İnşaat Mühendisleri Odası’ndan 17 Ağustos Açıklaması:

İnşaat Mühendisleri Odası Yalova Temsilcisi Mahmut Renkler, Yalova’da yasallaştırılmış gecekondulardan bir şehir oluşturma anlayışının hüküm sürdüğünü söyledi.
Renkler, yaptığı yazılı açıklamada, "Dünyada depremden en çok etkilenen ülkeler arasında olan Türkiye 1. derece deprem kuşağında. Ülkemizde 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin ardından ’yapı denetimi’ düzenlemeleri adı altında bazı girişimler yapılmışsa da, söz konusu yasa ülke gerçeklerinden uzak olduğu için çarpık, uygulanması zor ve kamusal denetim alanı ticarileşmiş bir durum ortaya çıkmıştır. Pratikte, yasa kapsamında mesleki denetim ve belgelendirme görevleri olan TMMOB’a bağlı odaları dışlayan bir yaklaşım egemen olmuştur. Odanın mesleki denetimini ortadan kaldırmayı amaçlayan bu yasa ile sahte mühendis ve mimarlar türemesinin, standartlara uygun olmayan niteliksiz mühendislik hizmetleri verilmesinin yolu açılmıştır. Gerek ülke, gerekse şehrimizde yasallaştırılmış gecekondulardan şehir oluşturma anlayışı hüküm sürmektedir. Doğanın boşaltım sistemleri olan dere yatakları, heyelanlı alanlar, pervasız bir şekilde imara açılmış ve açılmaya devam edilmektedir. İlgili bakanlığın çıkarmış olduğu Tip İmar Yönetmeliğine uymayan belediyeler çoğunluktadır. Kentsel dönüşüm projeleri halen maksadına uygun yapılmamaktadır. Ülkemiz deprem anı ve sonrası enkaz kaldırmada önemli adımlar atmış, ancak insan hayatını, can ve mal güvenliğini teminat altına alacak deprem öncesi tedbirlerde halen başarısızdır. Mühendislik eğitiminden başlayıp taşeron fırsatçılığına kadar uzanan sürecin kararnameler ile düzeltilemeyeceği anlaşılmalıdır. Etikten uzaklaşmış bir mühendislik eğitimi ile başlayan ve depreme kadar devam eden, kontrol sözcüğünün sadece kağıtlarda kaldığı, herkesin ’ben yaptım oldu’ mantığı ile davrandığı, kimsenin gerçekte sorumlu olmadığı bu yapı sürecinin bütün boyutları ile tartışılması, sorumlulukların paylaşılması lazımdır. Bir devletin en temel görevi, halkını sağlıklı, güvenli ve çevreye dost binalarda yaşatmaktır. 17 Ağustos`un, aynı felaketin yeniden yaşanmaması için sürekli hatırlanması, yapılanların ve yapılmayanların sorgulanacağı bir gün olması gerekmektedir" dedi.

Haberleri