CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nın ABD ziyaretine de atıfta bulunan Erdoğan, "Şanlıurfa'nın ciğeri, kebabı varken Amerika'ya FETÖ'cülerle benzin istasyonlarında hamburger yemeye gidenler bu şehri hak ettiği şekilde sevemez. Kaset kumpası ile getirildikleri koltuklarını korumak için her yolu deneyenler mücadele ruhunu kavrayamazlar. Ülkesini yabancılara şikayet edenler vatan sevgisini yüreğinde hissedemez. Biz Bay Kemal'in CHP'si gibi seçim yaklaşınca proje açıklayanlardan değiliz. Biz seçim öncesi meydanlarla bol bol bedava vaat dağıtanlardan değiliz. Biz yapamayacağımız şeylerin sözünü vermeyiz. Biz bir proje açıkladığımızda peşine düşeriz. Biz temel atar, o temeli takip eder sonra da gider açılış kurdelesini keseriz" ifadelerini kullandı.
"Kritik projeler 2023 yılında hayata geçecek"
"Yıllardır planladığımız kritik projeleri 2023 yılında hayata geçireceğiz" diyen Erdoğan şöyle devam etti:
Milli savaş uçağımız 2023 yılında hangardan çıkacak. İnsansız savaş uçağımız Kızılelma göklerde olacak. Togg'u yılın ilk çeyreğinin ardından yollarda görmeye başlıyoruz. Enflasyonun aşağıya doğru hareket ettiğini bunun üzerine kurulan senaryoların da yırtılıp atıldığını göreceğiz.
Erdoğan'dan muhalefete: Bunlar bir şey olmaz
"Bunların milli irade gibi prensipleri olsa küresel odaklara bel bağlamazlar. 6'lı masa denilen paravan yapı emellerine ulaşamaz" diyen Erdoğan şunları söyledi:
CHP ve şürekasının projeleri sürdürme kabiliyeti yoktur. Nükleer santralden, SİHA'lara kadar yapılan işlere düşmanlıklarını göstermişlerdir. Akkuyu Nükleer Santrali'ne muhalefetten de temsilciler geldi. Nükleer enerji santralini görünce bunlar tebrikte bulundular. Ankara'ya döndükten sonra aleyhinde konuşmaya başladılar. Bu muhalefet böyle bir muhalefet. Bunlardan hiçbir şey olmaz. Aynı durum terör örgütleri ve uzantılarına karşı yürütülen operasyonlar için de geçerlidir. Bunlar seçim geliyor. 4 başlık üzerinde duracaklar. Ekonomi, diplomasi, en çok başarılı olduğumuz alanlardan biri terörle mücadele, mülteci meselesi. İleri geri her şeyi söyleyecekler. Bunlarda yalan en rahat kullanılan bir şey. Bay Kemal yaptığı gibi şürekası da aynı şeyi yapıyor. Bunların böyle dertleri olsa YPG'li teröristleri 'Topraklarını savunan kişiler' olarak tabir etmezlerdi. Bakanlık pazarlığı yapmazlar. Böyle hassasiyetleri olsa kendi devletlerine iftira atmazlardı. Küresel vesayet odaklarına bel bağlamazlardı. Bay Kemal ve şürekası tavrıyla milli yerli muhalefet anlayışına sahip olmadıklarını ortaya koymuşlardır. Bunların tek kutsalı işgal ettikleri konumlarıdır.