Hayatını karartmıştı! Vahşetin gerekçeli kararında korkunç detaylar

İstanbul Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nce açıklanan gerekçeli kararda sanık Emre Çiçek’in (26) 6 Şubat 2019 tarihinde şikayetçi Rabia Kaçmaz’ı (20) Avcılar’da bir tekstil atölyesine götürdüğü anlatıldı. Atölyede sanığın Kaçmaz’la tartıştıkları, Kaçmaz’ı boynundan bıçakladığı, ellerini ve ayaklarını bağlayarak cinsel saldırıda bulunduğu, ardından da Kaçmaz’ı çuvala koyarak diğer sanık Yunus Kıldır’la birlikte kiralık aracın bagajına götürdüğü ve Firuzköy’deki göl kenarına attığı belirtildi.Sanığın kolluk kuvvetlerine teslim olmasının ardından olay yerine giden polis ekiplerinin Rabia Kaçmaz’ı yarı çıplak ve domuz bağı şeklinde bağlanmış bir vaziyette kanlar içinde buldukları, Kaçmaz’ın yaşam belirtisi göstermesi üzerine en yakın sağlık kuruluşuna götürdükleri ifade edildi.

KAÇMAZ’IN BEYANLARINA İTİBAR EDİLMESİNE ENGEL TIBBİ BİR DURUM YOK

Gerekçeli kararda İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda müşteki Rabia Kaçmaz’ın beyanlarına itibar edilmesine engel tıbbi bir neden bulunmadığına dair rapor geldiği de vurgulandı.Tüm dosyanın kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesiyle gerekçeli kararını açıklayan heyet, Kaçmaz’ın beyanlarını destekleyen raporlar olduğunu, sanık Emre Çiçek’in olayın ardından sıcağı sıcağına verdiği kolluk savunmasındaki ikrarı belirtti.

SANIK SAVUNMALARI ÇELİŞKİLİ

Kaçmaz’ın yaralanmasının yaşamını tehlikeye soktuğu, yüzünde sabit iz kaldığı ve boyun bölgesindeki kesi nedeniyle oluşan ses tellerindeki hasarın konuşmasında sürekli zorluğa neden olduğu ifade edildi. Bu sebeplerle sanık Çiçek’in savunmalarının birbirleriyle çelişkili, hayatın olağan akışına aykırı ve suçtan kurtulmaya yönelik olduğu değerlendirildi.Sanığın olaydan önce araba kiraladığı, Kaçmaz’a “Seni buraya cezalandırmak için getirdim, buradan çıkamayacaksın" dediği belirtilerek sanığın öldürme kararını önceden vererek tasarladığı değerlendirildi. Gerekçeli kararda mağdurun olay nedeniyle yaşadığı zarar ve tehlike dikkate alınarak üst sınırdan ağırlaştırılarak cezalandırılması gerektiği belirtildi. Ayrıca gerekçeli kararda tahrik savunmasının kabul edilebilir nitelikte olmadığı vurgulandı.

ÖLDÜĞÜNÜ DÜŞÜNEREK BIRAKTI

Sanığın mağdurun öldüğünü düşünerek önce babasını aradığı ve sonrasında kolluk kuvvetlerine teslim olup bıraktığı yeri gösterdiği belirtilen gerekçeli kararda, sanığın mağduru kendi başına kurtulamayacak şekilde domuz bağıyla bağlayarak kan kaybeder vaziyette kış günü gece vakti bulunamayacak ve kimse tarafından görülmeyecek bir yerde bıraktıktan saatler sonra öldüğünü düşünerek teslim olduğu belirtildi. Bu sebeplerle sanığın suçun tamamlanmasını veya neticenin gerçekleşmesini önleme amacının olmadığı net anlaşıldığından gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığı kaydedildi.

KAMU VİCDANINI YARALAYACAK ŞEKİLDE GERÇEKLEŞTİRİLDİĞİNDEN CEZADA İNDİRİM YAPILMADI

Eylemin kamu vicdanını yaralayan şekilde gerçekleştirilme biçimi, sanığın fiilden sonraki davranışları ve kişilik özelliklerine göre takdiri indirim yapılmasına yer olmadığı gerekçeli kararda ifade edildi.Mahkeme heyeti bu gerekçelerle sanık Emre Çiçek’in üzerine atılı "Canavarca hisle kasten öldürmeye teşebbüs etme", "Cinsel saldırı" ve "Cinsel amaçla birden fazla kişi ile hürriyeti kısıtlama" suçlarından 53 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına hükmetti.Sanık Yunus Kıldır’ın ise “Hürriyeti yoksun kılma" suçundan 8 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar veren heyet, gerekçe olarak Kıldır’ın Kaçmaz’ın yaşadığını anlamasına rağmen Çiçek ile birlikte mağduru çuvala koyarak araca taşıdıklarını, suç kastının yoğunluğunu gösterdi.

Gündem Haberleri