Lafı dolandırmaya gerek yok!
Yıllar önceki pankart her şeyi anlatıyor: “İkinci şampiyonlar Vakıfköy’den çıkacak”
Göz göre göre yıllardır (Sadece Ali Ay yönetimi değil, rahmetli Yazıcı yönetimi, Körüstan yönetimi, Bölükbaşı yönetimi de buna dahil) garip transferlerle Bursaspor’u bu noktaya getirdik…
Aslında her şey şampiyonlukla başladı…
‘Biz büyüdük’ düşüncesi, transferi doğrudan etkiledi…
İbrahim Yazıcı döneminden bu yana kulübün içerisinde bulunan Metin Korkmaz ve ahalisinin de etkisi çok bu durumda…
Açık ve net yazmak gerekir…
Futbolda transfer de basittir, sistem kurmak da…
Yeter ki çıkarlar devreye girmesin!
Rahmetli Yazıcı döneminden bu yana kimleri futbola döndürmeye çalıştığımıza bir bakın…
Steinert, Bangura, Tagoe, İbrahim Kaş, Petteri Forsell, Tuncay Şanlı, Taiwo, Yasin Pehlivan, Caja, Colin Kazım, Frey, Onurcan Piri, Holmen, Traore, Ferhat Kiraz, Aydın Karabulut, Mert Günok, Dany, Stoch, Cuenca, Sutter, Jovic, İsmail Konuk, Merter Yüce, Bilal Kısa, Furkan Özçal, Del Valle, Joshua John, Agu, Badu, Grozav, Delarge, Kembo, Sercan Yıldırım…
Birçoğunu da yazmadım…
Esasında Bursaspor’da sorun şu; Transferlerle Bursaspor taraftarının duygularıyla oynanıyor ve esas konuya bir türlü ulaşılamıyor…
Net yazacağım…
Çıkış altyapıda!
Saçma sapan transferler yapıp, taraftarın ‘acaba tutar mı?’ diye sorduğu ancak yönetimlerin bilinçli yaptığı transferler üzerinden Bursaspor’u konuşmak gerçekten acı verici…
Bursaspor öze dönmeli…
Bursaspor’u seven, ‘transfer tutar mı?’ yerine ‘altyapı oyuncusu nasıl katkı verir’ demeli…
Ozancan’ı izliyoruz, Çağatay’ı izliyoruz, Ali Akman’ı izliyoruz, Muhammet Emin'i izliyoruz sonra garip transferlere bırakıyor yerlerini bu oyuncular…
Kubilay’a söylemediğimizi bırakmıyoruz…
Esasında Kubilay’ı yalnız bırakıyoruz…
Yönetimler iş adamlarından kurulu olduğu için haliyle gençleri de işçi gibi görüyor!
Dediğim gibi bu yönetim için değil sadece söylediklerim, genel bakış açısı bu!
Bir oyuncunun gelişiminin ne kadar önemli olduğunun farkında bile değiller…
Kubilay’a bir psikolog tutsak, bir yaşam koçu ve karşımıza alıp konuşsak ne olur?
O senin, Bursaspor’un çocuğu!
Siz hata yapan çocuğunuzu hemen satıyor musunuz?
Hatalarını anlatan kişi var mı Kubilay’a kulüpte?
‘Ohooo onunla mı uğraşacağız, her oyuncuya anlatırsak yanmışız’ dediğinizi duyar gibiyim!
Evet her oyuncuya hatalarını anlatacaksınız, sizin o yetiniz yoksa profesyonel tutacaksınız!
Bir de; “A Takım’a hazır değil” yalanı var…
Yukarıdaki liste mi hazır Bursaspor’da oynamaya?
Şu ayırımı yapmak şart!
Bursaspor büyük takım, bunu hepimiz kabul ediyoruz…
Ancak büyük bütçeleri yok, Türkiye’de büyük denen takımlarla transferle yarışamaz…
Bir transfer parasına altyapıyı şenlendirebileceğinizin de farkındasınız ama bunu da yapmıyorsunuz!
Güney Marmara avucunuzun içinde…
Sakın ‘bırak bu işleri’ demeyin, dedikçe buraya geldik zaten!
İkinci şampiyonların çıkmasının tek şartı var Bursaspor’da o da Vakıfköy…
Bu gidişatla umarım o şampiyon alt liglerden çıkmaz!
Bunun için de Samet Aybaba’ya sarılın ve bir o kadar transferden uzak tutun…
Bursaspor bir gün borçlardan da bu düzenden de kurtulacak…
Ve bu altyapı sayesinde olacak…
Ancak ilk önce buna inanan başkanla ve taraftarla gerçekleşecek bu devrim!