış oldukça, bu istisna da beraberinde artacak.
TOKİ tarafından konut ve konut ile birlikte ihale edilen yapım işlerine ilişkin olarak, bu yıl sonuna kadar uygulanmak üzere, damga vergisi istisnası getiriyoruz.
Böylece, özellikle orta ve alt gelir grubuna yönelik konutların daha uygun şartlarla üretilmesine imkan sağlıyoruz.
İzale-i şuyu (ortaklığın giderilmesi) davaları yoluyla gayrimenkul satışlarında alınan asgari maktu harcın toplamını belli bir tutarla sınırlandırıyoruz.
Turizmi teşvik amacıyla, turizm tesislerimizin yaz ve kış sezonlarında çalışmaları durumunda SGK prim desteği sağlıyoruz.
Turizmin 12 aya ve ülke çapına yaygınlaştırılması hedefi doğrultusunda; turizm sektöründe çalışan personelin tüm yıl çalışabilmesi ve nitelikli personel istihdamının kalıcı hale getirilmesi için yeni bir destek sistemi düzenliyoruz.
Yıl boyunca faaliyet gösteren turizm işletmesi belgeli ve Türkiye Sürdürülebilir Turizm Programı kapsamındaki ve bu Program kriterlerinden üçüncü aşama sertifikasına sahip konaklama tesisi işyerlerinde çalışan sigortalılar için kış veya yaz turizmi kapsamında belirlediğimiz aylarda prim desteği vereceğiz. 27
Bu destek kapsamında, prime esas kazanç alt sınırının iki katını geçmemek şartıyla, bildirilen prime esas kazanç üzerinden hesaplanan sigortalı ve işveren hissesi primlerinin tamamını Hazinece karşılayacağız.
AR-GE tasarım ve destek personelinin merkez ve bölge dışı çalışma sürelerinin yüzde 100’e çıkarılmasına imkân veriyoruz. BAĞ-KUR sigortalılık sürelerinin durdurulması ve İhya edilmesine olanak sağlıyoruz
İştirak hissesi ve pay alımı dolayısıyla yapılan finansman giderlerinin, devir sonrası devir alan kurum tarafından gider yazılabilmesi imkanını getiriyoruz.
Öte yandan eşdeğer eşya ve yeniden kullanılabilir parçaların sigorta sektöründe kullanılabilmesinin de yolunu açıyoruz.
Tüm bu kapsamlı ve milletimizin menfaatlerini gözeten düzenlemelerimizin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
Son 20 yılda, hem İzmir’imiz hem de ülkemizin dört bir köşesi adeta bir kalkınma seferberliği yaşamıştır.
Şehir Hastanelerimiz, yerli ve milli otomobilimiz, mega altyapı projelerimiz, bugün sayısı 200’ü aşan üniversitelerimiz, imrenilecek boyutlara ulaşan savunma sanayimiz ve sayısız diğer kazanımlarımız hep Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde elde ettiğimiz kazanımlardır.
Misak-i İktisadi ilkelerinden biri de, Türkiye halkının, sarf ettiği eşyayı mümkün mertebe kendi yetiştirmesi, çok çalışması ve vakit, servet ile ithalatta israftan kaçınmasıdır.
İşte biz de tam bu ilkeyle, ülkemizin kendisine has ihtiyaç ve koşullarını gözeterek iktisadi zaferler kazanmak için Türkiye Ekonomi Modelini uyguluyoruz.
Birinci İzmir İktisat Kongresi, bundan tam 100 sene evvel, Cumhuriyetimiz henüz kuruluş aşamasındayken İzmir’de gerçekleşmiş, o dönemki iktisat politikalarımızın ana hatları bu kongrede belirlenmişti.
Şimdi, Türkiye Yüzyılı’na doğru ilerlediğimiz bu dönemde, aynı ruh ve aynı heyecanla, yine İzmir’de, geniş katılımlı bir İktisat Kongresini Sayın Cumhurbaşkanımızın himayeleri ve teşrifleriyle, tarihi kongreden tam 100 sene sonra tekrar aynı yerinde düzenliyoruz.
Esasen bu kongre, mevcut tüm küresel çalkantılara ve risklere rağmen, ülkemizi istikrarlı ve sağlıklı bir şekilde büyütmek ve güçlendirmek, insanımızın refahını her geçen gün daha da artırmak için aynı inanç ve iradeyle çalıştığımızın dosta düşmana açık bir ilanı niteliğindedir.
Her birinizin bu Kongre’ye katacağı çok şey olduğuna inanıyor ve sizleri 17 Şubat – 4 Mart 2023 tarihlerinde, 1. İzmir İktisat Kongresi’nin düzenlendiği binanın aynı yerinde ve aslına tamamen sadık kalınarak inşa edilen binamızda gerçekleştireceğimiz Kongre’ye davet ediyorum.
İktisat Kongremiz “Küresel Ekonomik Güç Olma Yolunda Türkiye Ekonomisi” ana temasıyla gerçekleştirilecek, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefimiz doğrultusunda, bir gelecek vizyonu ortaya konacaktır.
Sözlerime son vermeden evvel, tüm vatandaşlarımızı büyük Türkiye idealimizin etrafında buluşmaya, yarınlarımızı beraberce inşa etmeye davet ediyorum.
Çünkü, Nazım’ın da söylediği gibi “Bu memleket bizim bu hasret bizim!”
Sizleri en içten duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Kalın sağlıcakla