MARS-PLÜTON –JUPİTER KAVUŞUMU
Mars-Plüton ve Jüpiter kavuşumda, bu kavuşumun etkileri yaklaşık 7 Nisan’a kadar devam edecektir. Nisanın 15’inden sonra etkiler yavaş yavaş azalmaya başlayacaktır. Mars her türlü konuda savaş gezegeni olup aynı zamanda bizlerin sağlığını da gösterir. Plüton da bulunduğu yeri yakıp yıkıp yeniden düzenler.Jüpiter ise bölgeyi büyütür ve besler.
Yılın en zorlu zamanlarından geçiyoruz. Gezegenlerin gökyüzündeki kavuşumları şu anda sağlıkla ilgili tüm dünyayı zorlu mücadelelerden ve yıkımlardan geçiriyor gibi gözüküyor olsa da ilerleyen günlerde bu sadece insan kayıplarıyla değil, maddi olarak da çeşitli yıkımlar yaşatacaktır bizlere. Dünya genelinde virüsle ilgili olarak her ülke çeşitli önlemler alıyor. Bu önlemlere bireysel olarak uyulmadığı sürece daha da arttırılarak gelmeye devam ediyor,edecek de.Gün geçtikçe farklı farklı sektörlerde ne zaman açılacağı bilinmeyen bir tarihe kadar kapanan işyerlerinin sayıları artmaktadır.
Ülkemizde de mevcut getirilen kısıtlamalar, giderek artabilir.Ülkeler arası ticarette ambargolar gelebilir. Hukukta ve hava taşımacılığında farklı uygulamalara gidilebilir. Alınacak olan tedbirlere paralel olarak, maddi olarak her birimize zorlanacağız.
Şu anda hepimiz iç güdüsel olarak öncelikle tabii ki kendimizi ve yakınlarımızın sağlığını düşünüyoruz. Bir taraftan da “Hayatımı idame ettirebilmek için ihtiyaçlarımı alabilecek miyim?” ya da “Nasıl geçinebileceğim?” sorularını düşünerek evde kendimizi panikli ve takıntılı hale getirmemeye özen gösterelim. Bu olumsuz düşüncelerden uzaklaşmak adına enerjimizi bizleri meşgul edebilecek farklı aktivitelere aktarabilirsek, yeniden küllerimizden doğabiliriz. Şu an birlik-beraberlik içinde olma zamanı, her birimiz üzerine düşen görevi yaptığı sürece en az hasarla atlatabiliriz.
Gökyüzü bizlere dünya genelinde ve kişisel hayatlarımızda artık ezberin bozulduğunu kendi diliyle anlatmaya çalışıyor! Her birimizi farklı sınavlardan geçiriyor. Bazılarımızı sağlıktan yana -değer verdiklerinizin de hastalanması buna dahil-, bazılarımızı işten yana, bazılarımızı ise maneviyat açısından, bazılarımızı ise parasal olarak. Bütün bunlarla beraber, her gecenin bir sabah olduğunu unutmayalım lütfen.