Zonguldak'ta yaşayan Murat Terzi’nin (48) yüzü, çalışmaya gittiği Antalya'da, Afrika sineğinin ısırması sonucu tanınmayacak hale geldi. Yüzünde ve kollarında yaralar oluşan Murat Terzi'nin layşmanyaz hastalığına yakalandığı belirlenirken, 6 aylık tedaviyle yaralar geçti, cildinde izler kaldı.
2 ay sonra İstanbul Tıp Fakültesi’ne başvuran Terzi, yatarak 2 ay süreyle tedavi gördü. Layşmanyaz teşhisi konulan Terzi’nin vücudundaki yaralar iyileşse de yüzünde ve kollarında izler kaldı.
Çalışmak için Antalya’ya gittiğini söyleyen Murat Terzi, “Beni Antalya’da Afrika sivrisineği ısırdı. Bu bir ay sonra meydana çıkmaya başladı. Halsizlik yürüyeme, idrar tutamama gibi belirtiler oldu. En çok da yüzümdeki yaralardan dolayı hastanelere gittim. İstanbul Tıp Fakültesi’nde enfeksiyon biriminde 2 ay yattım. Burada layşmanyaz teşhisi konuldu. Kaşığı ağzıma götürüp yemek yiyemiyordum. Üstümü değiştiremiyordum. 2 ay tedavi gördüm.
Hala daha 1 yıllık raporum var. 1 yıl boyunca tedavi göreceğim. Bulaşıcı bir hastalık değil ama vücutta çok büyük bir enfeksiyon yapıyor. Yüzümdeki yaralar 1 ay sonra çıkmaya başladı. İyice dağıldı, sol tarafımda iyice hasar vardı” dedi.
Hastalık nedeniyle çalışamadığını ifade eden Terzi, “Sağlık iyi ama çalışma hayatım bitti. Çünkü gücüm yok. Bağışıklık sistemimle ilgili kontrollere gidiyorum, istenen seviyelere gelmiş ama gücüm yok. Vücudum güç üretemiyor” diye konuştu.
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Rafet Koca, layşmanyaz parazitinin sineklerle taşındığını, sineğin parazit bulaştırdığı her noktada yaralar oluşabileceğini belirterek, “Genelde kemirgen ve köpeklerden bu paraziti alır daha sonra gece karanlığında kan emmek için insanları sokarak deriye bunu bulaştırır. Bu parazit bir anda ortaya çıkmaz, bataklık alanlarda, fosseptiklerde ve sulak arazilerde bu paraziti çok görüyoruz. Köpeklerden sivrisineklere ve onların ısırmasıyla size bulaşır.
O sinek köpeği önce ısırır sonra gece siz uyurken çıplak alanlarınızı ısırarak bunu bulaştırır. Hastalık hemen oluşmaz, 2 ila 8 ay kadar sürebilir. Isırdığı yerden ufak bir sivilce çıkar ve nohut tanesi kadar şişer. 6 ay sonra ise ülserleşir. Hastada hiçbir ağrı kaşıntıya neden olmaz. O nedenle hasta bunu çok önemsemez. Daha sonra da 1 yıl içerisinde yerinde çökük bir iz bırakarak iyileşir.
Bu 1 yıldan dolayı bu hastalığa ‘yıl çıbanı, şark çıbanı, Halep çıbanı’ denir. Ülkemizde daha ziyade güneydoğu, Antalya, Mersin, Adana ve Antakya’da çok gözlenen bir hastalıktır ama hayatı tehdit eden bir sıkıntı yaratmaz. İyileşirken iz bırakır” ifadelerini kullandı.