Mersin’de bir grup mahalle muhtarı, çeşitli kurum, sivil toplum örgütü temsilcileri, veliler ve mahalle sakinleri, beceri ve meslek kursları ile okullardaki kadın yöneticilerin görevlerine son verilmesine tepki göstererek, kadınlara yönelik haksız uygulamalara son verilmesini istediler.
Mersin’in merkez Akdeniz ilçesi İhsaniye Mahallesi Muhtarı Zehra Yılmaz, Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Seher Yalçınkaya Çetin, Mersin Bağımsız Kadın Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Leyla Oran Aykın, Mersin Muhtarlar Derneği Başkanı Ali Gülgen, mahalle muhtarları, kursiyerler, veliler ve mahalle sakinleri ile birlikte basın açıklaması yaptı. Mersin Gazeteciler Cemiyeti Basın Merkezi’nde düzenlenen toplantıda, grup, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullar ile Halk Eğitim Merkezlerindeki kadın yöneticilerin görevlerine son verilmesini kınadı.
İhsaniye Mahallesi Muhtarı Zehra Yılmaz, yaptığı açıklamada, 652 sayılı kanun hükmünde kararnamede yapılan değişikliklerle 4 yılını doldurmuş okul ve kurum müdürlerinin görevlerinin, 13 Haziran 2014 tarihi itibariyle yasayla resen sona erdirildiğini anımsattı. Bu yasaya dayanan yönetmeliği göre de yönetici olabilmek için yapılacak puanlamada 75 puan alma zorunluluğu getirildiğini belirten Yılmaz, okullarında başarılı bir şekilde çalışma yürüten birçok yöneticinin görevlerine son verilmesinin, bu puanlamanın objektif olmadığını ortaya koyduğunu ifade etti. Yılmaz, aynı şekilde aralarında Mersin Akdeniz Halk Eğitim Merkezi Müdürü Sema Sarı, Akdeniz ilçesi Karacaoğlan Halk Eğitim Merkezi Müdürü Dilek Sucularlı Batmay, Atatürk Lisesi Müdürü Yasemin Bülbül, Toroslar ilçesi Çağdaşkent Anadolu Lisesi Müdürü Havva Karakirpik’in bulunduğu başarılı, çalışmalarıyla kamuoyunun takdirini kazanmış çok sayıda kadın yöneticinin de görevlerine son verildiğini dile getirdi. Bunların yanı sıra kamu kurum ve kuruluşlarında kadın yönetici sayısının giderek azalmasının da çağdaş, demokratik toplum açısından endişe verici olduğunu kaydeden Yılmaz, “Yapılan bu haksız uygulamalara bir an evvel son verilmesi, bu konuda yeniden objektif kriterlere dayanan düzenlemeler yapılarak durumun hakkaniyete uygun hale getirilmesi ve özellikle bu tür işlemlerde okulun bulunduğu yerdeki mahalle sakinleri ile mahalle muhtarlarının, sivil toplum örgütlerinin de görüşlerinin alınması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
“KADINLARIMIZ İŞ VE YÖNETİM HAYATINDA DAHA DA GERİYE GÖTÜRÜLMEK İSTENİYOR”
Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Çetin de merkez olarak kadınlara gerek siyasi alanda gerekse yönetim alanında Türkiye’nin 1985 yılında kabul ettiği Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi (CEDAW) ile uygulanması gereken pozitif ayrımcılığın yerine mevcut düzen ve siyasi iktidarın zihniyetiyle yapılan bu uygulamaları kınadıklarını söyledi. Bu uygulamalardan büyük üzüntü duyduklarını vurgulayan Çetin, “Siyasi iktidar tarafından bağlayıcılığı olan ve uygulanması gereken bu sözleşmeler yerine yapılan bu düzenlemelerle kadınlarımız iş ve yönetim hayatında daha da geriye götürülmek istenmektedir. Kadın sürekli bir siyaset malzemesi olarak kullanılmakta, kadının her alanda söz sahibi olması engellenmeye çalışılmaktadır. Toplumun temeli olan kadınlarımızın her alanda siyasette ve yönetim alanında layık oldukları yere gelebilmeleri için biz her türlü hukuksal mücadeleyi yapacağımızı açıkça beyan ederiz” diye konuştu.
Mersin Muhtarlar Derneği Başkanı Ali Gülgen ise mahallelerde açılan kurslardaki kursiyer öğretmenlerin ve müdürlerin atamasının mahalledeki kursa katılanlar, mahalle muhtarları, mahallenin sivil toplum örgütleriyle konuşarak yapılmasının daha uygun olduğunu belirterek, “Biz başarılı olanların kalmasını istiyoruz. Halk memnunsa devam etmelerini diliyoruz ve bu konuda Milli Eğitim Müdürü’ne çağrıda bulunuyoruz” şeklinde konuştu.