Van’da 3 lisede karma eğitimden, erkek ve kız öğrencilerin ayrı sınıflarda kaldığı sisteme geçildiği ortaya çıktı. Edremit ilçesindeki Şehit Murat Demirci Anadolu İmam Hatip Lisesi, İpekyolu ilçesinde bulunan Merkez Anadolu İmam Hatip Lisesi ve 15 Temmuz Şehitleri Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde kız ve erkek öğrencilerin sınıfları hatta katları dahi ayrıldı.
Sözcü’de yer alan habere göre, Eğitim-Sen Van Şubesi, konuyla ilgili İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne başvuru yaptı. Sendika, karma eğitime dönülmediği takdirde hukuki süreç başlatacak.
“KATLAR DA AYRILDI”
Van Milli Eğitim Müdürlüğü, sendikanın başvurusuna “İlimizde müdürlüğümüze bağlı okullarda, Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 15.Maddesindeki ‘Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır. Ancak eğitimin türüne, imkân ve zorunluluklara göre bazı okullar yalnızca kız veya yalnızca erkek öğrencilere ayrılabilir’ hükmüne uygun eğitim öğretim uygulanmaktadır” yanıtını verdi.
Eğitim-Sen Van Şubesi ise yaptığı detaylı araştırmalar sonucunda ildeki 3 lisede karma eğitimin tamamen dışına çıkıldığını hatta Merkez Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde okul katlarının dahi kız ve erkek öğrencilere göre ayrıldığını belirledi.
EĞİTİM-SEN: HUKUKİ SÜREÇ BAŞLATACAĞIZ
Geçtiğimiz günlerde Van Milli Eğitim Müdürlüğü’ne yeniden başvuru yapan Eğitim-Sen Van Şubesi, karma eğitim uygulanmayan okulların isimlerini yazarak bu uygulamanın düzeltilmemesi halinde sorumlular hakkında hukuki süreç başlatacaklarını bildirdi.
Eğitim-Sen Van Şube Başkanı Murat Atabay, bu konuda yasanın çok net olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Bu uygulamanın ne zamandan beri yapıldığını bilmiyoruz. Bu yıl, bu konu hakkında bir araştırma yapmak istedik ve konuyla ilgili Van Milli Eğitim Müdürlüğü’ne yazı yazdık ve konuyla ilgili bilgi istedik. Fakat müdürlük herhangi bir araştırma ve inceleme yapmadan bize geri dönerek böyle bir okul olmadığını belirtti. Fakat biz üyelerimize mesaj atarak bu uygulamanın bazı okullarda yapıldığını öğrendik. Bu durum başka okullarda uygulanıyor mu henüz bilmiyoruz. Hatta Gevaş ilçesinde de böyle bir lise olduğunu dilekçemizi verdikten sonra öğrendik.”
“ÇOCUKLARIN PEDAGOJİK GELİŞİMİ İÇİN KARMA EĞİTİM GEREKLİ”
Atabay, söz konusu uygulamanın yasaya aykırı olduğunu ve sendika olarak laik ve karma eğitimi savunduklarını ifade ederek, “Karma eğitim çocukların pedagojik ve bilişsel gelişimi açısından çok önemli bir uygulama. Karma eğitim aynı zamanda karşı cinsi tanımasına olanak veren bir uygulamadır. Fakat bazıları kız ve erkek öğrencilerin bir arada olmasının taciz vakalarının arttırdığını ve gelişimlerini engellediklerini savunuyor. Aksine öğrencileri ayırdığınız zaman karşı cinsi tanımaması, onunla zaman geçirmemesi, karşı cinsin hayal ve duygu dünyasını tanımaması durumunda bu vakalar daha çok ortaya çıkıyor. Türkiye’de en çok yansıyan taciz olaylarının kuran kurslarında veya farklı dini eğitim veren yerlerde ortaya çıkmasının belki de alt yapısı da budur” dedi.
Sınıfları ayırmanın çocukların toplumsal cinsiyet rollerini belirlemeye yönelik olduğunu da anlatan Atabay, “Bu durumda kızlara diyorsunuz ki, sizin yaşam alanında yeriniz her zaman erkekten ayrıdır ve farklıdır. Sınıfları birbirinden ayırmak ‘Siz bu cinsiyet rolleri içerisinde hareket etmek zorundasınızın’ da alt yapısını oluşturuyor. Bu anlamda biz sendika olarak yıllardır karma eğitimi savunuyoruz. Yasa da çok net olduğu için bu konuda ‘veliler ve öğrenciler istedi’ gibi gerekçeler gösteremezsiniz.” diye konuştu.
“DİNDAR VE KİNDAR NESİL YARATMA…”
Bu okullarda yeniden karma eğitime geçilmesi konusunda zorlayıcı olacaklarını ifade eden Atabay, “Milli Eğitim Müdürlüğü ve siyasal iktidar bu durumdan haberdar. Eğitim sistemini kafalarındaki dindar ve kindar nesli yaratma araçlarından birine dönüştürmeyi hedefliyorlar” dedi.
Karma eğitimi savunmanın bir din karşıtlığı olmadığını da savunan Atabay, yapılan bütün bilimsel çalışmaların karma eğitimdeki çocukların daha sağlıklı olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. Atabay, “Kız ve erkek öğrencilerin bir arada eğitim görmesi bir arada toplumsal yaşam içerisinde yer alması hem toplumun geleceği açısından hem de çocuğun bireysel gelişimi açısından çok olumludur. Bunun aksi de çok olumsuz sonuçlar çıkarıyor ki bu noktada İran gibi örnekler var. Onun da yansımalarının ne olduğunu görüyoruz” diye belirtti.