Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma Bölgesi, WWF Akdeniz Program Ofisi’nin bölgesel koordinasyonunda altı ülkede eş zamanlı olarak yürütülecek olan Akdeniz’deki Deniz Koruma Alanlarında Sürdürülebilir Ekonomik Aktiviteler Projesi (SEA-Med)’nin Türkiye’deki pilot uygulama alanı oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü ve Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü işbirliğiyle WWF-Türkiye tarafından 2014-2017 yılları arasında yürütülecek olan projenin tarafları 6 Kasım 2014’te Antalya’da yapılan açılış toplantısında bir araya gelerek bir protokol imzaladılar.
WWF-Türkiye’nin, 2000 yılından bu yana Akdeniz kıyılarında yürüttüğü araştırmalar, Kaş-Kekova bölgesinin, denizel biyolojik çeşitlilik bakımından olağanüstü zengin olduğunu; buna karşılık orfoz, lahos, fangri gibi tehlike altındaki türlerin hızla azaldığını ortaya koymuş ve 2009-2013 arasında yürütülen proje ile denizel alanın yönetim planı hazırlanmıştı. Kaş-Kekova ÖÇKB, Türkiye’de katılımcı bir yaklaşımın ürünü olan böyle bir plana sahip ilk deniz koruma alanı olmuştu. Bunun devamı niteliğinde olacak SEA-Med Projesi kapsamında ise, Kaş-Kekova ÖÇKB için denizel yönetim planıyla uyumlu bir turizm planı hazırlanacak, sürdürülebilir turizmin esasları geliştirilecek ve pilot uygulamaları yapılacak. Proje kapsamında ayrıca, Deniz Koruma Alanı’nın daha etkin yönetimi için gerekli idari ve mali altyapının geliştirilmesi de öngörülüyor.
Toplantıda konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Deniz Turizmi Dairesi Başkanı Emel Çelik “Bakanlık olarak 2023 yılı odaklı yürütülen çalışmalar, koruma-kullanma dengesi esas alınarak kültür ve turizm potansiyelinin tespiti, planlanması ve ülkemizin dünya turizminde daha üst sıralara taşınmasının temel amaçlarını oluşturuyor,” dedi. Bakanlık faaliyetlerinin mevcut değerlerin gelecek nesillerin kendilerine bir emaneti olduğu bilinciyle yürütüldüğünü ifade eden Çelik, şöyle devam etti: “Türkiye sahip olduğu tarihi, kültürel ve çevresel değerleriyle Dünya turizmi içinde önemli bir konumda… Bakanlık vizyonu, Türkiye turizminin dünya genelinde bir marka olması ve devamlılığının sağlanması yönünde oluşturuluyor. Kaş-Kekova ÖÇKB’de yürütülecek Proje de bu kapsamda önemli bir rol oynayacaktır,” dedi.
Toplantıya katılan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından Kaş-Kekova ÖÇKB’nin olağanüstü doğal, kültürel ve tarihi özellikleriyle ön plana çıktığı ve bu değerlerin korunması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması için yönetim planlarının bilimsel bir yaklaşımla ve katılımcı bir süreçle hazırlanmasına çok önem verildiği ifade edildi. Toplantıda ayrıca, yerel paydaşlar arasında müzakere edilerek hazırlanan Denizel Yönetim Planı’nın alanın etkin yönetimi yolunda atılmış önemli bir adım olduğu ve Sürdürülebilir Turizm Yönetim Planı’nın da aynı şekilde hazırlanması; alanın, yerinde güçlü bir idari yapıya kavuşturulması ve Kaş-Kekova ÖÇKB’nin dünya çapında bir Deniz Koruma Alanı olması için çalışılacağı belirtildi.
Geleneksel turizmin, istihdam ve yatırım fırsatlarıyla ekonomik gelişmeye katkı sağlarken diğer taraftan deniz-kıyı alanları ve yörede yaşayan insanlar üzerinde ekolojik ve sosyal etkilere yol açtığını hatırlatan WWF-Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak ise; “Kıyılarda ortaya çıkan yoğun yapılaşma, atık sorunu, kaynakların aşırı kullanımı bu etkilerin başında geliyor. Ancak doğayla ve yerel topluluklarla daha uyumlu ve onlarla daha fazla etkileşim imkânı sağlayan yeni turizm anlayışı, dünyada giderek artan bir ivme kazanıyor. Ulusal ve yerel paydaşların katılımı ve desteğiyle hazırlanacak sürdürülebilir turizm planı, Kaş-Kekova ÖÇKB’nin sahip olduğu doğal sermayenin ve burada yaşayan yöre halkının geleceğini güvence altına alacaktır. Bu şekilde turizm, yeni fırsatların yaratılmasında ve sorunların çözümünde kilit bir rol oynayabilir” dedi.