Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi Buluşması'ndaki konuşmasında, bugünkü toplantıda hem çiftçilerle hasret gidereceklerini hem de müjdeleri paylaşacaklarını söyledi.
Çiftçi ve toprak denilince Aşık Veysel'i anmamanın mümkün olmadığını dile getiren Erdoğan, Veysel'in şarkısındaki "Dost dost diye nicesine sarıldım/Benim sadık yarim kara topraktır." sözlerini hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, insanoğlu ne kadar beyhude dolaşırsa dolaşsın ne kadar başka meşgalelerle oyalanırsa oyalansın tek sadık yarinin toprak olduğunu anlayacağını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Sanayi devrimi ve ardından yaşanan teknoloji devrimi, insanların günlük hayatını ne kadar kolaylaştırırsa kolaylaştırsın toprak asıl hayat kaynağı olarak önemini halen koruyor. Biz de tahılı, meyvesi, sebzesi, hayvanı başta olmak üzere altında ve üstünde yetişen tüm değerleriyle toprağımıza sahip çıkmanın, onu işleyen çiftçilerimize destek olmanın gayreti içindeyiz. Ülkemizin nüfusunun 85 milyonu, dünya nüfusunun 8 milyarı bulduğu bir dönemde toprağı ve onu işleyen çiftçiyi ihmal eden, geleceğini ihmal etmiş demektir. Her küresel kriz, gıda üretimi ve tedariğinin ne kadar stratejik bir alan olduğunu bizlere tekrar tekrar hatırlatmaktadır."
"Politikalarımızı bu büyük ekosistemin unsurlarının tamamını gözeterek oluşturuyoruz"
Erdoğan, Rusya-Ukrayna krizi sebebiyle tahıl sevkiyatının sekteye uğramasının dünya çapında bir açlık tehdidini ortaya çıkardığına vurgu yaparak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye olarak yürüttüğümüz çok yönlü diplomasiyle tahıl sevkiyatının başlamasını sağlayarak, insanlığı büyük bir krizin eşiğinden döndürdük. Elbette bu durum, kendi tarım üretimi kapasitemizin önemini de gösterdi. Hükümetlerimiz döneminde çiftçilerimize verdiğimiz desteklerin, sağladığımız kolaylıkların, yaptığımız düzenlemelerin ne kadar isabetli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Bugünkü buluşmamız da aynı çabanın bir tezahürüdür. Bağlantı tüm alanlarıyla birlikte tarım sektörü ve onun ana unsuru olan çiftçilerimizi bir bütün olarak görüyoruz. Gübreyi, ilacı, yemi kullanan çiftçimiz ile onu üreten, satan, finansmanını sağlayan kurumları birlikte değerlendiriyoruz. Tarlasını en modern ekipmanlarla süren çiftçimiz ile bu makineleri üreten, satan, finansmanını sağlayan kurumları ayrı tutmuyoruz. Kooperatiflerimizden tarım ürünlerini girdi olarak kullanan gıda, tekstil, ilaç, kozmetik sanayisine, meslek örgütlerinden üniversitelere kadar bu alanda özellikle ilgili tüm yapıları aynı sistemin bir parçası olarak görüyoruz. Politikalarımızı ve uygulamalarımızı bu büyük ekosistemin unsurlarının tamamını gözeterek oluşturuyoruz."
"Özellikle gençlerimizi ve kadınlarımızı tarıma yönlendirmeye çalışıyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, zincirin herhangi bir halkasındaki kopmanın tüm sistemi etkileyeceğini iyi bildiklerini dile getirerek, şunları kaydetti:
"Bunun için çiftçiden tüketiciye uzanan aşamanın hiçbir halkasını atlamadan sistemi bir bütün olarak geliştirecek adımları atıyoruz. Ziraat Bankamızın tarım sektörüne yönelik hizmetleri de aynı yelpaze genişliğine sahiptir. Tarım sektörünü yeni düzenlemelerle desteklerle teşviklerle güçlendirirken aslında sistemin tamamına hitap ediyoruz. Örnek uygulamalar, başarı hikayeleri, tecrübe paylaşımı gibi yöntemlerle özellikle gençlerimizi ve kadınlarımızı tarıma yönlendirmeye çalışıyoruz. Ülkemizin 81 ilinden 2 bine yakın çiftçimizle işletme sahibimizle kooperatif ve kurum temsilcilerimizle gerçekleştirdiğimiz bugünkü buluşmamızı da tüm bu gayretlerin özeti, bir sunumu olarak değerlendiriyorum."
Çiftçilere müjdeler
Cumhurbaşkanı Erdoğan, biraz önce genç çiftçilerin, kadın çiftçilerin, tarıma değer katanların konuşmalarının özetini dinlediklerini, toplantıya girerken de çiftçilerin ürünlerini sergiledikleri stantları ziyaret ettiklerini dile getirdi.
Erdoğan, gördükleri ve duyduklarının kendilerine sadece Ziraat Bankası aracılığıyla kullandıkları 232 milyar lirayı aşkın tarım kredilerinin yerine ulaştığını, toplam kredi miktarının yüzde 88'ine karşılık gelen 204 milyar liraya uyguladıkları faiz desteğinin doğruluğunu, bilhassa 634 bin çiftçinin 60 milyar lira tutarındaki kredi faizinin tamamını karşılamalarının isabetini, toprağı aşkla sevgiyle işleyen 1 milyonu aşkın çiftçinin kendilerine sunulan kredi imkanını üretime dönüştürdüğünü, velhasıl tarım sektörüne bugüne kadar verdikleri desteklerin ve emeklerin boşa gitmediğini ispatladığını ifade etti.
Bu tablo karşısında kendilerinin de Tarım ve Orman Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ve diğer kurumlarla yürüttükleri çalışmaları sadece sürdürmekle kalmayıp, daha ileri seviyeye çıkartma şevki kazandıklarını söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:
"Tarım arazilerinin toplulaştırılmasından sulama tesisleri yapımına, meraların korunmasından depolama ve satış kanallarının geliştirilmesine kadar her alanda sürekli hedef büyütüyoruz. Ülkemizin tarıma uygun her karış toprağının en yüksek verimle ekilmesini ve çiftçilerimizin alın terlerinin karşılığını alabilmesini sağlamayı hedefliyoruz. Savunma alanında nasıl kendi kendimize yeterliliği stratejik öncelik olarak görüyorsak, tarımsal üretime de aynı anlayışla bakıyoruz. Bunun için devletimizin tüm imkanlarını seferber ediyor, her talebi dikkatle ele alıyor, her imkanı kullanıyoruz."
Ziraat Katılım'ın çiftçilere düşük maliyetli finansman sağlayabileceği düzenleme hayata geçirilecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün verecekleri müjdelerin ülkenin toprak muhafızları, üretim akıncıları olan çiftçileri daha da güçlendirmeyi amaçladığına dikkati çekerek şunları kaydetti:
"İlk olarak Çiftçi Destek Kredisi'ni uygulamaya geçireceğimizin müjdesiyle başlıyoruz. Bu krediyi çiftçilerimiz, hasat dönemine kadar yapacakları her türlü harcamaları için kullanabilecekler. Böylece çiftçilerimiz gelir elde edemedikleri dönemdeki ihtiyaçlarını rahatça karşılayabilecekler. Kişi başına 250 bin liraya kadar verilecek bu kredinin yıllık faiz oranı yüzde 9,75 ve vade süresi 36 aya kadar olacaktır. İkinci müjdemiz Tarımsal KOBİ Kredisi'dir. Tarım ürünlerini işleyen küçük ve orta boy işletmeleri destekleyeceğimiz bu kredi sayesinde nihai malın katma değerinin üreticimizde kalmasını sağlamak istiyoruz. Tarımsal KOBİ Kredimizin üst limiti 15 milyon lira, devlet tarafından ödenen kısmı dışında kalan yıllık faiz oranı yüzde 4,75'tir. Yatırım kredilerinde 10 yıla, işletme kredilerinde 24 aya kadar vade uygulanabilecektir. Süt ve süt ürünleri, meyve ve sebze kurutma-dondurma, meyve suyu, salça, turşu, konserve, reçel, marmelat, pekmez, zeytin, su ürünleri paketleme, tütsüleme, organik tarım ürünleri gibi pek çok başlıktaki işletme faaliyetinde bu kredi kullanılabilecektir."
Üçüncü başlıklarının Tarım Borç Transferi Kredisi olduğunu belirten Erdoğan, "Bu krediyle başka bankalardan yüksek faizle kredi kullanmış çiftçilerimizi Ziraat Bankamızda sağlayacağımız uygun şartlarla bu yükten kurtarmayı amaçlıyoruz. Üst limiti 5 milyon lira olacak bu kredinin de faiz oranı yüzde 9,75 ve vadesi 60 aydır. Önümüzdeki günlerde Ziraat Bankamız yanında Ziraat Katılımın da çiftçilerimize düşük maliyetli finansman sağlayabilmesini temin edecek bir düzenlemeyi inşallah hayata geçireceğiz." dedi.
Erdoğan, tüm bu kredi imkanlarının çiftçilere ve işletmelere hayırlı olmasını diledi.
Genç çiftçi ve kadın çiftçi kredi limitlerinin halihazırda 500 bin lira olduğunu bildiğini dile getiren Erdoğan, "Biz gençlerimizin ve kadınlarımızın tarımın geleceğinde çok daha fazla söz sahibi olmalarını istiyoruz. Bunun için buradan Ziraat Bankası Genel Müdürü'müze genç ve kadın çiftçi kredi limitlerini 500 bin liradan 1 milyon liraya çıkaralım diyorum. Alpaslan Bey, anlaştık değil mi? Bir yanlışlık olmasın." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Ziraat Bankası'nın tarım kredilerindeki takip oranının yüzde 1'in altında olmasının çiftçilerin borçlarına sadık olduklarını, ödemelerini hassasiyetle yaptıklarını gösterdiğini söyledi.
Buna rağmen yüzde 1'in altında bile olsa borcunu ödemekte zorlanan bir çiftçi varsa onlara destek olmanın da boyunlarının borcu olduğunu dile getiren Erdoğan, tarım kredisi takip hesabındakilerden ana parasını peşin ödeyenlerin faizlerinin silinmesinin bu çiftçileri rahatlatacağını belirtti.
Ana para ödemesini peşin yapmakta zorlananların olacağını aktaran Erdoğan, "Peşin parası olmayanların borçlarını herhangi bir gecikme ve temerrüt faizi uygulanmadan taksitle yapabilmelerine de imkan tanımak lazım. Bu konuda da mutabık mıyız (Ziraat Bankası Genel Müdürü) Alpaslan Bey? Şahit oldunuz, duydunuz. Evet gördüğünüz gibi konu çiftçilerimizin, üreticilerimizin, milletimizin meselesi olduğunda çözümler anında geliyor." ifadelerini kullandı.
"Türkiye Yüzyılı'nın hazırlıklarını dört bir koldan süratle yürütüyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen 20 yılda ülkeyi asırlara bedel eser ve hizmetlere kavuşturmuş bir hükümet olarak Türkiye Yüzyılı'nın hazırlıklarını da dört bir koldan süratle yürüttüklerine işaret etti.
Türkiye Yüzyılı'nın başlıklarından birinin de "üretimin yüzyılı" olduğunu aktaran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Konu üretim olduğunda hele hele toprağın bereketi olduğunda bizim için akan sular durur. Ülkemizi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme üzerine inşa eden bir iktidar olarak, bir hükümet olarak bu 5 temel esas üzerine Türkiye'mizi büyüteceğiz. Ve bu mücadelede çiftçilerimizden alacağımız destek hayati öneme sahiptir. Ne diyor gönül dostu; 'Gökte uçan hüma kuşu ne bilir dalın kıymatın/Kargayı kondurman dala ne bilir gülün kıymatın/Çift sürüp ekin ekmeyen, meydana sofra dökmeyen, arının kahrını çekmeyen ne bilir balın kıymatın.' Biz ülkenin ve milletin sahip olduğu değerlerin, zenginliklerin, imkanların kıymetini bilmeyenleri asla muhatap almıyoruz. Çifti çubuğu, bağı bahçeyi, ekini hasadı, davarı malı bilmeyenlere dönüp bakmıyoruz. Bizim onlarla işimiz yok. Oturdukları yerden esip gürleyerek avara kasnak gibi boşa dönüp duranları gülerek izlemekle yetiniyoruz. Zihninde vizyon, gönlünde eser ve hizmet, dilinde hayırlı söz olmayanların topunu bir araya getirseniz şuradaki buluşmamızın hasılasının yanına bile yaklaşamazlar."
"Çalışmak için dertli olmak lazım dertli"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çalışmak için dertli olmak lazım dertli. Mücadele etmek için yaşamış olmak lazım yaşamış olmak. Üretmek için de ter dökmek lazım ter. Başarı kazanmak için tecrübe ve hazırlık lazım. Hepsinden önemlisi tüm bunlar için sarsılmaz bir inanç, mangal gibi bir yürek, çelikten bir irade lazım. Hamdolsun biz üstadın deyimiyle akrebin kıskacında yoğrula yoğrula Yunus gibi pişe pişe Hacı Bektaş'tan aldığımız ilhamla bir olarak, iri olarak, diri olarak, kardeş olarak hep birlikte bugünlere geldik." diye konuştu.
Çiftçilerin, Türkiye'yi 1990'ların güvensizlik ve istikrarsızlık ikliminden 2023 hedeflerine, Türkiye Yüzyılı vizyonuna getirene kadar hangi badireleri atlattıklarının, hangi engelleri aştıklarının, hangi oyunları bozduklarının şahidi olduklarını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"İnşallah Cumhuriyetimizin ilk asrını geride bırakıp yeni yüzyılına gireceğimiz 2023'ü de güven ve istikrardan taviz vermeden geçirerek hep birlikte hayallerimizi gerçeğe dönüştüreceğimiz bir döneme gireceğiz. Sizlerden ve tüm milletimden ricam şudur; geçtiğimiz 20 yılda ülkemizin asırlık eksiklerini nasıl tamamlamışsak milletimizin asırlık hak ve özgürlük taleplerini nasıl karşılamışsak Türkiye Yüzyılı'nın inşasını da aynı inanç ve azimle başlatalım istiyoruz. Çiftçi kardeşlerimizin bu kutlu yolda bugüne kadar hep olduğu gibi yine en güçlü şekilde yanımızda yer alacaklarına yürekten inanıyorum."
Verdikleri müjdelerin hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, çiftçilere bu imkanların sağlanmasında emeği geçenleri tebrik etti.
Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi Buluşması'na Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar, tarım ve bankacılık sektörlerinin temsilcileri katıldı.
Çakar, konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Ziraat Bankası'nın kurulmasına yönelik Sultan 2. Abdülhamid'in kararının bir örneğini takdim etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, program öncesi çiftçi stantlarını ziyaret etti.