PKK vakfı DİAYDER davası başlıyor!

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nca hazırlanan 335 sayfalık iddianamede, Şirinevler'de faaliyet gösteren DİAYDER isimli derneğin KCK sistematiği doğrultusunda kurularak faaliyet yürüttüğü kaydediliyor. İllegal olarak açılan denetimsiz mescitlerde siyasi içerikli vaaz ve hutbeler verildiği, legal bir çatı altında örgütün amaç ve hedefleri doğrultusunda faaliyet yürüttükleri hususunda somut deliller elde edildiği belirtiliyor. KCK Azınlıklar ve İnanç Grupları Komitesinin diyanet harici alternatif bir dini yapılanmaya gidilmesi yönündeki açıklamalarının DİAYDER tarafından karşılık bulduğu 'mele' olarak adlandırılan gayri resmi din adamları aracılığıyla örgüt tarafından yapılan açıklamaların hayata geçirilmeye başlandığı anlatılıyor. Dernek adı altında sivil toplum kuruluşu olarak faaliyetlerine devam eden DİAYDER yönetici ve üyelerinin, "din motifli yaklaşımlarla örgüt sempatizanı kitlenin örgüte bağlılıklarını artırmak ve örgütün kent merkezlerinde ihtiyaç duyduğu sempatizan kitle oluşturmaya çalıştıkları, sonrasında ise örgütün din karşıtı ideolojisinin kitleye empoze ettikleri"nin anlaşıldığı öne sürülüyor.

İDDİANAMEDE İBB DETAYI

İddianamede, DİAYDER'in referansı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) işe alınan örgüt üyesi ve sempatizan kişilerin aldıkları maaşın bir kısmını derneğe verdikleri ileri sürülüyor. Yine İBB tarafından derneğe verilen market yardım kartlarının örgüt sempatizanları tarafından "değer ailelerine" dağıtıldığı kaydediliyor. PKK/KCK silahlı terör örgütünün "değer ailesi" kavramına çok önem verdiği anlatılan iddianamede, örgütün kırsal alanında faaliyet yürütmekte iken ölen ve faaliyet yürütmeye devam eden örgüt mensuplarının ailelerinin örgüte olan bağlılıklarının azalmaması amacıyla yapı içerisinde sürekli olarak desteklenmesi, ziyaret edilmesi ve örgütsel anlamda bağların diri tutulmasının amaçlandığı ifade ediliyor. İddianamede, Ramazan ayı nedeniyle İBB tarafından DİAYDER'e verilen alışveriş kartlarının dernek başkanı sanık Ekrem Baran tarafından dağıtılması maksadıyla Avrupa ve Anadolu yakasında ikamet eden dernek üyesi melelere verilmesi hususunun yer aldığı, söz konusu kartların dağıtılacağı şahıslar arasında "değer ailelerinin" de bulunduğu belirtiliyor. İddianamede, sanık Ekrem Baran'ın dijital materyalinde yapılan örgütsel irtibat ve iltisakını ortaya koyacak birçok tespitin yer aldığı, geçmiş dönemlerde örgüt mensuplarının cenaze törenlerine katıldığına ilişkin görsellerin bulunduğu, sanık Mehmet İnan'ın da DİYADER irtibatıyla İBB'de gassal olarak görev yaptığı, dernek başkanı Ekrem Baran ve dernek saymanı sanık Rıza Oğur arasında yapılan görüşmede aldığı maaş üzerinden derneğe düzenli olarak para yardımında bulunduğunu söylediği belirtiliyor. 2012-2103 yıllarında DİAYDER'e üye olduğunu belirten sanık Hasan Karahan ise DİAYDER yöneticilerinin İBB'ye gassal olarak kendi yakınlarını almaları nedeniyle usulsüzlük yaptıklarını düşünerek istifa ettiğini söylediği iddianamede yer alıyor.

DAVA İSTANBUL 14. AĞIR CEZA MAHKEMESİ'NDE GÖRÜLECEK

Aralarında dernek başkanı Ekrem Baran'ın tutuklu bulunduğu toplam 23 sanık, "Silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme" suçlarından 3,5'er yıldan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talebiyle İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkacak.

Gündem Haberleri