İsveç Büyükelçisi’nden Fransa’daki Olaylara İlişkin Açıklama

Eskişehir’e gelen İsveç Ankara Büyükelçisi Lars Wahlund, Fransa’da yaşanan olayları değerlendirerek, “Fransa’daki olayları gerçekleştirilenler, bunu din adına yaptıklarını söylediler, ama aslında bu dini çok kötü duruma getiren, dini karalayan bir durum” dedi.
Türkiye’den İsveç’e göçün 50’inci yılı nedeniyle düzenlenecek olan konsere katılmak üzere Eskişehir’e gelen Büyükelçi Wahlund, Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna’yı makamında ziyaret etti. Ziyareti sırasında gazetecilerin sorusu üzerine Fransa’daki son saldırıları değinen Wahlund, yaşanan olayları büyük bir trajedi ve kınanması gereken bir durum olarak değerlendirdi. Wahlund, "Öncelikle bu yaşanan büyük bir trajedidir ve kınanması gereken bir durumdur. Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin çoğu oldukça iyi ve ılımlı mesajlar verdiler. Bazıları o kadar akıllıca olmayan mesajlar vermiş olabilir, ama genel olarak ılımlı mesajlar verildi. Benim kendi aileme bakarsak, yani 3-4 nesil öncesi, İsveç’in dışından geliyor göçmen olarak. Daha önceden daha homojendik, ama 60’lardan itibaren göçmenler gelmeye başladı ülkemize. Şuanda İsveç nüfusunun yüzde 20’si, ya İsveç dışında doğmuş ya da ailesi İsveç dışından gelenler. İsveç şuanda Avrupa’da en çok göçmen alan ülke. Bunun faydalarının ve pozitif taraflarının yanı sıra oluşturduğu zorluklar da var. Bunun sadece Hristiyanlıkla ya da İslamla ilgisi yok, ama entegrasyonla ilgili olarak zaman gerektiren bir süreç. Mesela 30 bin Somalili var İsveç’te, 80 bin Suriyeli var, 150 bin Balkanlardan gelenler var. Zaman içerisinde daha entegrasyon açısından yol kat ediyoruz. Bu konuda İsveç başarılı ülkelerden biri. Mesela İranlılar bir başarı hikayesi yazıyor aslında İsveç’te entegrasyon açısından. Çok başarılı öğrenciler. Üniversitedeki en başarılı öğrenciler İranlılar. Şuanda Türkiye’de de yaklaşık 1,5 milyon Suriyeli var. Bunu da zaman içerisinde zorlukları olacaktır. Fransa’daki olayla ilgili olarak da bunu gerçekleştirilenler biliyorsunuz din adına yaptıklarını söylediler. Ama aslında bu tabi dini çok kötü duruma getiren, dini karalayan bir durum" dedi.
Eskişehir’e daha önce 4 kez geldiğini ifade eden Wahlund, Eskişehir’in çok modern ve heyecan verici bir şehir olduğunu ifade etti. Tarihte İsveç’e Türkiye’den yoğun göç olduğunu kaydeden Wahlund, "İsveç’e Türkiye’den göç etmiş 150 ile 250 bin arası göçmen var. Bunların 50 bini Kulu’dan göç etmiş. Doğu Anadolu’dan Türkler var. Mardin ve Midyat’tan gelen Süryaniler var. 70’ler ve 80’lerde politik nedenlerle mülteci olarak İsveç’e gelmiş göçmenler var. Türkiye’den İsveç’e göç edenler memnunlar ama bazıları Türkiye’ye geri döndü ve Türk toplumuna katkıları oldu. Bu isimlerden bazıları Yaşar Kemal, Zülfü Livaneli, İshak Alaton ve bunların dışında başka isimler de var. İsveç hükümetinde şuanda iki Türk bakan var biri Mehmet Kaplan Şehircilik Bakanı, diğer ise Enerji Bakanı İbrahim Bayram. Dolayısıyla bu göçten biz de büyük faydalar sağlıyoruz" diye konuştu.
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Vali Tuna ise, bugün Avrupa’da milyonlarca Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yaşadığından bahsetti. Vali Tuna, "Bundan 50 yıl önce gidenler de var, daha sonra gidenler de var. Orada birkaç jenerasyonun da geçmesi ile birlikte oraların parçası haline gelmişler, orayı yurt edinmişler ve bulundukları ülkelerin sosyal ve ekonomik hayatına da çok önemli katkılarda bulunmuşlar. Göç kolay bir hadise değil, birçok acıları da beraberinde getiriyor. Her ne kadar bazı isimler zamanında siyasi nedenlerle iltica ettiler ama Türkiye eski Türkiye değil, bugün birçok insanımız Türkiye’ye geri geliyor, geri gelmek istiyor. Avrupa’da yaşanan bir takım sıkıntılardan dolayı maalesef son dönemde bazı devletlerin de buna arka çıkmasıyla. Orada sıkıntı çeken insanımız da var. Yeni nesle baktığımız zaman orayla entegre olmuş, toplumda bir yerlere gelmiş, eğitimli, her alanda katkı sunan bir insan yapısı var" ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin yüzyıllardan bu yana yönünü Batı ülkelerine çevirdiğini aktaran Vali Tuna, şöyle devam etti:
"Türkiye’nin Avrupa Birliği ile üyelik süreci de bir taraftan her ne kadar tatmin edici bir sonuca ulaşmasa da devam ediyor. Uzun soluklu bir süreç yaşıyoruz. O noktada da ülkemiz önemli mesafe kat etti. Avrupa ile ilişkilerimiz 30 yıla dayanmıyor, yani yüzlerce yıldır Osmanlı’nın kuruluşlundan beri yönümüzü hep batıya dönmüş bir milletiz, ülkeyiz. Oralarda yüzyıllarca süren bir mirasımız var ve karşılıklı etkileşimler olmuş, bugün de devam ediyor. Aslında daha çok birbirimize yaklaşmamız için nedenler çok o yüzden artık şehirlerin de rekabet var. Eskişehir potansiyeli ile değerlendirildiğinde turizmiyle adından daha çok söz ettirecek. Özellikle Batılı diplomatlarımız bunun farkında varmışlar, bu sevindirici. Eskişehir hem geleneksel kültürümüzü sürdüren önemli bir kavşak noktası. Geçmiş medeniyetlere de ev sahipliği yapmış, hem de modern yüzümüzü gösteren gelişmiş sanayisi, üniversitesi, genç eğitimli ve kültürlü insan yapısıyla ülkemizin bu yüzünü de temsil ediyor. Göçler neticesinde Avrupa’nın birçok ülkesi çok önemli kazanımlar elde ettiler."

Haberleri