Mersin Halk Sağlı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, her yıl Türkiye’de 150 bin ile 200 bin arasında kişiye kanser teşhisi konulduğunu ifade ederek, "Kanserli olguların yaklaşık üçte ikisi erkeklerde görülmektedir" dedi.
Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Kemik ile İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Mustafa Kemal Başaralı, 4 Şubat Dünya Kanser Günü dolayısıyla açıklama yaptı. Dr. Aytekin Kemik, kanserin dünyada ve Türkiye’de nedeni bilinen ölümler sıralamasında kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sırada gelen önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu söyledi.
Türkiye’de, yılda 150 bin ile 200 bin arasında kişiye kanser teşhisi konulduğunu belirten Kemik, "Dünyada en çok tanı konulan kanserler yüzde 13,0 ile akciğer, yüzde 11,9 ile meme ve yüzde 9,7 ile kolon kanseridir. Kanserden ölümlerde ise en çok akciğer yüzde 19,4, karaciğer yüzde 9,1 ve mide kanserinde yüzde 8,8 ile gerçekleşmektedir. Kanserli olguların yaklaşık üçte ikisi erkeklerde görülmekte, bölge veya şehirlerimiz arasında kanser görülme sıklığı açısından önemli farklılıklar bulunmamaktadır" diye konuştu.
Ülkemizde kanser vakalarının önemli bir kısmının sigara ve obeziteyle ilişkili olduğunu anlatan Kemik, şunları söyledi: "Bu çerçevede kanserden korunmak önem arz etmektedir. Kanser korunulabilir bir hastalıktır ve doğru korunma stratejileri ile kanser vakalarının üçte biri önlenebilir. Çevresel etkenler kanser oluşumunda yüzde 90-95 oranında etkilidir. Kanser oluşumunda etkisi olan kötü beslenme, hareketsiz yaşam, tütün ve alkol kullanımı ile güneş ışığının zararlı etkilerine maruz kalma gibi çevresel etkenlerin kontrol altına alınması kanser görülme sıklığını azaltacaktır. Dolayısıyla sağlıklı yaşam davranışları ile kansere karşı korunulabilme olasılığı artacaktır."
ERKEN TEŞHİS HAYAT KURTARIR
Kanserde erken teşhisin önemli olduğuna değinen Kemik, sözlerine şöyle devam etti: "Kanser tarama programları sayesinde erken teşhis konularak yaşam süreleri uzatılabilmektedir. Ulusal Kanser Tarama Programı çerçevesinde Mersin ilimizde Halk Sağlığı Müdürlüğümüzce yapılan toplum tabanlı kanser taramalarından tüm halkımız ücretsiz yararlanabilmektedir. Tarama programı çerçevesinde aile sağlığı merkezlerimize ve Kanser Erken Teşhis ve Tarama Merkezi’ne başvuran 30-65 yaş arasındaki kadınlara rahim ağzı kanseri, 40-69 yaş arasındaki kadınlara meme kanseri, 50-70 yaş arasındaki kadın ve erkeklere kolon kanseri yönünde ücretsiz taramalar yapılmaktadır. Kanser taramaları çerçevesinde 2013 ve 2014 yılında ilimizde 36 bin kişiye meme kanseri teşhisine yönelik mamografi, 39 bin kişiye kolon kanserinin teşhisine yönelik gaitada gizli kan taraması (GGT) ayrıca 50 bin kişiye rahim ağzı kanserinin tespiti amacıyla smear taraması yapılmıştır. Bu taramalar sonucu, 2013 ve 2014 yılında 23 kadınımız da meme kanseri, 11 kadınımız da rahim ağzı kanseri ve 9 kişi de kolon kanseri erken teşhis edilmiştir. Böylece toplam 43 ocağa düşecek olan ateş engellenmiş ve bu 43 aileye mensup kişilerin yaşayacağı tarifsiz acılar önlenmiştir."
Mersin İl Sağlık Müdürü Doç.Dr. Mustafa Kemal Başaralı ise kanserin anormal vücut hücrelerinin kontrolsüz bir şekilde çoğalmaları ile meydana gelen bir hastalık olduğunu kaydetti. Kanserin bıraktığı sakatlıklar ve tedavideki yüksek maliyet nedeniyle ülke ekonomisi ve iş gücünde ağır kayıplara neden olduğunun altını çizen Başaralı, "Bu yönüyle önemli bir halk sağlığı sorunu olarak gündemdeki yerini korumaktadır. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kanser görülme sıklığında artış olmuştur. Bundan yirmi yıl önce yurdumuzda dördüncü en büyük ölüm nedeni olan kanser, günümüzde nedeni bilinen ölümler arasında kalp-damar hastalıklarından sonra ikinci sıraya yükselmiştir. Bu çerçevede kanserden korunmak önem arz etmektedir. Ülkemizde yılda 175 bin kişiye kanser teşhisi konulmaktadır. Kanserli olguların yaklaşık üçte ikisi erkeklerde görülmekte, bölge veya şehirlerimiz arasında kanser görülme sıklığı açısından önemli farklılıklar bulunmamaktadır" diye konuştu.
KANSERİN BELİRTİLERİ VE KORUNMA YOLLARI
Kanserin belirtileri konusunda da bilgi veren Başaralı, "İdrar yapma ve dışkılama alışkanlıklarında değişmeler. Kapanmayan yaralar, anormal ve beklenmedik kanama, akıntı. Meme veya vücudun başka bir yerinde kitle. Hazımsızlık ve yutma güçlüğü. İnatçı öksürük. Siğil ve benlerde değişme. Bu belirtiler kanser habercisi olabilir, bunlardan bazılarını kendinde uzun süre hisseden kişi, bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır" dedi.
Kanserden korunmak için tütün, tütün ürünleri ve alkol alımından kaçınmak gerektiğini anlatan Başaralı, sözlerini şöyle tamamladı: "Güneşte uzun süre kalmamak. Katran, asbest, vinil klorür ve boya sanayide çalışanların periyodik olarak kontrollerinin düzenli olarak yapılması. Obezitenin önlenmesi. Yağ alımının azaltılması. Meyve, sebze gibi posalı ve bol lifli besinlerin yenilmesi. A ve C vitamininden zengin besinlerin yenilmesi. Tuzlu, nitritli ve salamura yiyeceklerin azaltılması kanserden korunmada önemli faktörlerdir. Kanserin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu ve iyileşmenin erken teşhisle doğru orantılı olduğunu unutmamalıyız."