Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerin geleceği açısından kritik öneme sahip AB Konseyi Zirvesi, 10-11 Aralık’ta toplanacak. AB devlet ve hükümet başkanlarının katılacağı zirvede, Türkiye, Doğu Akdeniz’deki gelişmeler çerçevesinde gündem başlıkları arasında yer alıyor. Türkiye, kritik zirve öncesi, “gerilimden yana olmadığı” mesajını pekiştirmek amacıyla “Oruç Reis”in görev süresini uzatmayıp, Antalya Limanı’na çekti. Bu hamlenin, zirveden çıkacak kararları nasıl etkileyeceği merakla beklenirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, AB’ye ilişkin ilk değerlendirmelerini 9-10 Aralık’ta Karabağ zaferi kutlamaları için gideceği Bakü’den yapması bekleniyor.
AB devlet ve hükümet başkanları 10-11 Aralık’taki AB Konseyi Zirvesi’nde bir araya gelecek. Zirvede resmi gündemin en önemli başlıklarından birini, Doğu Akdeniz’deki gelişmeler ve AB’nin Türkiye’nin faaliyetlerine dönük alacağı kararlar oluşturacak. Liderler toplantısından önce AB dışişleri bakanları da yarın toplanarak zirvede alınacak kararlar açısından son hazırlıkları değerlendirecek.
ZİRVE ÖNCESİ ADIMLAR
Eylül ortasında Türkiye’nin Oruç Reis gemisini Antalya’ya çekmesi sonrası Yunanistan ile istikşafi görüşmelerin yeniden başlaması için uzlaşılmıştı. Ancak 12 Ekim’den itibaren yeniden görevlendirilen Oruç Reis, ilişkilerin gerilemesine sebep olmuştu. Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakcı da, TBMM Dışişleri Komisyonu’nda AB Liderler Zirvesi’nde Türkiye’yi neyin beklediği konusunda kritik değerlendirmeler yapmış, “Türkiye’ye mali yardımlarda kesinti yapabileceğini veya tamamen askıya alabileceğini, sondaj çalışmalarına dâhil olan üst düzey bürokratlara seyahat yasağı getirilebileceğini” söylemişti. Türkiye, 10-11 Aralık’taki kritik zirveden sadece 10 gün önce de, “gerilimden yana olmadığı” mesajını pekiştirmeye yönelik olarak Oruç Reis’in görev süresini uzatmadı ve Antalya Limanı’na çekti.
Bununla birlikte Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın, özellikle son dönemde yeni reformlara ilişkin atılan adımların anlatılması için Brüksel’e gönderilmesi de ayrı bir önem taşıyor. Kalın, yaptığı görüşmelerde reform söyleminin yanı sıra dış politikada değişim sinyalleri de verdi.
Türkiye’nin bu adımları, NATO’da, Türk-Yunan geriliminin azaltılması çabaları açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Türkiye, gerilimi yumuşatan ülke algısı yaratırken, Yunanistan’ın istikşafi görüşmelerin başlatılması için öne sürdüğü koşul da karşılanmış oldu. Ancak Yunanistan, Doğu Akdeniz’de ayrıştırma tedbirlerine yönelik teknik detayların belirlenmesi için Türkiye ile Yunanistan askeri heyetleri arasında NATO Karargâhı’nda yapılması planlanan teknik görüşmeye, Yunanistan heyeti katılmayarak çözümden yana tavır sergilemedi.
Kaynak:Milliyet